Ulema sahaya inmeli!

Ercan Uslu, “Uygulanmış geleneğimiz bugüne taşınamamıştır. Bunda en büyük pay bilgisi olduğu halde sahaya inme cesareti gösteremeyen ulemamızdır” dedi

İslami İlimler Araştırma Vakfı (İSAV) ve Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) tarafından “Gelenek ve Modernite Arasında İslam Yorumları” konulu bir tartışmalı ilmi toplantı başladı. 2 gün sürecek etkinlik 6 oturumda gerçekleştirilecek ve 12 bildiri tartışılacak. Konevi Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen programa Büyükşehir Belediyesi de destek verdi.

Programa NEÜ Rektörü Prof.Dr.Muzaffer Şeker, İl Müftüsü Prof.Dr.Ali Akpınar, Bazın Yayın Enformasyon İl Müdürü Cemil Paslı, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ercan Uslu, İSAV Mütevelli Heyeti Başkanı Prof.Dr.Ali Özek, NEÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Ramazan Altıntaş çok sayıda akademisyen ile öğrenciler katıldı.

Kur’an tilaveti ile başlayan programın açılışında konuşan  NEÜ İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Ramazan Altıntaş, “Düzenlediğimiz bu ilmi toplantıda değişik şehirlerden gelen ilim adamlarımızı görmek güzel. İslam İlimler tarihini önümüze muazzam bir literatür ve meseleler ortaya koymuştur. Karşımıza problemler yumağı da çıkmıştır. içimizde yaşadığımız dünya düzenini anlamlandırmak, yeniden söz söyleyebilmemiz için kadim medeniyetimizin envanterini çıkarmamız lazım. Bu toplantıda gelenek ile modernite arasında İslam yorumları meselesi gündeme alınacak. Bu iki yaklaşımın avantajları ve problemleri tartışılacaktır” dedi.

CEMAATLER KARDEŞLİĞİ YOK ETTİ

Daha sonra söz alan İSAV Mütevelli Heyeti Başkanı Prof.Dr.Ali Özek de, İslam’ın Kur’an ve sünnete dayandığını belirterek, “İslami ilimler sahasında yapılan çalışmalar 5. asra kadar devamlı gelişmiş. Hatta bazı Avrupalı yazarlar da itiraf ediyor; bugünkü ilim ve teknoloji İslam alimlerinden alınmıştır. Batı ilimleri bizden almıştır. Ama daha sonraki devirlerde yavaş yavaş Müslümanların bu özelliği kaybolmuştur. Bunda Moğol istilasının katkısı çok fazladır. Ondan sonra tasavvufçuluk, tarikatçılık ve cemaatçilik İslam ülkelerinin tamamına büyük zararlar vermiştir” ifadelerine yer verdi. Bu dönemde Müslamanlığın en az yüzde 60’ının bid’at olduğunu ifade eden Özek, şöyle konuştu: “Ama bid’at-ı hasenedir. Bunların bir kısmı caizdir, bir kısmı da zarar vermiştir. Söylem meselesi çok önemlidir. Bütün tasavvuf, tarikat, cemaat hepsinde Batınilik vardı. istisnalar kaideyi bozmaz. Yüzde yüz demiyoruz, hükümler çoğunluğa göre verilir. O yüzden bu akımların çoğunluğu zararlıdır. en büyük zararı da İslam kardeşliğini yok etmesidir.”

GELECEĞİMİZ İÇİN KAYGILIYIZ

İl Müftüsü Prof.Dr.Ali Akpınar da yaptığı konuşmada  dünyanın bazı bölgelerinde kendilerinin Müslüman olduğunu söyleyenlerin Müslümanları öldürdüğünü belirterek, “Eski-yeni, klasik-modern,… Aslında bunlar tahlil edildiği zaman birbirlerini tasdik edip tamamlayan unsurlardır. Kur’an’da pek çok ayette bir taraftan atalar dini kınanırken, diğer taraftan da İbrahim’in dini diyerek atalar dinine uyun denmiştir. Buradan da yola çıkarak bir şeyin eski olması yanlış olduğu manasına gelmez. aynı şekilde bir şeyin yeni olması doğru olması manasına gelmez. Önemli olan o şeyin doğru ve hak olduğunun ortaya koyulmasıdır. İnsanlık tarihinde hak batıldan önce gelir. Kur’an insanlığın fıtrat üzerine yaratıldığını ortaya koyar. Kur’an bütünlüğünde gelişmeler baktığımızda biz müminler olarak hakkın yanında yer almalıyız” şeklinde konuştu. NEÜ Rektörü Prof.Dr.Muzaffer Şeker de, “Dünyevileşmenin sarıp sarmaladığı, bizi dibe doğru çektiği bir dönem yaşıyoruz. Bu kayıp nasıl durdurulabilirse biran önce durdurulması gereken bir süreç. Dünyevileşme kapitalist sistemin bir kuşatması olarak, geleneğimizden, tarihimizden, ulemamızdan, tarihimizden ailemizden kendi şaşalı dünyasına çekiyor, alıyor. Her birimiz geleceğimiz için kaygılıyız” dedi.

ULEMAMIZ SORUNDA PAY SAHİBİ

Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ercan Uslu da yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi: “İslam dünyası turizm başkenti ilan edildikten sonra, düşündük, hocalarımıza sorduk. ‘İslam’da turizmin sınırları nedir?’ diye. Neye mal olursa olsun, para kazanalım. Bu nihai amaç değildir. Rızık bellidir. Onun için bunu bir iletişim vesilesi olarak düşündük. Gelenekçi fikre doğru herkes haddini aşarak saldırıyor. Sahada büyük sorunlar var. Şiiri, estetiği, müziği sanatı kaldırırsak ortada Batı’nın İslamofobiya için delil gösterdiği birkaç terör örgütü kalıyor. Uygulanmış geleneğimiz bugüne taşınamamıştır. Bunda en büyük pay bilgisi olduğu halde sahaya inme cesareti gösteremeyen ulemamızdır. İnisiyatif almamız lazım.” Açılış konuşmalarının ardından oturumlara geçildi. Alanında uzman pek çok kişi sunumlarını yaptı. Program bugün akşam saatlerine kadar sürecek. 

HÂLİD ŞEN merhabahaber.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri