Soru: 1- Hocam: çok tartışıyoruz. Biz üç arkadaşız, üçümüzün de ağzında kaplama ve dolma dişler var. Birkaç hoca efendi bize kitapta gösterdiler; dolma veya kaplama dişi olanların gusül abdesti olmaz diye. Bizim içimizde şüphe düştü. Yıllarca biz cünüp namaz kılmışız, hac ve umre yapmışız bize bu konuya açıklık getirir misiniz?
Soru: 2- Kaza borcu olan bir Müslüman sünnet kılmaz, kılması caiz değildir, onun yerine kaza kılsın diyorlar, ne dersiniz?
Bismillahirrahmanirrahim
Cevap:1- Dolgu: Dişlerde hazırlanan (kartvinlerin) geçici veya sürekli olarak kullanma işine denir.
Kartvid çürük dişi doldurmak için dişin üzerinde bazı esaslar uygulanarak hazırlanan boşluktur.
Kaplama: Dolgu yapılan dişin korunması, için yapılan bir korumadır.
Hanefi mezhebinde, abdest alırken ağzın içi sünnet olmasına rağmen gusülde ağzın içi ve burun farzdır.
Diş dolgusu cebireye benzetilmektedir. (CEBİRİYE) kırılan kemik üzerine bağlanan bir tahtadır veya kırık üzerine sarılan alcı gibidir. Bu da aynen yıkamak gibidir, gusle manisi yoktur netice olarak diş dolgusu diş organının dolgu yapılarak korunmasıdır. Çürük diş içine giren çıkarılamayan bir nesnenin gusle manisi olmadığı gibi bunlarında yoktur. (Serahsi 173-74)
“Allah bir kimseye ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar” (Bakara 286)
“Allah uğrunda hakkıyla cihad edin o sizi seçti ve dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi” (Hac:78)
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurur: ‘Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız. Sevdiriniz, nefret ettirmeyiniz’ Dişleri çektirerek imha etmek bir zorluktur, güçlüktür, tedavi ettirmeyi de peygamberimiz (s a v) tavsiye etmektedir.
Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Hayrettin Karaman şöyle diyor: (İslam’ın ışığında günün meseleleri. S. 286) Bu kaplamanın gusle manisi var gibi gözükse de zaruretten dolayı azgın içi yıkandığı zaman kaplamanın altına girmesine gerek kalmaz dolayısıyla farz yerine gelmiş olur. Yani dolgunun gusülde yıkanması altının yıkanması gibidir. Bu hususta kayıtlar vardır. (Molla Husrev 1317-117) Bu konuda EL EZHER Üniversitesi fıkıh alimlerinin diş dolgusu ve kaplama yaptırmanın caiz olduğunu, gusle manisi olmadığına dair fetvalar vardır. Fetvalar el ezher 1495-304 fıkıhta bir kaide vardır. Eşya da asıl olan ibahadır. Aslı yasaklanmamışsa o mubah kabul edilir. “Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez.” (Bakara 185) Gusülde ağzı yıkama dinimizde bir takım zaruret, bir takım kolaylar sağladığı mümkün zaruret sadece insanı ölüm derecesine getiren durumlar değildir. Diş çürüyüp apse yaparsa –kalbe-romatizmaya- bir takım organlara zararı olur, apseli bir diş çekilir, apse vücuda dağılırsa ölümle bile karşı karşıya gelinebilir. Bunun içindir ki Hanefi fukahası böyle durumlarda bazı yerlerin yıkanmadan kalabileceğine, üzerine su geçirmenin kâfi geleceğine fetva vermişlerdir. (H. Karaman’ın İslam’da zaruret hali diyanet dergisi. C. XIII S. 111 SAYFA 162)
Bu konuda ihtilaf diş kaplatma ve dolgu olmayıp dişlerin altın telle kaplanmasındadır.
İmam-ı Azam altın telle kaplatmak mekruhtur der diğer imamlar imam-ı edu Yusuf Muhammet mekruh değildir der. Kaplama ve dolguda ihtilaf söz konusu değildir. (Fikri Yavuz İslam İlmihali, Say:57)
İmam-ı Azam’a göre altın çivi tel kullanması mekruh görüldü. Gümüş olmasında bir sakınca görmedi. Bunlardan da anlaşılıyor ki dolma kaplama diş yaptırmada herhangi bir sakınca yoktur. (Siyeri Kebir Mebsud: c:1 say 127-132)
Diş yaptırmaya kaplamaya dair açık fetva vardır. Eski Afyon Müftüsü CELAL YILDIRIM delilleriyle İslam fıkhı cilt 4 say 65 söyle der: Diş yaptırmanın ve kaplatmanın ve doldurmanın olduğunda, basta İmam-ı Azam olmak üzere bütün müştehitler ittifak etmişlerdir, muhalefet etmemiştir (Fetavai Hindiyede cilt:5 say:36) şöyle denmektedir: “Sallanan bir dişin altınla, gümüşle diğer bir dişe bağlanmasında bir sakınca yoktur.”
İmam-ı Muhammet din görüşü budur. İmam-ı Azam’a göre sadece altın telle kaplamak mekruftur.
Diş doldurma ve kaplama keyfi olmayıp bir zaruriyetten dolayı yapıldığından sakıncası olmayıp aynen yara üzerine bağlanan sargı gibidir.
(Gürer ve dürer) adlı meşhur eserde cilt 1 say: 71 de söyle denmektedir:
(Takma ve kaplama diş yaptırmakta herhangi bir sakınca yoktur, gümüş, plastik gibi şeylerle de kaplanabilir.) Şu kadar var ki gösteriş ve süs için yaptırmak caiz değildir.
Prof. Dr. Cevat Akşit hoca söyle demektedir:
“Ağızda çürük diş olduğu zaman ihtiyaç olunduğunda kaplama veya dolgu yapılabilir.
Şeyhülislam Hasan Hayrullah Efendi fetvalarında kaplama veya dolma dişin gusle manisi olmadığında söylenmektedir. Sonuç olarak kaplama veya dolgu dişi olanlar gusül abdestini gönül huzuru ile alabilirler
Cevap: 2- Kaza namazı borcu olan bir kimse sünnet ve nafile namazı kılabilir. Hanifi fukasına göre kaza borcu olan bir adam sünnetleri terk edemez.
Rasullulah (s.a.s)’ın yaptığı gibi sünnetler de kılacaktır. Peygamberimiz şöyle buyuruyor (SALLU RAEYTÜMÜNİ USALLİYE) (Namazı bende gördüğünüz gibi kılınız.)
ŞAFİ MESHEBİNE GÖRE kaza borcu olan birisi vakti çok kısıtlı ise sünnet yerine kaza kılabilir, ancak son asrın uleması günümüzde vaktin israfı çok olduğundan günümüz insanı sünneti terk etmemeli hem sünnet hem de kazayı kılmalıdırlar görüşünde birleşmişlerdir.
Selam ve dualarla.
----
Bize ulaşmak, soru sormak isteyen kardeşlerimiz irşadvakfi@.com veya 352 42 13 0505 772 15 93 telefonlarımızla ulaşabilir, sorularınızı yazdırabilirsiniz.
Bismillahirrahmanirrahim
Cevap:1- Dolgu: Dişlerde hazırlanan (kartvinlerin) geçici veya sürekli olarak kullanma işine denir.
Kartvid çürük dişi doldurmak için dişin üzerinde bazı esaslar uygulanarak hazırlanan boşluktur.
Kaplama: Dolgu yapılan dişin korunması, için yapılan bir korumadır.
Hanefi mezhebinde, abdest alırken ağzın içi sünnet olmasına rağmen gusülde ağzın içi ve burun farzdır.
Diş dolgusu cebireye benzetilmektedir. (CEBİRİYE) kırılan kemik üzerine bağlanan bir tahtadır veya kırık üzerine sarılan alcı gibidir. Bu da aynen yıkamak gibidir, gusle manisi yoktur netice olarak diş dolgusu diş organının dolgu yapılarak korunmasıdır. Çürük diş içine giren çıkarılamayan bir nesnenin gusle manisi olmadığı gibi bunlarında yoktur. (Serahsi 173-74)
“Allah bir kimseye ancak gücünün yettiği şeyle yükümlü kılar” (Bakara 286)
“Allah uğrunda hakkıyla cihad edin o sizi seçti ve dinde üzerinize hiçbir güçlük yüklemedi” (Hac:78)
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurur: ‘Kolaylaştırınız, zorlaştırmayınız. Sevdiriniz, nefret ettirmeyiniz’ Dişleri çektirerek imha etmek bir zorluktur, güçlüktür, tedavi ettirmeyi de peygamberimiz (s a v) tavsiye etmektedir.
Konuyla ilgili olarak Prof. Dr. Hayrettin Karaman şöyle diyor: (İslam’ın ışığında günün meseleleri. S. 286) Bu kaplamanın gusle manisi var gibi gözükse de zaruretten dolayı azgın içi yıkandığı zaman kaplamanın altına girmesine gerek kalmaz dolayısıyla farz yerine gelmiş olur. Yani dolgunun gusülde yıkanması altının yıkanması gibidir. Bu hususta kayıtlar vardır. (Molla Husrev 1317-117) Bu konuda EL EZHER Üniversitesi fıkıh alimlerinin diş dolgusu ve kaplama yaptırmanın caiz olduğunu, gusle manisi olmadığına dair fetvalar vardır. Fetvalar el ezher 1495-304 fıkıhta bir kaide vardır. Eşya da asıl olan ibahadır. Aslı yasaklanmamışsa o mubah kabul edilir. “Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez.” (Bakara 185) Gusülde ağzı yıkama dinimizde bir takım zaruret, bir takım kolaylar sağladığı mümkün zaruret sadece insanı ölüm derecesine getiren durumlar değildir. Diş çürüyüp apse yaparsa –kalbe-romatizmaya- bir takım organlara zararı olur, apseli bir diş çekilir, apse vücuda dağılırsa ölümle bile karşı karşıya gelinebilir. Bunun içindir ki Hanefi fukahası böyle durumlarda bazı yerlerin yıkanmadan kalabileceğine, üzerine su geçirmenin kâfi geleceğine fetva vermişlerdir. (H. Karaman’ın İslam’da zaruret hali diyanet dergisi. C. XIII S. 111 SAYFA 162)
Bu konuda ihtilaf diş kaplatma ve dolgu olmayıp dişlerin altın telle kaplanmasındadır.
İmam-ı Azam altın telle kaplatmak mekruhtur der diğer imamlar imam-ı edu Yusuf Muhammet mekruh değildir der. Kaplama ve dolguda ihtilaf söz konusu değildir. (Fikri Yavuz İslam İlmihali, Say:57)
İmam-ı Azam’a göre altın çivi tel kullanması mekruh görüldü. Gümüş olmasında bir sakınca görmedi. Bunlardan da anlaşılıyor ki dolma kaplama diş yaptırmada herhangi bir sakınca yoktur. (Siyeri Kebir Mebsud: c:1 say 127-132)
Diş yaptırmaya kaplamaya dair açık fetva vardır. Eski Afyon Müftüsü CELAL YILDIRIM delilleriyle İslam fıkhı cilt 4 say 65 söyle der: Diş yaptırmanın ve kaplatmanın ve doldurmanın olduğunda, basta İmam-ı Azam olmak üzere bütün müştehitler ittifak etmişlerdir, muhalefet etmemiştir (Fetavai Hindiyede cilt:5 say:36) şöyle denmektedir: “Sallanan bir dişin altınla, gümüşle diğer bir dişe bağlanmasında bir sakınca yoktur.”
İmam-ı Muhammet din görüşü budur. İmam-ı Azam’a göre sadece altın telle kaplamak mekruftur.
Diş doldurma ve kaplama keyfi olmayıp bir zaruriyetten dolayı yapıldığından sakıncası olmayıp aynen yara üzerine bağlanan sargı gibidir.
(Gürer ve dürer) adlı meşhur eserde cilt 1 say: 71 de söyle denmektedir:
(Takma ve kaplama diş yaptırmakta herhangi bir sakınca yoktur, gümüş, plastik gibi şeylerle de kaplanabilir.) Şu kadar var ki gösteriş ve süs için yaptırmak caiz değildir.
Prof. Dr. Cevat Akşit hoca söyle demektedir:
“Ağızda çürük diş olduğu zaman ihtiyaç olunduğunda kaplama veya dolgu yapılabilir.
Şeyhülislam Hasan Hayrullah Efendi fetvalarında kaplama veya dolma dişin gusle manisi olmadığında söylenmektedir. Sonuç olarak kaplama veya dolgu dişi olanlar gusül abdestini gönül huzuru ile alabilirler
Cevap: 2- Kaza namazı borcu olan bir kimse sünnet ve nafile namazı kılabilir. Hanifi fukasına göre kaza borcu olan bir adam sünnetleri terk edemez.
Rasullulah (s.a.s)’ın yaptığı gibi sünnetler de kılacaktır. Peygamberimiz şöyle buyuruyor (SALLU RAEYTÜMÜNİ USALLİYE) (Namazı bende gördüğünüz gibi kılınız.)
ŞAFİ MESHEBİNE GÖRE kaza borcu olan birisi vakti çok kısıtlı ise sünnet yerine kaza kılabilir, ancak son asrın uleması günümüzde vaktin israfı çok olduğundan günümüz insanı sünneti terk etmemeli hem sünnet hem de kazayı kılmalıdırlar görüşünde birleşmişlerdir.
Selam ve dualarla.
----
Bize ulaşmak, soru sormak isteyen kardeşlerimiz irşadvakfi@.com veya 352 42 13 0505 772 15 93 telefonlarımızla ulaşabilir, sorularınızı yazdırabilirsiniz.