Stressiz Bir Ramazan

Süleyman Küçük

Güvenli, huzurlu sessiz, sakin ve stressiz bir şekilde oruçlarımızı tutup, ramazan ayını tamamlamak için niyet etmiştik.

Bunun için gıybet, öfke, inat, israf, tembellik, meşguliyetler, sosyal medya vs. ye dönük davranışlardan kaçınmak için de kendimize söz vermiştik.

İlk birkaç gün sözümüzde durduk ama bizim Ramazanımızı kendi Ramazanlarına benzetmek isteyenlerin boş durmadıklarını gördük.

Stressiz bir Ramazan ayı yaşamanın önündeki ilk ve belki de en büyük engelin bir kez daha, Teravih Namazlarımızı kıraat ve süratleriyle ifsat etmeye çalışan imam ve müezzinler olduğunu gördük.

Kendilerini medya müftüsü olarak görenler ise, Hz. Peygamberi(sav) ve seçilmiş sahabelerini(ra) devre dışı bırakarak çağdaş din düşüncesiyle, Kitap ve Sünnete aykırı fetva üreterek fıkıhsız, şeriatsız, amelsiz ve ibadetsiz bir din oluşturmak isteyen kişiler olarak yine rahat durmadılar.

Kuranı Kerimde ayetle sabit olan konular ve hususlar hakkında, yine doğudan batıdan yaptıkları intihallerle Müslümanların akidelerini bozmaya çalışanlar meydanı boş bulmuş olmalılar ki, ifsatlarına başladılar.

Müslümanlar böyle pısırık ve nemelazımcı oldukları sürece de, durmayacaklar.

Ramazan ayı yaklaşırken birden bire Müslüman kesiliveren medya da yine, oruç ve namaz ile ilgili çağdaş sorulara çağdaş cevaplar veren kişiler vardı.

Ahir ömürlerinde bile Müslümanlara sataşmaktan, hakaret etmekten çekinmeyen, Müslümanların ibadetlerine özelikle de 5 vakit Namazı, Müslümanların başındaki bela olarak gören ilahiyatçıların çömezleri vardı.

İlahiyat Fakültesi ve Ezher Üniversitesinden mezun olamadığı halde, yazılı ve görüntülü medyada hoca denilerek parlatılan ve medya patronluğuna soyunan saptırıcılar vardı.

Yukarıda sayılanlara bakmadan stressiz bir Ramazan ayı geçirmek için, sorulan sorulara cevap veren kişilere ve sorularınızı sorduğunuzda aldığınız cevaplara da dikkat edin dememiz, bu sebeptendir ve dikkat etme işi geçmişe göre daha da önem kazanmıştır.

Çünkü Ramazan ayı, Müslümanın kendi iç dünyasına daha fazla yönelmesi için zamanı yavaşlatması ve günlük rutinlerinin çoğundan vazgeçerek, Yaratıcısı olan Allah(cc) ile olan bağlantısını güçlendirebilme günleri olduğundan, çevresinde olan bitene daha az itibar etmesi, ama olan biteni de daha iyi ayırt etmesi gerekmektedir.

On bir aylık sürede hayatın bütün telaşını yüklenen Müslümanın, yılın en mubarek ayında hayattan tamamen kopmasa da, hayatı ibadet zamanlarına göre planlayacağı için, çevrenin davranışlarından uzaklaşması kendi menfaatinedir.

Bu anlamda hem evde hem camilerde kuran ile daha fazla vakit geçirmeye, günün ve gecenin mühim saatlerinde nafile ibadetlere daha çok zaman ayırmaya çalışanlar, rahat ve stressiz bir Ramazan yaşamış olacaklardır.

Ramazan ayı ibadetlerinin verdiği huzur ve sükûn nedeniyle her zamankinden farklı, mistik bir hava olarak kabul edilip, Kuran tilaveti, Sahur ve İftar arasındaki teravih coşkusuyla yumuşayan yüreği, çevresine daha bir anlayışla hareket ederek kendine Kuran ayetinde ifade edildiği şekliyle “Fe eyne tezhebün/ bu gidiş nereye?” sorusunu sorup yaratılış gayesini hatırlayacağı zamandır.

Bu hali nefsinde yaşayan Müslüman, Ramazan ayının sonunda kendisine hediye edilen bayram günlerinde ve sonrasındaki aylarda bu ruh halinin hiç bitmemesini isteyecek, hatta kendi kendine birçok söz bile verecektir.

Ama hayat devam ediyor diyecekler olacaktır elbette.

Sonraki dönemlerde dünya için bu kadar fazla telaşa gerek yok diyerek, Ramazan ayındaki sakinlik ve stressizliğini koruyabilenler, bayram sonrasındaki ilk iş gününden başlayarak oluşacak kargaşa nedeniyle yapılabilecek yanlışlardan da korunanlar olacaklardır.

FARKINDA MIYIZ?

Peygamber (sav)’imizin okuduğu Kur’an’a evet, ama Peygamber (sav)in yaşayıp, yaşattığı Kur ’ani hayata hayır diyenlerin, hem Kur’an’a hem de Peygamber (sav)’imize iman etmemiş olmalarından korkulur.

Sünnetsiz, şeriatsız, fıkıhsız ve sîretsiz bir şekilde ben Kur’an’ı kendim okur, kendim anlarım diyenler, Hz. Allah’ın(cc) muradına ve Hz. Rasulullah’ın(sav) Sahih Sünnetine aykırı olarak, şahsi hırs ve hevasına göre Kur’an’ı anlamaya çalışanlardır.

Ramazan ayında manen kendisini yenileyen Müslümanların ise, bir sonraki Ramazan’a kadar stressiz bir hayat sürmeleri muhtemeldir.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.