Çok konuşmayacaksın..
Önce işini iyi yapacaksın. Sonra ortaya çıkacaksın.
Dahası, konuşmaya yüzün olacak.
Torku Konyaspor teknik direktörü Mesut Bakkal, geçtiğimiz hafta içerisinde yaptığı açıklamada, ilginç sözler söyledi..
Nedir Bunlar:
“Ligde önümüzde 10 maç var. Bu da 30 puan eder. Ligde kalmak için bundan sonra gerekli olan 15 puanı toplarız. Kimse endişe etmesin. Ama bakıyorum ki alınan yenilgiden sonra bir kaşık suda fırtına kopartmaya ve olumsuz bir hava oluşturmaya gayret gösterenlerin olduğunu görüyorum. Buna kesinlikle izin vermeyiz.”
Devam ediyor Mesut Bakkal hoca;
“Bakıldığında 6. sıradaki takım ile aramızda sadece 6 puan fark var. Bu da 2 maç eder.”
Hani hala-amca hikayesine benzer bu açıklama.
Ne kadar kolay. Oynanmadık 10 maçta 15 puan toplamak.
Ne kadar güzel bir düşünce, üstteki takımla aradaki 6 puan fark olması.. Pembe tablolar çizmek çok kolay. Ama, nedense hoca, düşme hattında, 16. sıradaki takımla arada 3 puan bulunduğunu, bununda bir yenilgi olduğunu hiç hesaplamıyor.
Ne kadar talihsiz açıklamalar..
Hani, Mesut hocanın, Pazar günü Gaziantepspor karşısında yaşadıkları, düştüğü durum kimsenin başına gelmesin.
xxx
Gelelim maça:
İlk 45 dakikada motivasyonsuz, iyi organize olamayan, pozisyon üretemeyen, dahası, ne yaptığını bilmeyen bir Torku Konyaspor izledik. Hele birde, ilk yarının büyük bölümünde Erdal’ın forvette oynatılması, hava toplarıyla gol aranması çok büyük hataydı.
İki defans oyuncusu Vukuoviç ve Ergün’ün daha ilk yarıda sakatlanarak çıkmaları ve iki zorunlu değişiklik yapılması ise, büyük şanssızlıktı Konyaspor adına. Bu böyle olunca da, teknik adamlar ikinci yarıda maçı kurtarma adına oyuncu değişiklikleri için hamle yapma olanağı bulamadılar. Gerçi yapsalardı kimi alacaklardı. Yedek kulübesine baktığımız zaman o da ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkmakta.
İkinci yarıda ise, biraz daha etkili olmaya çalışan, ancak stresten dolayı bilinçsiz ataklar geliştiren, son dakikalarda da şişirme toplarlarla gol arayan Torku Konyaspor’un bu koşullarda golü bulması, maçı değil kazanmak 1 puan alması bile olanaksızdı.
Buna birde final vuruşlarını yapacak Cenk Tosun gibi oyuncunuz yoksa yenilgi kaçırılmaz olurdu. Nitekim, maçta Gaziantepspor’un galibiyetiyle bitti.
xxx
Torku Konyaspor’da bir şeyler oluyor..
Haftalardır dile getiriyoruz.
Para sorunu varsa, tüm Konya birleşerek bunu çözmek zorunda.
Ki, büyük bir olasılıkla en baş sorun bu.
Şayet, psikolojik sorunlarsa o zaman iş yönetimle birlikte teknik adamlara, menajere, takımda görev yapan fizyoterapistlere görev düşmekte..
Futbolcularla toplantılar, bire bir görüşmeler yapılmıyor mu?
Bilemiyorum, ama şayet yeterli motivasyon sağlanmış olsaydı, kulübün içerisinde bulunduğu durum anlatılsaydı, kendisine güveni olan ne Erdal, ne de Recep yakaladıkları o pozisyonları kaçırmaz, golü atarlardı.. Futbolcuların kafası dinç değil. Sağlıklı düşünemiyorlar.
Hayır, yanlış düşünmeyin, art niyet olduğunu sanmıyorum. Çünkü, Torku Konyaspor’da oynayan tüm futbolcular şahsiyetli, kariyerli futbolcular..
Elbette ki, paralarını alacaklar, bu onların hakkı ama, takımın içerisinde bulunduğu durumu göz önüne alarak parayı düşünmezler.
Yönetimin, yabancılara ödeme yapalım da yerliler nasıl olsa alırlar mantığı da çok yanlış. Ama, futbolcular Konyaspor’da hiç bir oyuncunun alacağının kalmayacağı gerçeğini de çok iyi bilmelidirler. Ki, çoğunluğu da bilirler.
O zaman, Bursa maçıyla başlayarak Torku Konyaspor’un ikinci yarının başlarındaki başarılı günlerine yeniden döneceğine gönülden inanıyoruz. Bursaspor yenilmeyecek bir takım değil.
Yoksa, alt sıralardaki takımlar iyice yanaştı. Aradaki puan farkı 16. Rizespor ile 2 ve 17. sıradaki Erciyesspor ile de 3 puan. İnanıyorum ki, Mesut hoca’nın bu koşullarda aklı başına gelmiş, işin ciddiyetini şimdi daha iyi anlamıştır.
Yangın var.
Bu yangın daha da büyümeden söndürülmesi için gerekli teşhis yapılmalı ve neşter vurulmalıdır.
Yoksa, dilimiz varmıyor ama, kaybeden Konya ve Torku Konyaspor olur.