Yedi düvelin işgal ettiği Anadolu’nun Kurtuluş Savaşı içinde kanını canını verenlere karşı…
İstanbul’da rahat yaşayan paşalar, nazırlar yanında tanınmış yazarlar milletin var olan gücüne inanmamakla kalmayıp…
Günlerini gün edebilmek için İstiklal değil! Manda idaresine girmekte buluyorlarmış.
Bu yazıyı niçin yazdım derseniz? Dün ihtilalleri 12 Mart Muhtırası. 28 Şubat süreci. 27 Nisan bildirisi gibi işlemleri destekleyenlerin bu gün tornistan etmelerinin bir örneği olduğunu belirtmek için.
***
Müşir İzzet Paşa layiha ile, İsmet Paşa, hükümet erkanı Nazırlar söz ve yayın yolu ile ifade etmeleri bir tarafa
Kurtuluşu Amerikan veya İngiliz manda idaresine girmeyi adeta ön planda görenler…
Anadolu’nun galip geleceğini anlayınca zeytinyağı gibi yüze çıkan müellif ve yazarların Ankara’ya iktisap ederek yine ön plana çıkmalarına hayret ediyor insan.
Gelin bu yazarların o günlerdeki inanılmaz çırpınışlarını izleyelim.
***
O, vurun kahbeye filmlerinin yazarı Halide Edip Adıvar İstanbul’daki yayınlarında kurtuluşun Amerika mandası altında olacağını yazarken bununla da kalmamış.
Sivas Kongresi'nde bağımsızlık kararı çıkmaması, Amerikan Manda idaresini istediğini
Mustafa Kemal Paşa'ya yazdığı mektuptan bir özet
".....lazım gelen para, ihtisas ve kudrete sahip değiliz. Siyasi istikrazlar, siyasi esareti arttırıyor.
Tarafgirlik, cehalet ve çok konuşmaktan başka müspet bir netice veren yeni bir hayat yaratamıyoruz.
..... Filipin gibi vahşi bir memleketi bugün kendi kendini idareye kaadir asri bir makine haline koyan Amerika bu hususta çok işimize geliyor. Kendimizi Amerika'ya müracaata mecbur görüyoruz..."
Bu mektup Sivas Kongresi'nde okunmuş ve ittifakla ret edilmiştir.
***
Gelelim diğer yazarlara.
Refi Cevat Ulunay’ın ayrı ayrı yazdıklarına.
*Türkler kendi güçleri ile adam olamaz. İngilizler elimizden tutup bizi kurtaracak 21.05.1919
*İstiklal diye bağıranlar kötü niyetlidir. 31.08.1919
*Tek çarenin galiplerle uyuşmak ve anlaşmak olacağı bu kafasızlarca ne zaman anlaşılacak 23.03.1920
*Anadolu’da ki milliyetçi hareketi yok etmek, millet için var olma meselesidir…. O alçaklara karşı çıkanlar İslam’a, Halifeye, Padişahımıza unutulmaz hizmette bulunacak 04.04.1920
*Yunanistan kısa zamanda Mustafa Kemal denen çapulcuları tamamen tepeliyeçektir. 08.09.1920
*Anadolu ile değil Yunanistan ile anlaşmalıyız 15.10.1920
***
Refik Halit Karay
*Anadolu’da bir patırtı, bir gürültü, kongreler, beyannameler falan, sanki bir şey yapabilecekler.
Blöf yapmanın sırası mı? Hangi teşkilatın, hangi kuvvetin var? Bu ne hayal kuzum Mustafa sen deli misin?
***
Yazar ve nazır Ali Kemal
*Avrupa ile başa çıkmayı asırlardan beri hangi kavmi başardı ki biz başarabilelim. 06.02.1921
Bu ülkedeki yabancı askerler Teşkilat-ı Milliye’den bin kere daha iyidir 23.04.1920
***
Araştırmalarımda gördüğüm bu inanılmaz sözler haylice var hepsini köşem almaz.
Dün tuttuğu yönü benimserken bu gün yön değiştiren yazarlar için tarihin tekerrürü diyemez miyiz.
İnsan dün ne idi ise bu günde öyle olmalı ama yaptığı yanlış düşünceler için en azından özür de beyan etmeli ki…
Pişkinlikle yola devam etmesin.
***
Sağlık ve esenlik içinde sevdiklerinizle yaşam dileğimle…