Suriye'deki dram 10. yılında

Emperyalist güçlerin hedefi haline gelen ve yüz binlerce insana mezar olan Suriye'deki iç savaşın üzerinden 10 yıl geçti. 10 yıl geçmesine rağmen Suriye'de acı ve gözyaşı dinmedi. Bölgede yaşananlar, insanlık açısından tarihe kara bir leke olarak geçti.

Suriye'de 15 Mart 2011'de başlayan iç savaş 10. yılını tamamladı. Aradan geçen 10 yıla rağmen bölgede gözyaşı, kan ve zulüm eksik olmadı. Milyonlarca Suriyeli çeşitli gerekçelerden dolayı vatanını terkederken, yüz binlerce Suriyeli de saldırılarda hayatını kaybetti. Zalim Suriye rejimi; bebek, çocuk, kadın, yaşlı tanımadan herkesi kurşundan geçirdi. Bu sancılı süreçte zulüm altındaki Suriyeliler'e bir tek Türkiye kucak açtı. Milyonlarca mülteci, geriye kalan hayatını Türkiye'de geçirmeye başladı. Suriye'den Türkiye'ye mülteci giriş usülüne ilişkin çeşitli eleştiriler yöneltilse de Türkiye Cumhuriyeti devletinin bu hassas tutumu tebrik de edildi.

SURİYE'DE İKİNCİ BİR İSRAİL KURMAK İSTİYORLAR!

İHH Konya Şube Başkanı Dr. H.Hüseyin Uysal, 10 yıllık sürede bütün Emperyalist unsurların Suriye'ye geldiğini söyledi. Emperyalist güçlerin bölgeye gelmesini engelleyecek tutumun bölge halkı tarafından gösterilemediğini aktaran Uysal, "Olaylar patlak verdiğinde böyle bir tutum göstermek gerekiyordu. Yapılamadı. 100 yıldır bu konuda burnu yerde sürtünen bir ümmetiz. Suriye'de çoğunluk sünnilerde. Sünni bir yönetim, bölge halkları tarafından oluşturulmalıydı. Halk zarar gördü. Sünni halk, ağır bir kayıp yaşadı. Katliamlar, sürgünler... Bundan sonra işimiz daha zor. Suriye'de şer bir yapılanma istiyorlar, halkların bir araya gelemeyeceği bir yapı istiyorlar. Problemin Suriye'de kalıcı olmasını istiyorlar. Uydu yeni bir devlet oluşturmaya çalışıyorlar. Açıkça Suriye'de ikinci bir İsrail oluşturmak istiyorlar. Kabul etmek mümkün değil. Buna razı olamayız. Müslümanların razı olmaması lazım” dedi.

TÜRKİYE İŞİ SİLAHSIZ ÇÖZMEK İÇİN ÇOK UĞRAŞTI”

Türkiye'nin Suriye'de olaylar ilk başladığı süreçte Esed ile görüşmeler yaptığını ifade eden Uysal, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye, Suriye'de uzun zaman Esed ile anlaşmaya çalıştı. Yakinen biliyorum. Emperyalist güçler, Suriye'ye müdahil olmasın diye Esed ile yoğun görüşmeler oldu. Telefon trafiği hiç aksatılmadı. Türkiye, 'Bu işi silahsız çözelim' hususunda çok mücadele etti. İran yüzde 10'luk azınlık grup üzerinden bir politika yürüttü. Esed'i kışkırttı. Sonra ne oldu? Katliamlar arttı. Suriye'de işler kabul edilemeyecek boyutlara geldi. Bugün İran da o günkü hatalı tutumundan dolayı büyük bir çıkmazın içine girdi.”

TÜRKİYE HER ZAMAN MAZLUMLARA SIĞINAK OLDU

Tarih boyunca Türkiye'nin her zaman mazlumlara, zulüm görenlere sığınak olduğunu da belirten İHH Konya Şube Başkanı Dr. H.Hüseyin Uysal, şu cümlelerle konuşmasını noktaladı: “Bugün Türkiye'de 5 milyon Suriyeli yaşıyor. 2 buçuk milyon mülteci Ürdün'de, 1 buçuk milyon mülteci de Lübnan'da yaşıyor. Farklı ülkelere yerleşen 10 milyon mülteciden bahsediyoruz. Zaten Suriye'nin nüfusu 26 milyondu. Gerçekten Suriye'de büyük bir insanlık dramı yaşandı. Çok fazla ölen oldu. Kayıplar var.”

KONYA'DA YAKLAŞIK 115 BİN SURİYELİ YAŞIYOR

Resmi rakamlara göre Suriye'den Türkiye'ye 3 milyon 656 bin 525 bin Suriyeli geldi. Göç dalgasının büyük çoğunluğu resmi yollarla yapılırken, arada Türkiye'ye gayriresmi yollarla sızan kaçaklar da oldu. Ayrıca Türkiye'de en fazla mülteci ağırlayan iller arasında Konya'da yer aldı. Savaşın ilk yıllarında Suriye'den kaçıp, Konya'ya gelen Suriyeliler'in savaş mağduru olan diğer aileleri de Konya'ya gelmeyi tercih etti. Konya'da yaklaşık 115 bin Suriyeli'nin yaşadığı öğrenildi.

TSK SURİYE'DE SON 5 YILDA 5 BÜYÜK OPERASYON YAPTI

Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), bugüne kadar Suriye'de 5 farklı büyük harekât gerçekleştirdi. IŞİD'i Türkiye sınırından uzaklaştırmak, Menbic'i ele geçiren YPG'nin Afrin Kantonu ile Menbic Kantonu'nu birleştirip koridor kurmasını engellemek için 2016 yılında Fırat Kalkanı Harekâtını gerçekleştirdi. Olası bir göçü engellemek ve İdlib'de gerginliği düşürmek için 2017 yılında İdlib Operasyonu yapıldı. TSK, YPG'yi Afrin'den atarak Hatay, Kilis ve Gaziantep sınırlarını güvene almak için 2018 yılında Zeytin Dalı Harekâtını başlattı. Suriye Kürdistanı'nda bulunan YPG'yi Türkiye sınırından uzaklaştırmak için 2019 yılında Barış Pınarı Harekâtı gerçekleştirildi. Olası göçü önlemek için de 2020 yılında Bahar Kalkanı Harekâtı başlatıldı. Fırat Kalkanı sırasında 71, İdlib operasyonu sırasında 34, Zeytin Dalı operasyonu sırasında 54, Barış Pınarı harekatı sırasında 9 şehit verdik.

SURİYE'DEKİ İÇ SAVAŞIN KRONOLOJİK SIRALAMASI

15 Mart 2011: Suriye iç savaşı, ülkenin güneyindeki Dera ilinde bir grup gencin düzenlediği rejim karşıtı barışçıl gösterilerle başladı. Gösteriler hızla ülke geneline yayıldı.

Ocak-Şubat 2012: Rejim-muhalifler arasındaki çatışmalar şiddetlendi.

26 Nisan 2011: Rejim ordusu, ayaklanmanın fitilinin ateşlendiği Dera'ya girdi.

30 Haziran 2012: Cenevre'de siyasi geçiş müzakereleri başladı.

Temmuz-Aralık 2012: Terör örgütü YPG/PKK, Aynularab (Kobani) ve Afrin ilçeleri ile Haseke'nin Amude ilçesini çatışmadan rejimden devraldı.

Mayıs 2013: Türkiye, ABD'ye Suriye'de uçuşa yasak bölge ilan edilmesi, siviller için güvenli bölge oluşturulması ve koalisyon güçleriyle ortak kara operasyonu yapılmasından oluşan 3 aşamalı plan sundu.

21 Ağustos 2013: Esed rejimi, Doğu Guta'da 1400'den fazla sivili kimyasal silah ile katletti. ABD, askeri müdahaleye yanaşmayarak Rusya’yla rejimin kimyasal silahlarını imha için anlaşmaya vardı.

Ocak 2014: Rejimin çökmeye başlaması üzerine İran, Şii milisleri Suriye'ye sokmaya başladı. DEAŞ, Rakka'yı muhaliflerden aldı.

30 Haziran 2014: DEAŞ, sözde hilafet ilan etti.

22 Eylül 2014: ABD öncülüğündeki koalisyon, DEAŞ'a hava saldırısı başlattı.

26 Ocak 2015: YPG/PKK, ABD'nin 4 ay süren yoğun hava desteğiyle Aynularab'ı DEAŞ'tan aldı. Böylece ABD-YPG/PKK ittifakı başladı.

Mart 2015: İdlib, muhaliflerin eline geçti.

21 Mayıs 2015: DEAŞ, Tedmur (Palmira) kentini ele geçirerek Suriye'nin yaklaşık yarısında hakimiyet sağladı.

30 Eylül 2015: Rusya, iç savaşa doğrudan müdahil oldu. Rejime sağladığı hava desteğiyle muhalifleri köşeye sıkıştırdı.

18 Aralık 2015: BMGK, 2254 sayılı kararını kabul etti. Siyasi geçişin yol haritası belirlendi.

24 Ağustos 2016: Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu, Fırat Kalkanı Harekatı'nı başlattı. Suriye'nin kuzeyinde 2 bin 55 kilometrekare alan, DEAŞ'tan temizledi.

23-24 Ocak 2017: Türkiye ve Rusya'nın girişimiyle ilk Astana toplantısı yapıldı.

23 Şubat-4 Mart 2017: Astana süreci sayesinde, bir seneden sonra Cenevre’de rejim ve muhalefet arasında görüşmeler yeniden başladı.

4 Nisan 2017: Rejim, Han Şeyhun beldesinde düzenlediği kimyasal silah saldırısında en az 100 sivili öldürdü.

Ekim 2017: Terör örgütü DEAŞ çekilerek, Rakka ve Deyrizor'un büyük kısmını terör örgütü YPG/PKK'ya teslim etti.

Kasım 2017: Rejimin Doğu Guta ablukası sıkılaştı. Yüz binlerce sivil iç savaşın en büyük insani krizini yaşadı.

Ocak 2018: Türkiye, Afrin'deki terör örgütleri YPG/PKK-DEAŞ'a karşı Zeytin Dalı Harekatı'nı başlattı.

30-31 Ocak 2018: Soçi'de Ulusal Diyalog Kongresi düzenlendi. Anayasa Komitesi kurulması kararı alındı.

14 Mart- 24 Nisan 2018: Doğu Guta'dan zorunlu tahliyeler yapıldı. Bölge rejimin eline geçti.

6 Nisan 2018: Rejim, 10 numaralı olarak bilinen bir kanun çıkararak, tehcir edilen sivillerin taşınmaz mallarına el koymaya başladı.

21 Mayıs 2018: Başkent Şam tümüyle rejimin kontrolüne girdi.

15-31 Temmuz 2018: Ülkenin güneyindeki iller, Ürdün ve İsrail sınırı, tümüyle rejimin eline geçti.

17 Eylül 2018: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rus mevkidaşı Vlademir Putin, İdlib'deki ateşkesi koruma altına alan Soçi mutabakatını imzaladı. Ancak rejimin ihlalleri hız kesmedi. Soçi mutabakatından bu yana rejim ve destekçilerinin İdlib'e saldırılarında yaklaşık 2 bin sivil can verdi.

19 Aralık 2018: ABD, Suriye'deki güçlerini çekeceğini duyurdu. Bunun üzerine güvenli bölge, ABD'nin YPG/PKK’ya sağladığı silahların geri alınması konuları tartışılmaya başlandı.

15 Şubat 2019: YPG/PKK ve ABD, Fırat'ın doğusunda kalan son DEAŞ bölgesini ele geçirdi. Böylece DEAŞ varlığı, yalnızca rejim kuşatmasındaki bölgede kaldı.

Şubat-Mart 2019: Rejim ve destekçisi İran'ın komutasındaki yabancı terörist gruplar, "İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi"ne saldırılarını yoğunlaştırdı. Askeri muhalif kaynaklar, rejimin garantörü Rusya'nın da hava saldırılarına eşlik ettiğini rapor etti.

12 Mart 2019: Rejim, silah olarak kullanımı yasak olan beyaz fosfor bombasıyla İdlib'deki sivil yerleşimlere saldırdı.

25 Mart 2019: Eski ABD Başkanı Donald Trump, Golan Tepeleri'ni İsrail toprağı olarak tanıyan kararı imzaladı.

6 Mayıs 2019: Esed rejimi güçlerinin İdlib'in güneyine yönelik artan saldırı ve tacizleri kara harekatına dönüştü.

22 Ağustos 2019: Esed rejimi daha önce kimyasal silahla saldırdığı Han Şeyhun ilçesini Rusya'nın hava desteğiyle ele geçirdi.

16 Eylül 2019: Ankara'daki "Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi"nde Suriye'nin yeni anayasasını yazacak komitenin listesinde uzlaşı sağlandı. Komite 30 Ekim 2019'da İsviçre'nin Cenevre kentinde ilk kez toplandı.

7 Ekim 2019: ABD'ye ait askeri noktaları kullanan hareketli unsurlar, Tel Abyad ve Rasulayn ilçelerinden çekilmeye başladı.

9 Ekim 2019: Türk Silahlı Kuvvetleri, Suriye Milli Ordusu'yla Suriye'nin kuzeyinde PKK/YPG ve DEAŞ terör örgütlerine karşı Barış Pınarı Harekatı'nı başlattı.

12-13 Ekim 2019: Harekat kapsamında TSK ve SMO askerleri 12 Ekim'de Rasulayn ve 13 Ekim'de Tel Abyad ilçe merkezini kurtardı.

17 Ekim 2019: Harekat devam ettiği sırada, dönemin ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Ankara'da görüştü. Görüşmenin ardından, YPG/PKK'lı teröristlerin bölgeden çekilmesine karşılık Barış Pınarı Harekatı'na 120 saatliğine ara verildi.

22 Ekim 2019: YPG/PKK'lı teröristler, Türkiye ile Rusya arasında terör örgütü YPG/PKK'nın sınır hattından çekilmesi konusunda mutabakata vardı. Ancak terör örgütü YPG/PKK, Soçi'de varılan mutabakat gereği boşaltması gereken Tel Rıfat ve Münbiç ilçesindeki işgalini sürdürüyor.

27 Ekim 2019: Terör örgütü DEAŞ'ın elebaşı Ebu el-Bağdadi ABD'nin İdlib'de düzenlediği operasyonla öldürüldü.

Aralık 2019: Esed rejimi ve destekçileri İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ne kara saldırıları başlattı.

29 Ocak 2020: Rusya destekli Beşşar Esed rejimi güçleri, Astana anlaşmaları ve Soçi mutabakatını hiçe sayarak, İdlib'in en büyük ilçesi Maarratünnuman'ı ele geçirdi.

27 Şubat-5 Mart 2020: Türkiye, İdlib'de ateşkes gözlem misyonu yürüten 34 askerini şehit eden rejim unsurlarına karşı Bahar Kalkanı Harekatı'nı icra etti.

5 Mart 2020: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında gerçekleştirilen toplantının ardından İdlib'de ateşkes konusunda mutabık kalındı. Mutabakat gereği ateşkes 6 Mart 00:01'de yürürlüğe girdi. Ateşkesin üzerinden geçen bir yılda en az 282 bin 544 sivil evine döndü.

6 Mart 2020: Türkiye ile Rusya'nın, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde uygulanmak üzere anlaşmaya vardığı ateşkes süreci başladı.

22 Mart 2020: Esed rejimi, Suriye'de ilk yeni tip koronavirüs ( Kovid-19) vakasını açıkladı.

29 Mart 2020: Esed rejimi, Suriye'de Kovid-19 kaynaklı ilk ölümün yaşandığını duyurdu.

1 Mayıs 2020: Suriyeli oligark Rami Mahluf ile Esed rejimi arasında ipler gerilmeye başladı. 20 Mayıs 2020'de ise Rami Mahluf, kendisinin ve ailesinin mal varlıklarına el konulduğunu, rejimin kararıyla 5 yıl boyunca ihalelerden men edildiğini açıkladı.

17 Haziran 2020: Donald Trump'ın Aralık 2019'da imzaladığı "Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası" yürürlüğe girdi. Suriye'nin kuzeyinde muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde yaşayan Halk, Sezar Yasası'nın yürürlüğe girmesinin ardından Türk lirasını kullanmaya başladı

19 Temmuz 2020: Esed rejimi, halkın yarısından fazlasının ülkesini terk ettiği veya yerinden edildiği Suriye'de parlamento seçimleri düzenledi.

1 Kasım 2020: Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile terör örgütü YPG/PKK arasında dokuz aydır süren müzakereler, örgütün ENKS'nin taleplerini karşılamaması nedeniyle başarısız oldu.

11-12 Kasım 2020: Suriye'deki iç savaş boyunca sivil yerleşim yerlerini hedef alarak milyonlarca vatandaşı yerinden eden Esed rejimi, başkent Şam'da mültecilerin geri dönüşü için "uluslararası" konferans düzenledi.

16 Kasım 2020: Esed rejiminin Dışişleri Bakanı Velid Muallim öldü. Yerine yardımcısı Feysal Mikdad getirildi.

EMRE ÖZGÜL

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Gündem Haberleri