Türkiye Kamu Sen İzmir İl Temsilcisi Ahmet Doğruyol, Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir döneminde devlet memurlarının bu kadar haksızlığa uğramadığını iddia etti. AK Parti hükümeti tarafından çıkarılmak istenen memurlarla ilgili yeni düzenlemenin Anayasa'ya aykırı olduğunu belirten Doğruyol, memurların haksız yere üst idarecileri tarafından görevden alınabileceğini, mahkeme kararıyla 30 gün içinde iade edilmesi gerekirken yönetmelik çerçevesinde mahkeme kararının iki yıl boyunca keyfi olarak yerine getirilemeyebileceğini kaydetti. Bu durumun açıkça hukuk devleti ilkelerini hiçe saymak olduğunu belirten Doğruyol, "Devlet memurları hiçbir iktidar döneminde, mevcut iktidar dönemi olan AK Parti iktidarı dönemindeki kadar Haksızlığa Adaletsizliğe uğramamış, itibarsızlaştırılmamış, itilip kakılmamıştır. Kendi iktidarları döneminde büyütüp besledikleri sözde sendikayla birlikte memurların itibarını yok etmişler, sözde enflasyon oranında verdikleri zamlarla memuru namerde muhtaç etmişler, bu iktidar döneminde memur ilk kez temmuz ayında enflasyon farkı ve zam almamıştır. Mevcut iktidarın memurlarla ilgili çıkardıkları kanunların, genelgelerin, yönetmeliklerin hızına yetişmek mümkün değildir. Bu günlerde Milli Eğitim'de başarılı binlerce şube müdürü, okul müdürüne görevinden el çektirilmiş, Sağlık Bakanlığı'nda binlerce idareci, araştırmacı kadrosuyla havuzda bekletilmektedir. Mevcut hükümet tarafından memurlara söz verilip torba yasaya girmeyen pek çok konu varken hakkında soruşturma açılan memura, haklı dahi olsa sürgün yolunun açılması ve görevden alınan bazı memurların yargıya giderek haklı çıkması durumunda yargı kararına ve Anayasa'nın 125. maddesine istinaden görevine 30 gün içerisinde iadesinin iki yıl uygulanmaması, mevcut hükümet yetkililerinin memurlara karşı ne kadar kötü niyetli olduklarının göstergesidir." dedi.
Memurların bu şartlarda haklarını arayamayacağını ifade eden Ahmet Doğruyol, "Bugünkü uygulamada görevden alınan veya görev yeri değiştirilen bir memur, idare mahkemesine başvurarak hakkını arayabiliyorken yapılan tasarruf hukuka aykırı ise memurun, yargı kararını takiben 30 gün içerisinde görevine iadesine karar veriliyordu. Yeni uygulamayla, 'Emniyet teşkilatındaki tüm personeli ve kamudaki tüm idarecileri istediğim zaman görevden alır, görev yerini değiştirir ve dilediğim tasarrufta bulunurum' anlayışına karşılık, memur mahkemeye başvursa ve benim tasarrufumun hukuksuz olduğunu mahkeme kararıyla ispatlansa dahi ben bu kararı iki yıl boyunca uygulamayabilirim. Diyelim ki iki yıl doldu ve ben bu kararı yine uygulamadım, bu durumda dahi kararı uygulamayan kişiler hakkında ceza soruşturması ve kovuşturması yapılamaz mantığını, hukuk kurallarının geçerli olduğu hiçbir ülkede görmek mümkün değildir. Soruşturma geçiren memura, ceza olmasa da sürgün var." şeklinde konuştu.
'Devlet memurlarının yer değiştirmesiyle ilgili 16.08.2014 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle adli idari soruşturma sonucu bulundukları yerde kalmasında sakınca görülen memurun, atama dönemi beklenmeksizin hizmet gereği yer değiştirmesi yapılabilecek." diyen Doğruyol, "Özetle bir idareci ya da bir memuru sevmeyen ya da yönlendirilen herhangi bir şahıs şikayet ettiğinde, soruşturma geçiren memurun haklı ya da haksız olduğuna bakılmaksızın görev yeri değiştirilebilecek. Böyle bir adalet anlayışı, emin olun ki kabile toplumlarında dahi yoktur. Bozacının şahidi şıracı hesabıyla devlet yönetilmez. Devlet, soyut bir kavramdır. Devletin somut organları, devlet memurlarıdır. Mevcut hükümetin iktidar olduğu günden bugüne çabası, devlet memurlarını itibarsızlaştırma üzerinedir. Devlet memuruna haksız yere sürgünün legal hale geldiği, yargı kararlarının uygulanmadığı bir ortamda siyaset bürokrasi ilişkisini varın siz hesap edin. Uygulamayla birlikte keyfi uygulama dönemi hız kazanacak. Emniyette bekçisinden emniyet müdürüne kadar emniyet teşkilatının tamamı ve diğer kurumlardaki idareciler için son derece keyfi bir dönem başlamış olacak. İdarenin her türlü eylem ve işleminin yargı denetimine açık olması hükmü, fiilen rafa kaldırılacak. Ümidimiz, Anayasa Mahkemesi'nin bu hükümleri iptal etmesidir." diye konuştu. CİHAN