Konya trafiği, tıpkı İstanbul trafiği gibi efsaneleşmeye başlıyor artık.
Yollar bu kadar aracı kaldırmıyor mu diyelim yoksa Konya’nın gelişimine paralel planlamalar zamanında yapılmadı mı?
Her ikisi de uygun olur aslında.
Kangren haline gelmiş bir trafik keşmekeşinden bahsediyoruz.
Özellikle cumartesi trafiği diye yeni bir efsanenin doğuşunu izliyoruz son bir yıldır.
Peki bunca eleştiriye, kızgınlığa rağmen ulaşımı rahatlatacak adımlar atılıyor mu?
Koca bir hayır.
Bir dönemde oldukça hızlı olan alt geçit projelerinin artık esamesi okunmuyor.
Beşyol Kavşağı, Belh Kavşağı, Kulesite-Fatihışıklar Kavşağı, Adana-Ankara Yolu üstgeçidi ve Anadolu Sanayi kavşağı…
Bunlar ilk bakışta aklımıza gelen, trafiğin keşmekeş haline geldiği noktalar.
Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım konusunda bir komisyon kurup, acil eylem planı oluşturması kaçınılmaz.
Bu kadar büyütülecek ne var diyenler olabilir.
Konya’daki trafik sorunu inanın her şeyin önüne geçmiş durumda.
Nereye gitsek konu bir şekilde trafiğe geliyor. Yolların yetersizliği, yetkililerin ilgisizliği konuşuluyor.
Anlayacağınız herkes dertli bu konuda.
Her evde birkaç aracın olduğu günümüzde iki şeritli yolların, merkezde trafiği taşımasının imkanı yok artık.
Bunun yanında yanlış planlamalar, yollara çok yakın şekilde bina yapılaşmasına izin verilmesi çözüm yollarını tıkıyor.
---
MEVLANA BAHÇESİNDEKİ KAZI
Mevlana Müzesi Gülbahçesi’ndeki kazı çalışmalarıyla ilgili de birkaç kelam etmekte fayda var.
Bahçe duvarlarının yıkılmasıyla başlayan hengame, kepçelerle mezarların yerle bir edilmesiyle zirve noktasına ulaştı.
Gazetemizi onlarca kişi aradı, ulaştı. Hepsi “Evliyanın, ulemanın mezarlarını kazıyorlar, her yer kemiklerle dolu” diyordu.
Gerçekten yürek sızlatan görüntüler ulaştı elimize.
Neyse ki Ankara’nın müdahalesi ile bu yanlış hareket durduruldu.
Müze civarında yapılacak çalışmaların daha ince elenip sık dokunulması gerekiyor. Yoksa sonuçları çok incitici olabiliyor.
- - -
TARIM ÜNİVERSİTESİ’NDEN AÇIKLAMA
Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi geçen hafta yazdığımız yazı ile ilgili bir açıklama gönderdi. Üniversitede ziraat mühendisliği bölümünün olmadığını kabul etmekle birlikte “Bitkisel Üretim ve Teknolojileri Bölümü”nden mezun olanların YÖK tarafından onaylanan “Ziraat Mühendisi” diploması almaya hak kazanacağını belirtilmiş.
Yazımızda üniversitede Veterinerlik Fakültesi’nin de olmadığını söylemiştik. Yapılan açıklamada bu konuya da, “üniversitemiz bünyesinde veterinerliğe muadil olan Hayvansal Üretim ve Teknolojileri Bölümünün de kurulum çalışmaları devam etmektedir.” şeklinde cevap verilmiş.
Haftaya görüşmek üzere..