Bir akıllının çıkıpta yeter artık yahu, bu gidiş gidiş değildir demesinin zamanı geldi, geçiyor.
Aksi halde en başta İslam kardeşliği olmak üzere insanlar arasındaki ikili ilişkiler bozulacak.
Hem de belki de bir daha tamiri mümkün olmayacak kadar bozulacak.
Mesele anayasa referandumundaki Evet-Hayır ayrışması.
Bugüne kadar bu ülkede seçim sandığı çok defa inanlar önüne konuldu.
İnsanlar parti ayrımı nedeniyle birbirlerine olacak olmayacak sözler söylediler.
Seçim meydanlarında yalan dolan sözlerden tutunda fotomontaj resimlere kadar çok şeyler gördü bu millet.
Haydi, onlar başka başka partilerin mensupları idiler de birbirleri ile atıştılar diyelim.
Ya bunlara ne oluyor demez mi insan olan insan.
Anayasa oylaması nedeniyle ortaya bir fitne ateşi tutuşturuldu millet bu ateşe sanki odun taşımakla görevli.
Bu öyle bir fitne ki milletin inancı rencide ediliyor.
Hayatta yolu hiçbir şekilde PKK ile kesişmemiş insanlar kendi düşüncelerinden farklı düşünen insanları terör örgütü ile birlikte hareket etmekle suçlayabiliyorlar.
Ömründe bırakın oy vermeyi ana muhalefet partisinin kapısından içeri girmemiş insanlar bu parti ile yan yana durmakla suçlanıyorlar.
Hayatının her safhasında FETÖ terör örgütünün İslam Dini ve Müslümanların aleyhine çalıştığını ifade eden insanlar şimdilerde FETÖ ile birlikte davranmakla itham ediliyorlar.
Üstelikte bu suçlayanları bile geçmişte ikaz etmişken.
Tahsil hayatlarında bile bir defa olsun sevr ve lozan antlaşmalarının metinlerini ele alıp okumamış cahiller şimdilerde anayasa oylamasında kendileri ile birlikte aynı doğruluda oy kullanmayacak olanları sevr ve lozan yanlısı imiş gibi gösterme gayretine girişmişler.
Ya da referandumda olumlu oy kullanmayanları 15 Temmuz sürecindeki hainlerle birlikte asla olmadıkları halde ihanet içinde olmakla suçlamaya devam etmektedirler.
Memurundan esnafına, talebesinden öğretmenine kadar bu itham ve töhmetlerin her geçen gün arttığını görmekteyiz.
Bunlara en başta dediğimiz gibi bir durun diyecek adam lazım.
Daha siyasiler meydanlara çıkmadı.
Daha siyaset meydanları ısınmadı.
En önemlisi daha sandık milletin önüne konmadı.
Milli eğitim Müdüründen başsavcı vekiline, öğretmeninden rektörüne kadar bu telaş nedendir ey insanlar.
Oylanacak olan siz değilsiniz.
Nihayetinde istenildiği zaman değiştirilebilecek olan anayasanın birkaç maddesi.
Daha düne kadar desteklediğiniz kimseler için bugün nasıl utanıp sıkılıyorsanız bugün ettiğiniz sözlerden dolayı yarın da utanabilirsiniz.
Daha düne kadar vermediğiniz bir şey bırakmadığınız kişiler için yanıldığınız gibi, bugün de verdiğiniz destek nedeniyle yarın yanılabilirsiniz.
Bu sebeple şimdi bulunduğunuz yerden bir adım geri çekilin ve kimler için kimlere yalan söyleyip töhmet ve iftira ettiğinize bir kere daha bakın.
Yanılmak elbette insana mahsus bir özelliktir.
Ama bir delikten birden fazla ısırılmamakta Müslümanların özelliğidir.