‘Türkiye’nin mirası reddi yanlıştı’

TYB Konya Şubesi’nin düzenlediği dijital konferansta Prof. Dr. Mehmet İpşirli Osmanlı İlmiyesi ve ulemanın devlet yönetimindeki rolünü anlattı

KONYA MAKAM-I ULEMADIR

 Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi’nin 2022 yılı Konferanslar dizisi hafta sonunda dijital platformlar üzerinden canlı programla başladı. Görevi sebebiyle Washington’da yaşayan Prof. Dr. Bilal Kuşpınar yönetiminde icra edilen konferansa İstanbul’dan katılan Prof. Dr. Mehmet İpşirli Osmanlı İlmiyesini anlattı. Yayın merkezi Konya olunca kıtalar arası bir program icra edildi. Konferansın açılışında Prof. Dr. İpşirli’nin biyografisi ve çalışmaları hakkında bilgiler veren Kuşpınar “Kendisinden yakinen istifade ettiğimiz, alanında çığır açan değerli hocamıza teşekkür ediyorum” dedi.

Osmanlı İlmiyesine Konya’nın büyük katkı verdiğini anlatan İpşirli, “Selçuklu devrinde Konya ilmin en önemli merkeziydi. Makam-ı ulema olarak bilinirdi. Birçok âlim orada yetişmiştir. Osmanlı’da da büyük vazifeler almışlardır” tespitinde bulundu.

İLMİYENİN ÖNEMLİ AKTÖRLERİ VAR

Konuşmasına, Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesine teşekkür ederek başlayan Prof. Dr. Mehmet İpşirli Osmanlı İlmiyesi’nin çok geniş bir konu olduğunun altını çizerek “Bu konuda en büyük çalışmayı rahmetli İsmail Hakkı Uzunçarşılı yaptı ve büyük rağbet gördü. Üzerinde çalışılmaya değer bir konudur. Hem köklü ve geleneği olan bir devlet, hem de kurduğumuz bütün devletlere baktığımız zaman; Osmanlı İlmiyesinin, ulemasının çok önemli bir yeri olduğunu görüyoruz” dedi. Bu konuda birkaç saha bulunduğuna dikkat çeken İpşirli “Birincisi, İlmiyede aktörler var. Bunların başında ulema gelir. Bunun dışında Osmanlı’nın belli başlı kurumları var; şeyhülislamlık, kazaskerlik başta olmak üzere kadılık, müderrislik bunlardandır. Bir de yerleşmiş olan ilkeler ve yaşanan problemler var. Hiçbir şey planlandığı gibi düzgün gitmiyor. Bununla ilgili çalışmalar var” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN MİRASI REDDİ YANLIŞTI

Eski mirası görmemezlikten gelip, yeni tabirle Amerika’yı yeniden keşfetmeye çalışmanın çok büyük bir hata olduğunu kaydeden İpşirli “Bir özeleştiri yapmak istiyorum. Biz Cumhuriyeti kuran nesli rahmetle anıyoruz, çok büyük mücadeleler verip bizi böyle büyük bir vatan sahibi kıldılar. Ama hatalı noktaları şu oldu; kuruluş aşamasında reddi miras gibi bir durum söz konusu oldu. Daha önceki bu birikimi tanımama, biz yeniden bunları inşa ederiz gibi bir davranış, yanlıştı. Ve biz bunun sıkıntısını halâ çekiyoruz” dedi.

OSMANLI KEŞKE AFRİKAYI KEŞFEDEBİLSEYDİ

“Osmanlı uleması verdikleri fetvalarla toplumda ferahlık ve rahatlama sağlamışlardır. Türkiye anayasası icabı laik bir ülke ama toplumu Müslüman bir ülkedir. Toplumun dini hassasiyetleri var” diyen İpşirli konuşmasını “O dönemin en büyük yanlışı İstanbul’a saplanıp kalmış olmalarıydı. Hâlbuki yeni ufuklar arasalar, mesela Afrika’yı keşfetseler ne güzel olurdu. Zira o dönem Afrika keşfedilmeyi bekleyen büyük bir coğrafyaydı. O dönem Osmanlı oralarda idare kurmuş ama güçlü bir ulema kadrosu da gitmiş olsaydı herhalde Afrika’nın tamamı şimdi Türkçe konuşur, Müslüman olurdu” diyerek tamamladı.

HABER MERKEZİ 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri