Aykut Kocaman'ın maçtan sonra yaptığı değerlendirmeye katılmamak mümkün değil... Kocaman, “Bu çözülme kolay rastlanır bir çözülme değil” diyerek durum tesbitinde bulunmuş...
Konuşmasını sürdürmüş Aykut Hoca, “Ligde bu kadar sert mağlubiyetler alan başka takım yok. Bir gariplik olduğu kesin ama bizim işimiz bu garipliği öyle ya da böyle tespit edip, ondan sonra tedavi etmeye çalışmak” diyerekte, sorunu çözeceklerinin altını çizmiş...
Kocaman'ın maçtan sonraki bu değerlendirmesi her ne kadar “körlere rengi anlatmak”la üç aşağı beş yukarı benzerlik taşısa da, niyetinin iyi olduğunu inkar etmemek lazım...
Bu manada karamsar değilim...
Bu takım öyle ya da böyle toparlanır...
xxx
MAÇ
Gençlerbirliği maçında sahaya sürülen kadro, Torku Konyaspor'un maça kazanma amacıyla çıktığına yönelik bir işaretti...
Görmemezlikten gelemeyiz...
Ömer Ali, Djalma ve Hasan Kabze'ye Hleb ve iki ön liberoyu da eklersek, gol atmayı, kazanmayı düşünen bir futbol aklıydı yeşil-beyazlı takımın aklı...
Ama tutmadı...
Çünkü, savunma ve ön kesiciler “cılk” çıktı...
Faturayı sadece savunmaya da kesmemek lazım...
Çünkü, hatalar orta sahadan başladı...
İsim vermeye gerek yok...
Herkes biliyor, topu kimin kaptırdığını, kimin kademeye girmediğini, kimin adamını kovalamadığını...
Futbol bir takım oyunu ise, faturayı kişiselleştirmeden takıma kesmeli...
Bir yerde yüzleşme yapacaktı bu takım...
Gençlerbirliği ile oynanan iki maça denkgeldi...
Galatasaray maçına kaza gözüyle baktık...
Ama Gençlerle oynanan iki maç kaza değil, “harakiri”ydi...
Aklımdayken söylemekte yarar var...
Gençlerbirliği'nden iki maçta “yedi”ğimiz “7” golde de kim masum ki?
İlk kez farklı kaybetmedi bu takım...
Öncesinde de çok yaşamışlığı var...
Gelecekte de yaşayacak...
Tolere edilebilir...
Hem de en yakındaki Beşiktaş maçında...
Mesele bu değil ki!
Mesele kulübün verdiği yönetimsel alarm...
Çalan tehlike çanlarına rağmen, kulübün en başındaki ismin iradesini ortaya koyamamasında...
İşte tolere edemeyeceğimiz şey bu!
Beni esas endişelendiren, kulübün kaderine terk edilme olasılığı...
Holding Başkanı Haşim Şahin'in “yeter” demesi, istifa edeceği, yılbaşında ayrılacağı, milletvekiline adaylığını koyacacağı gibi, şuyu vukuundan beter olan söylentilerin önüne geçilmesi lazım...
Bu söylentilerin önüne kim geçecek?
Torku Konyaspor Kulüp Başkanı Ahmet Şan...
Haksız mıyım?
xxx
TRANSFER
Transfer neye göre yapılır?
İhtiyaca göre...
O nedenle öncelikleri doğru tesbit etmek gerekir önce...
Son oynanan üç maçta oniki gol yiyorsa bu takım, öncelikli olarak savunmayı, özellikle de kaleyi sağlama almalı Aykut Kocaman...
Yönetenler ve teknik adamlar ne düşünür bilemem, benim futbol aklımın söylediği bu...
Tabi ki, iyi bir forvete de ihtiyacı var bu takımın...
Marica soru işareti...
Rangelov'un durumu ortada...
Geriye kim kalıyor?
Hasan Gabze...
Sadece iyi niyetli değil, çabalıyor, koşuyor, yırtınıyor, ama yalnız...
Yönetenlerin kesinlikle iyi bir “atan”a ve iyi bir “tutan”a yönelmeleri, tribünlere gelenlerin sayısını artırmasa bile eksiltmeyecektir...
Bilinçlendi insanlar...
Futbola “Fransız” değiller artık...
Kuru gürültüye pabuç bırakmıyorlar...
Ne kadar iyi futbol, ne kadar iyi sonuç, o kadar ilgi, o kadar alaka, o kadar destek...
Sen 3 maçta bir düzine gol yersen, Ankara'da size sırtını dönenler, Konya'da yüzünüze bile bakmazlar...
Özeti şu; bu takımın hedefi üst sıralar ise takviye yapılmalı...
Kulübün ekonomisini de es geçmemek ve gayet tabi ki de, Aykut Kocaman'a teslim olmamak şartıyla.