ATÖLYELER GEÇİCİ OLARAK KAPANIYOR
Tekstil ve Hazır Giyim Sektörünün Dönüşüm Stratejileri ve Yeni Yol Haritası başlıklı raporun gündemde yer aldığı şu günlerde Konya tekstilinin içinde bulunduğu sıkıntı endişe verici olarak görülüyor. Manifaturacılar içinde yer alan ve ortalama 10-20 civarında eleman istihdam eden atölye ve işyerlerinin kapanması çarşı içinde karamsar ve içler açısı bir durum olarak gözlere çarpıyor. Bunun yanında diğer firmaların ise ayakta kalmak için 1 ay işletmelerini kapatacak olmasına ilişkin karar alması durumun vahametini ortaya koyuyor. Buna göre firmalar Ocak ayının 10’u na kadar şartellerini kapatacak ve işyerleri personellerine belirli süre ücretsiz izin verecekler. Böylelikle maliyet düşürme ve ayakta kalma sürecini uzatmayı hedefliyorlar. Tüm bu gelişmeler karşısında görüşlerini aldığımız Konya Tekstil Konfeksiyon Sanayicileri ve İşadamları Derneği (KOTİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Dikici, tekstilcilerin sıkıntılarının çok büyük olduğunu belirterek biran önce gerekli önlemlerin alınmasını istedi.
Çarşı içindeki kapanan işletmelerin büyük bir üzüntü verdiğini belirten Dikici, bu tablonun maalesef 1.5 ay gibi bir süre daha süreceğini hatırlattı. İşyerlerinin ayakta kalmak için işletmelerini durdurma kararı aldıklarını ve maliyet düşürme politikası izleyeceklerini söyleyen Dikici, sektörün vergi, SSK, Bağ-Kur ve enerji giderlerinin 1 yıl ertelenmesi ya da yüzde 50 oranında indirim uygulanması gerektiğini ifade ederek bu uygulamanın en az 2009 yılı sonuna kadar sürdürülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Dernek bünyesinde 70 üyelerinin olduğunu söyleyen Dikici, üyelerinin dışında 300’e yakın imalatçı bulunduğunu hatırlatarak hükümetin vermeyi vaad ettiği Cansuyu kredisinin de üretime değil el borçlarına katkı sağlayacağını hatırlatarak, “Cansuyu kredisi üretime katkı sağlamayacak. Ancak mevcut el borçlarını ödeyecek. Çünkü miktar üretim için yetersiz. Sektör olarak Konya’da ihracat yapan firmamız yok. Bu belki bir eksiklik ancak bunun için çok ciddi makine parkurunun olması gerekiyor. Elemen istihdamının bulunması gerekiyor. Bunlar içinde belirli güç olması şart. Tekstil sektörü olarak şu süreçte sadece iç piyasaya çalışıyoruz” dedi.
Firmaların iç piyasaya yönelmesinin de sektörde sıkıntıları artırdığını ifade eden Dikici, “Sektördeki diğer bir sıkıntı da uzun vadeli satışlar. 1,5 yıla kadar vadeli satışlar yapıyoruz. Her şeyi peşin alıyoruz ancak vadeli satıyoruz. Bu durum firmaların ayakta kalmasını zorlaştırıyor. İmalatçı olarak aldığımız kumaş veya buna benzer ürünleri Dövizle alıp TL ile satıyoruz. Dolayısıyla elde ettiğimiz kazanç aradaki kur farkını ödemekle bitmiş oluyor. Yani sıfır paraya çalışmış oluyoruz. Bunun yanı sıra kredi oranları ve mevcut giderler yükseldi. İmalatçının yüzde 30 olan kazancı vardı bunun ne kadarını nereye vereceğimizi şaşırdık. Firmaların sıcak parya ihtiyacı var. Bunun için düşük faizli krediler verilebilir. Bu sektörde hareketlenmeyi sağlar” ifadelerini kullandı.
Çarşı içindeki kapanan işletmelerin büyük bir üzüntü verdiğini belirten Dikici, bu tablonun maalesef 1.5 ay gibi bir süre daha süreceğini hatırlattı. İşyerlerinin ayakta kalmak için işletmelerini durdurma kararı aldıklarını ve maliyet düşürme politikası izleyeceklerini söyleyen Dikici, sektörün vergi, SSK, Bağ-Kur ve enerji giderlerinin 1 yıl ertelenmesi ya da yüzde 50 oranında indirim uygulanması gerektiğini ifade ederek bu uygulamanın en az 2009 yılı sonuna kadar sürdürülmesi gerektiğinin altını çizdi.
Dernek bünyesinde 70 üyelerinin olduğunu söyleyen Dikici, üyelerinin dışında 300’e yakın imalatçı bulunduğunu hatırlatarak hükümetin vermeyi vaad ettiği Cansuyu kredisinin de üretime değil el borçlarına katkı sağlayacağını hatırlatarak, “Cansuyu kredisi üretime katkı sağlamayacak. Ancak mevcut el borçlarını ödeyecek. Çünkü miktar üretim için yetersiz. Sektör olarak Konya’da ihracat yapan firmamız yok. Bu belki bir eksiklik ancak bunun için çok ciddi makine parkurunun olması gerekiyor. Elemen istihdamının bulunması gerekiyor. Bunlar içinde belirli güç olması şart. Tekstil sektörü olarak şu süreçte sadece iç piyasaya çalışıyoruz” dedi.
Firmaların iç piyasaya yönelmesinin de sektörde sıkıntıları artırdığını ifade eden Dikici, “Sektördeki diğer bir sıkıntı da uzun vadeli satışlar. 1,5 yıla kadar vadeli satışlar yapıyoruz. Her şeyi peşin alıyoruz ancak vadeli satıyoruz. Bu durum firmaların ayakta kalmasını zorlaştırıyor. İmalatçı olarak aldığımız kumaş veya buna benzer ürünleri Dövizle alıp TL ile satıyoruz. Dolayısıyla elde ettiğimiz kazanç aradaki kur farkını ödemekle bitmiş oluyor. Yani sıfır paraya çalışmış oluyoruz. Bunun yanı sıra kredi oranları ve mevcut giderler yükseldi. İmalatçının yüzde 30 olan kazancı vardı bunun ne kadarını nereye vereceğimizi şaşırdık. Firmaların sıcak parya ihtiyacı var. Bunun için düşük faizli krediler verilebilir. Bu sektörde hareketlenmeyi sağlar” ifadelerini kullandı.