TSYD seçimi

Recep Çınar

Önce...

Ülkemin dört bir yanı ateş çemberi içindeyken, bebeler hem yetim, hem öksüz kalıyorken, her gün şehit haberleri ile can evimizden vuruluyorken, bana, TSYD'nin seçimi ile ilgili yazı yazdıranlara hakkımı helal etmiyor ve onları Allah'a havale ediyorum. Ne diyebilirim ki, “Allah sizi bildiği gibi yapsın” demekten başka...

xxx

53 yıllık bir geçmişi olan TSYD'de bir seçim süreci yaşandı...

Sevabıyla günahıyla...

Normal bir seçim değildi...

Olağanüstü toplandı Genel Kurul...

Genel Merkezi İstanbul'da olan TSYD'nin 8 şubesi, 60'a yakın da temsilciliği var...

Oğuz Tongsir'den önce Naci Arkan TSYD'nin Başkanıydı...

O yönetimde Naci Arkan Başkan, Oğuz Tongsir ise Tesislerden Sorumlu As Başkan olarak görev yapmışlardı...

Borç batağındaki TSYD'yi, daha doğrusu yerin altındaki TSYD'yi, yerin üstüne çıkarmışlardı...

Gün geldi bu iki isim yollarını ayırdı ve başkanlık için yarıştılar...

Bundan daha doğal bir şey olamazdı...

Ankara, İstanbul ve İzmir şubelerinin destek vermediği, ancak arkadaşlarıyla birlikte ismi, TSYD tarihine altın harflerle geçen Naci Arkan kaybetti, Oğuz Tongsir kazandı...

Eyvallah...

Seçimdir...

Kazananı olduğu gibi kaybedine de olacaktır...

Konya olarak Naci Arkan'ı desteklemiştik...

Netice itibarıyla bizim de destek verdiğimiz Naci Arkan ve ekibi kaybetti...

Doğal olarakta Naci Başkan  köşesine çekildi ve TSYD defterini kapattığını açıkladı...

Ve o günden sonra TSYD'nin Levent'teki Genel Merkez'ine adımını atmadı...

Gidin sorun Naci Başkana...

İnkar etmez...

Çünkü, kendisine hiçte haketmediği şekilde bir operasyon yapılmıştı...

İçini acıtmışlardı...

Yüreğini sızlatmışlardı...

Kimler mi?

Son seçimde Naci Arkan'ı gaza getirenler...

Buraya kadar tamam mı?

Tamam...

Bundan sonra ne mi oldu?

Neler olmadı ki!

Naci Arkan'a bu operasyonu yapanlar, yani seçimi kaybettirenler, 15 ay sonra, aynı tezgahı Oğuz Tongsir'e kurdular...

Ve 15 ay önce devirdikleri Naci Arkan'ı tekrar TSYD'nin başına getirmek için kapısında yatmaya başladılar...

Bu 15 aylık süre içinde ne oldu da Oğuz Tongsir tu kaka oldu?

Sormazlar mı adama, “Naci Arkan Başkan, tekrar kapısında yatılacak kadar iyi bir Başkandı da neden bu adamı ketenpereye getirip, Oğuz Tongsir'in seçilmesinde önemli derecede rol sahibi oldunuz?” diye...

Yine sormazlar mı adama, “Madem Oğuz Tongsir bu kadar kötü bir adamdı da, TSYD gibi Türkiye'nin önemli ve akil bir kurumun başına getirdiniz?” diye...

Meselenin TSYD'de olmadığı ortada...

Mesele güç meselesi...

“Biz ne dersek o olur” meselesi...

Demek ki, siz ne derseniz olmuyormuş!

xxx

Erman Toroğlu'na yazdırmışlar...

Sallamış Emmioğlu...

Çünkü, konuya vakıf değil...

Kulaklarıyla yazmış...

Gözleriyle değil...

TSYD Ankara Başkanı için, eski Ankara Şube Başkanı Kerem Öncel'i de Oğuz Tongsir, ihraç istemiyle disipline vermiş”

Belli ki bu yazıyı yazarken kafası karışıkmış!

Çünkü, cümle devrik ve Kerem Öncel halen Ankara şubesinin Başkanı...

Neyse...

Uzatmayacağım...

Herkesin baktığı pencere kendi penceresi olunca, kendilerince haklı olurlar...

Ancak şunun da altını çizmekte yarar var...

1- Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan, TSYD seçimi ile ilgili şahsıma tek bir kelime ettiyse ya da “Şu adamı Oğuz Tongsir'in yönetimine verin” dediyse, namert kere namerdim...

Sayın Baykan'a ve bana bu iftirayı atan her kimse, attığı bu iftirayı  ispat etmezse namert kere namert ve şerefsiz oğlu şerefsizdir...

2- Seçimden bir gün önce, yani pazartesi akşamı Oğuz Başkan beni aradı, “Ahmet Eser'i  yönetime yazıyorum, ne dersin” diye sordu. Ben de kendisine “Sen bilirsin abi” diye cevap verdim...

3- Erman Toroğlu'nu bilmem, ama bizler, yani Konyalılar dinimiz ve namusumuz için yaşarız.   Dünya nimetleri için, ne dinimizi, ne namusumuzu ne de oyumuzu satarız. Bunu neden açıklama gereği duydum,  çünkü, kulakları ile yazan Erman Toroğlu “Naci'nin oyları, Oğuz'a gitti” imasında bulunmuş.

4- TSYD Konya şubesi, kendi yağıyla kavrulan ve sadece yazarak çizerek değil, 11-12 branşta 400'e yakın sporcusuyla Türk sporuna hizmet veren ve bünyesinden dünya şampiyonu çıkaran bir şubedir.  Konya kelimesini ağzına alırken de, önce o ağzını yıka bence...

Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan'ı bilemem, ama Konyalı Spor Yazarlarının da sana ve senin kulaklarına üfleyenlere selamları var.

Ve sizler...

Naci abiyi devirip, sonra kendisine mal bulmuş mağribi gibi sarılan maskeliler, bırakın bu  Cumhurbaşkanı ve  Hükümetsever rollerini...

Biliyorum ne kadar sevdiğinizi!!!

Açtırmayın kutuyu.