Spor haftası

Sabit Horasan

Aklıma gelmişken, önce seyirci konusunu yazayım. Dahası, bedava bilet söylentilerini.

Beşiktaş ve Fenerbahçe ile oynanan Ziraat Türkiye kupası maçlarında tribünler dolu olmasına karşın, seyirci sayısının resmi rakamlarda düşük çıkması düşündürücü doğrusu. Hadi 38 bin’in üzerinde seyircinin izlediği Beşiktaş maçını es geçelim. Ya 31 bin kadar futbolseverin izlediği bildirilen Fenerbahçe maçına ne denilmeli.

Kaçak seyirciler nereden geliyor. Kimler alıyor onları stada. Siyasiler mi, yönetim mi, yoksa iddia edildiği gbi güvenlik veya kapı görevlileri mi göz yumuyor?

Ne dersiniz, bu kaçağı kim bulacak?.. Bunun cezasını Konyaspor ödemek zorunda değil. Önümüzde bir Beşiktaş maçı daha var. Aynı sorun o maçta da yaşanacak mı?

 

Cumhurbaşkanlığı Türkiye bisiklet turuna bu yıl Kapadokya ve Konya etapları da eklendi.

İşin ekonomik boyutu ve konuk takımların çok hoş karşılamadıklarını kulak ardı edecek olursak, Konya adına iyi de oldu.

Hemde, tur boyunca TV’den izlediğimiz kadarıyla en büyük coşku da Konya’da yaşandı dersek yanlış olmaz.

Cadde ve sokaklar insan kaynıyordu, büyük bir ilgi ve coşku vardı.

Konya, her ne kadar bisikletçiler başarılı olamasa da bu coşkuyla bisikletin merkezi olduğunu böylecve bir kez daha gösterdi.

Ancak, etap güzergahının neden Alaaddin ve Mevlana caddlerinden geçirilmediğini doğrusu yadırgadım. Oysa Konya’nın gösterilmesi gereken en güzel yerleriydi.

Trafik sorunu nedeniyle Alaaddin ve Mevlana caddeleri güzergaha eklenmedi denilirse, kesinlikle katılmam. Tramvay seferlerinin durdurulmasının yanı sıra iki saatliğine trafikte kesilebilirdi. Bu büyük bir sorun yaratmazdı.

Konyalılar böylesine büyük bir organize adına bunu hoşgurüyle karşılayabilirdi.

 

Olaylar, olaylar.

Türk futbolunda her dönem olduğu gibi liglerin sonuna doğru olaylar yine arttı.

Trabzonspor-Fenerbahçe, Ankaragücü-Amedspor ve Karabükspor-Elazığspor maçlarında yaşananlar ortada.

Tam bir rezalet. Özellikle, Türkiye’nin Başkenti Ankara’da, Ankaragücü maçındaki kavga, tam bir ayrıştırma görüntüsüydü. Utanç vericiydi.

Her dönem söyledik, yine tekrarlıyorum. Kulüpler Yasası çıkmadıkça, yürürlükteki şiddet Yasası uygulanmadıkça, siyasilerin kayırma ve kollamaları devam ettikçe, Passolig uygulaması da olsa bu olaylar durmaz, artarak devam eder.

Kaybeden de Türkiye ve Türk futbolu olur.

 

Torku Konyaspor, lig üçüncülüğü yarışında yoluna emin adımlarla devam ediyor. Yarışta, Başakşehir’e karşı 9 puanlık avantaj sağlayan Kartallar, kalan 3 maçta 1 puan almaları halinde hedefe ulaşacaklar ve sezonu 3. sırada kapatarak Avrupa kupalarına katılacaklar.

Hedef Antalyaspor maçında yakalanabilirdi.

Rakibine oranla daha etkili ve istekli olan, daha çok gol pozisyonu yakalayan, iki topu direkten dönen yeşil-beyazlılar, ikinci yarının başlarında defanstaki kademe hatası sonucu yediği golle 13 maç sonra yenilmekten kurtulamadı.

Elbette ki rakip takımda Eto’o gibi Dünya yıldızı varsa o hata sonunda cezayı keser. Buna karşılık, Konyaspor forvet elemanları yakaladıkları pozisyonları değerlendiremezse sonuca katlanmaktan başka yapılacak bir şey kalmaz geriye.

Ama, daha 3 maç var. Konyaspor alacağı 1 puanla yerini garantileyecek ve Avrupa’ya direkt uçuş biletini alacaktır. İnanıyoruz, güveniyoruz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.