Tarihî Sille Konağı’nda düzenlenen Salı Sohbetleri’nin şubat ayının son konuşmacısı olan Prof. Dr. Mehmet Çolakoğlu, tüp bebekten klonlamaya ve sağlık politikalarından kök hücrelere varıncaya kadar pek çok konuya açıklık getirdi.
Klonlamayı “therapeutic klanlama” ve “reprodüktif klonlama” olarak iki ana grupta ele alan Prof. Dr. Çolakoğlu, erkek koyun olmadan dişi koyundan klonlama metoduyla üremenin 1997’de doly adlı koyunla gerçekleştirildiğini belirterek “Şimdi insanın klonlanması gündemde. Kadın veya erkeğin tıpkısı klonlanabilir mi? Hadi kadını anladık da erkek nasıl klonlanacak? Çünkü yumurtaya ihtiyaç var” diye konuştu. Hayvan ve insan klonlamasıyla ilgili bazı devletlerin gizli çalışmalar yaptıklarını belirten Prof. Çolakoğlu, Sağlık Bakanlığı’nın 2005/141 nolu genelgesini hatırlatarak şu sorusu yöneltti: “Sağlık Bakanlığı bu genelgesiyle bu sahadaki araştırma yapılamayacağını ifade ediyor. Peki, o zaman Türkiye’de bilimsel araştırmalar nasıl yapılacak?”
İNSAN KLONLANABİLİR Mİ?
Bilimin hızla ilerlediğini ve tıbbı alanda pek çok gelişmeler kaydedildiğini sözlerine ekleyen Prof. Dr. Mehmet Çolakoğlu, “Şimdi insanın klonlanması gündemde. Kadın veya erkek klonlanabilir mi? Hadi kadını anladık da erkekte nasıl olacak? Çünkü yumurtaya ihtiyaç var. Burada bir çıkmaz sokak var. Din ve ilahiyatçılar bu konuda ne diyor? Bazı devletler insanın klonlamasıyla ilgili gizli çalışmalar yapıyorlar. Zaman zaman açıklamalarda yapılıyor. İnsanın klonlanması henüz yok. Yani bilimsel olarak insan klonlanamıyor” dedi.
Tıp bilimindeki yeni arayışların hızla devam ettiğini ve ölüm ile ihtiyarlığın haricinde sütün hastalıklara çare bulunacağını öne süren Prof. Dr. Çolakoğlu, “Bilim baş döndürücü bir şekilde ilerliyor. 50 yıl sonra kanser diye bir hastalık kalmayacak. Genetik ve kök hücreler sayesinde kansere çare bulunacak” diye konuştu.
Türkiye’nin sağlık pastasının 10 milyar dolar olduğunu ve bunun yüzde 80’inin döviz olarak yabancıya gittiğini kaydeden Çolakoğlu, sağlık ve medikal alanında yerli sanayi ile firmaların desteklenmesi gerektiğini belirterek, “Sağlıkta büyük işlerle uğraşalım. İlaç ve medikal alanda yerli sanayimizi geliştirelim” dedi.