TPAO ve BOTAŞ dünya çapında oyuncu olacak

SETA'nın Bölgesel ve Küresel Enerji Güvenliği Paneli'nde konuşan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye'nin 2013 ve 2014 yılında TPAO gibi BOTAŞ gibi enerji devlerini uluslararası aktör haline getirmeyle alakalı bazı projeleri olduğunu söy

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, ''Kardeş, dost ve komşu ülke Irak'ın normalleşmesine katkı koyacak her projenin yanında olduğumuzu ve bunlara kayıtsız olmayacağımızı belirtmek istiyorum'' dedi.

Bakan Yıldız, Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nın (SETA) düzenlediği, ''Bölgesel ve Küresel Enerji Güvenliği: Türkiye'nin Rolü'' konulu panelde yaptığı konuşmada, bugün dünyada 1,4 milyar insanın hala enerjiyle tanışmamasının ciddi sosyolojik bir olgu olduğunu söyledi.

Siyasetin enerjisinin daha çok konuşulduğunu ama bugün enerjinin siyaseti üzerinde konuşulması gerektiğini ifade eden Yıldız, önemli bir kavram olan enerjinin, gerginliğe de barışa da neden olabildiğini anlattı.

Enerji politikalarında siyasi istikrarın önemine işaret eden Bakan Yıldız, Türkiye'nin nükleer güç santralleriyle ilgili 1956 yılında kararını verdiğini ancak aradan geçen onca zaman ve hükümetler döneminde bu konuda bir ilerleme sağlanamadığını kaydetti.

''Türkiye'nin darbelerle kaybettiği alan sadece siyaset değil enerji. Bunun en fazla acısını çeken sektörlerden bir tanesidir'' diyen Bakan Yıldız, kararların uygulanamamasının arkasındaki temel nedenin siyasi istikrarsızlıkların verdiği tehdit olduğunu bildirdi.

Şu anda Türkiye'de enerji sektörüyle ilgili birçok projenin geliştirildiğini anlatan Yıldız, ''Türkiye'de sayın Başbakanımızın ve bütün kadrosunun bu ülkenin idaresine koyduğu irade, o kadar çok sektörü olumlu etkilemiştir ki. Biz şeffaflığın gücünü kullanıyoruz. Türkiye coğrafyasından kaynaklanan avantajlarını iyi kullanıyor'' dedi.

Bakan Yıldız, Kuzey Irak'ta enerji sektörüyle ilgili yapılacak yatırımlara ilişkin soru üzerine, Türkiye'nin hiç bir projeye kayıtsız kalamayacağını söyledi. Irak'ın bir bütün olduğunu, Türkiye'nin de buna itina gösterdiğini vurgulayan Bakan Yıldız, şöyle konuştu:

''Irak bir bütünse ki öyle, güneyi ile kuzeyi, doğusu ile batısının fark etmemesi lazım. Niye biz güneyinde 2 yıl önce 25 milyar dolarlık işi konsorsiyum üyeleriyle beraber aldığımızda hissemize 5,5 milyar dolarlık bir pay düştüğünde kimse bir şey demedi de şimdi kuzeyi ile alakalı bir şey söylüyor.

Irak bir bütünse bütün gelirler Irak'ın tamamının olacaktır. Biz burada tutarlı davranıyoruz. Nasıl münhasır ekonomik sahanın muvazaalı alanında uluslararası hukuka aykırı olarak doğu Akdeniz'de Güney Kıbrıs yönetiminin yaptığını doğru bulmuyorsak, eğer o işe devam edecekse Kıbrıs'ın tamamınındır diyorsak ister Irak'ın kuzeyinde isterse güneyinde nerede olursa olsun elde edilecek gelirler Irak'ın tamamınındır. Merkezi ırak hükümetinin en önemli kırmızı çizgisi budur. Doğrusu da budur.''

Türkiye'nin enerji alanında kaynaklarını ve güzergahlarını çeşitlendireceğini belirten Bakan Yıldız, ''Irak'ın normalleşmesini sağlayacak ana unsur burada geliştirilecek projelerdir. Ne kadar proje geliştirirseniz o kadar fazla Irak normalleşir. Kardeş, dost ve komşu ülke Irak'ın normalleşmesine katkı koyacak her projenin yanında olduğumuzu ve bunlara kayıtsız olmayacağımızı belirtmek istiyorum'' dedi.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, enerji sektörü olarak çevreye rağmen değil çevreyle beraber iş yapmak istediklerini belirterek, ''Türkiye'nin enerji kaynakları bir zenginliktir ama aynı zamanda tarihi varlıkları, sit alanları, turizm varlıkları da bir zenginliktir'' dedi.Bakan Yıldız, Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı'nın (SETA) düzenlediği, ''Bölgesel ve Küresel Enerji Güvenliği: Türkiye'nin Rolü'' konulu panelde konuşmasının ardından katılımcıların sorularını yanıtladı.

''Türkiye'nin global düzeyde enerji şirketi olacak mı?'' sorusu üzerine Yıldız, Türkiye'nin TPAO ve BOTAŞ gibi enerji devlerini uluslararası aktör haline getirmek konusunda bazı projelerinin olduğunu belirtti. Şu anda TPAO'nun en büyük gelirlerini Azerbaycan ve üçüncü ülkelerde yaptığı operasyonlarla sağladığına dikkati çeken Bakan Yıldız, TPAO ve BOTAŞ'ın yurt içindeki operasyonlarının yanı sıra yurt dışındaki işlerde daha öncü rol alması için hazırlıklar yaptıklarını bildirdi.

Yıldız, HES projeleriyle ilgili olarak da AB üyesi 27 ülke arasında yenilenebilir enerji kaynaklarından ve HES'lerden en fazla yararlanan ülkenin Türkiye olduğunu vurguladı. HES'lerin zaman zaman tartışmalı bölgelerde de yapıldığını anlatan Yıldız, şöyle konuştu:

''Bunların her birisi, her bir damla suyu değerlendirme gibi iyi niyetle yola çıkılan ama tabirimi mazur görün bir kısım müteahhitlerin bazı hoyratça davranışlarından dolayı usulü, esasını geçen bir noktaya geldiği projeler olmuştur. Biz çevreye rağmen bir işi yapmak istemiyoruz. Çevreyle beraber yapmak istiyoruz. Türkiye'nin enerji kaynakları, tabii kaynakları bir zenginliktir ama aynı zamanda tarihi varlıkları, sit alanları, kaynakları da bir zenginliktir.

Birini tercih etmek diğerinden vazgeçmek anlamına gelmiyor. Çok iyi niyetle, çevreyi koruyucu bazı masum isteklerin haricinde (onları tenzih ederek söylüyorum), çok spekülatif hatta manipülatif çevreci davranışları da görüyoruz. Bunların sadece çevreyle alakalı kaygılarının olmadığını bir kısım kaygıların da kalkınmayla alakalı olduğunu gördük. Bunları bizim kabul etmemiz mümkün değil.

Fransa'da 1100 kilometre civarındaki nehir üzerinde eğer 8-10 nükleer santral varsa, orası dünya koruma alanları arasına alınmış olmasına rağmen oradaki balıklara ve turistlere bir şey olmuyorsa kusura bakmayın bizim turistimize balığımıza da bir şey olmaz. O yüzden bunların her birisini bir denge içinde götürmemiz lazım. HES'ler Türkiye'nin yağış rejiminin çok düzenli olmadığı bir bölgede kıymetli projelerdir bunları geliştirmemiz lazım.''

Socar Türkiye Ceo'su Kenan Yavuz da önümüzdeki 30 yıl içinde insanoğlunun tükettiği enerjinin, bugüne kadar tüketilenden yüzde 30 daha fazla olacağını, doğalgaz, petrol ve fosil yakıtların önemini korumaya devam edeceğini, petrol ve doğalgaza olan bağımlılığın giderek artacağını söyledi.

Türkiye'nin arz güvenliği açısından önemli aşamalar kaydettiğini anlatan Yavuz, bölgedeki istikrarlı ve güvenli tek alternatif ülkenin de Türkiye olduğunu anlattı.

Yavuz, Socar olarak Türkiye'nin en büyük doğrudan yatırımcısı olduklarını belirterek, ''Biz Türkiye'ye 2018 yılına kadar 17 milyar dolarlık yatırım portföyünü tanımlamış bir yatırımcıyız'' dedi.

BP Türkiye Ülke Başkanı Bud Fackrell de Türkiye'de 100 yıldır çalıştıklarını, bundan sonra da yatırımlara devam edeceklerini anlattı.
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Ekonomi Haberleri