Konya Vakıflar Bölge Müdürü İbrahim Genç, kurum olarak yapılan çalışmalar ve 2018 hedefleri hakkında açıklamalarda bulundu. Genç, son yıllarda tarihi eser restorasyonlarında ciddi bir artışın yaşandığına işaret ederek, “Türkiye genelinde 2003’ten beri 5 binler civarında restorasyon yapıldı. Bu bir imkan meselesi. 2003’ten bu yana yaptığımız çalışma Cumhuriyet döneminden 2003’a yapılan çalışmadan fazladır” dedi. Konya bölge olarak eski eser onarım ve restorasyonları açısından yoğun bir bölgede olduklarını ifade eden Genç, şöyle konuştu: “Karaman, Aksaray ve Konya’da toplamda 600’e yakın eserin sorumlusuyuz. 2003’ten buyana ele aldığımız eser olarak 500’e yaklaştık. 2017 yılı olarak da 96 tane projemiz vardı, 38 tanesi onarım ve restorasyon idi. Bu 38 işin 10 tanesi tamamlandı. Biz projesi çizilmemiş eser bırakmamaya çalışıyoruz. Bu eserlerin ileriye aktarılması açısından önemli bu. Tüm eserlere yakın projelendirdik. Devam eden projelerden 2018 yılında da yapılacak bazı restorasyon ihalelerini programa aldık. Hedefimiz ele alınmadık vakıf eseri bırakmamak ve geleceğe en iyi şekilde aktarmak. Vakıflar açısından görev alanımız sadece bu eserlere sahip çıkmak değil, diğer sorumluluklarımızı da yerine getiriyoruz. Hayır hizmetlerimiz ve fakir öğrencilere burs çalışmamız var. Fakirlere, 2 bin 100 kişiye yardım dağıtıyoruz. Muhtaç ve yetimlere maaş veriyoruz.”
EN FAZLA İHALE YAPAN BÖLGEYİZ
“Konya bölge olarak en fazla ihale yapan bölgelerden biriyiz” diyen Türk, konuşmasına şöyle devam etti: “Aynı eseri ikinci kez ele aldığımız oluyor. Türkiye genelinde 2003’ten beri 5 binler civarında restorasyon yapıldı. Bu bir imkan meselesi. 2003’ten bu yana yaptığımız çalışma Cumhuriyet döneminden 2003’a yapılan çalışmadan fazladır. Konya Bölge olarak yıllık gelirimiz 9 milyon TL civarında. Alaeddin Camii’nin bakım ve onarımında tabelada 8 milyon 700 bin TL yazar. Vakıflar Müdürlüğü’nün topladığı paralar ecdadımızın bıraktığı eserlere ve ihtiyaç sahiplerine harcanıyor. Vakıf’ın vebali var, harcamalarda hassas davranıyoruz. Gelirimizin 2-3 katı para harcıyoruz. Devam eden projelerin bedeli 30 milyon TL’yi aşıyor.”
ALAEDDİN CAMİ İBADETE AÇILIYOR
Bakım ve onarımı devam eden çalışmalar hakkında da konuşan Genç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şu an devam eden projeler arasında en önemlilerden Alaeddin Camii var. Alaeddin Camii çini işlerinden dolayı biraz uzadı. Cami zaten büyük, doğu kısmını kapatarak o bölümün restorasyonunu yaptık. Önümüzdeki günlerde ibadete açacağız. Şerafettin Camii’nde iskele kuruldu. Şerafettin’de iki aksta ayrılma var. özellikle kemerlerde açılmalar var. Süsleme ve hatlar daha önce elden geçmiş ama hatalar yapılmış. Bu işin 2.3 milyon TL bedeli var. Ilgın’daki Çukur Cami, Akşehir’deki Hasan Paşa Cami, Karaman’da Kale’nin bulunduğu alandaki camide, hamamda, konakta çalışmalar sürüyor. Ermenek’te Karamanoğlu Hamamında çalışmalar başladı. Karapınar’daki külliyede onarım sürüyor, bu da büyük bir iş. Özellikle Aksaray’da şu anda Melik Gazi Mahmut Hangah’ında çalışmalar sürüyor. Eğri Minare, Ulu Cami ile beraber 3 eseri bitirdik. Bir kilise camiyi onarıyoruz. Konya’daki Fahrunnisa Camii’ni, Nasuhbey Camii’ni onarıyoruz. Restorasyon işlerinde biz bir süre yazıyoruz ama süre yazmak da çok uygun değil. Bir işe başlanıldığında planlanandan farklı işler çıkabiliyor.”
İPLİKÇİ’NİN MİNARESİ YIKILACAK
Yeni yapılacak bakım ve restorasyon çalışmaları ile ilgili de açıklamalarda bulunan Genç, konuşmasına öyle devam etti: “Yeni ihale yaptığımız Araplar Ak Cami var, ona başlayacağız. Merkezde önemli eserlerin çoğunu ele aldık. Keçeciler Mescidi, kötü bir görünüm kazandı, tescilli olduğu için de korumaya alıyoruz. Merkezde kentsel dönüşüm alanında bulunanları kentsel dönüşümün durumuna göre ele alacağız. Hacı Fettah, Şükran mahallesinde roje çalışmalarımız yapıldı. Belediyelerimizden yapılacak işe göre davranacağız. İplikçi Camii’nin ele alınması planlanıyordu fakat şehir merkezindeki diğer camiler de restorasyonda olduğu için sıkıntı oluşturabileceği için onu bekletiyoruz, projesi hazır. İplikci Camii’nin iki şerefeli minaresini yıkmayı düşünüyoruz. Yüksek şerefeli, o camiye uygun bir minare yapacağız. Bunun nedeni, birinci olarak camiye uyumsuz, ikinci olarak camiye bir yük getiriyor, iki tarafa çekerek çatlamalara neden oluyor. Caminin diğer eksiklerini de tamamlayacağız.”
HÂLİD ŞEN merhabahaber.com