Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda Paris İklim Anlaşması görüşmeleri yapıldı. Türkiye’nin, Paris İklim Anlaşmasına taraf olmak için hazırlanan kanun teklifi tüm partilerin oyları ile TBMM Genel Kurul’da kabul edildi. Paris İklim Anlaşması, sera gazı salınımının küresel seviyede azaltılmasını hedefliyor.
KARBON SALINIMI DÜŞMEDİ, AKSİNE ARTTI!
Saadet Partisi Konya Milletvekili Abdulkadir Karaduman, Paris İklim Anlaşması'nın bünyesinde bazı tehlikeleri barındırdığını, bu anlaşmanın bu haliyle kabul edilemeyeceğini söyledi. Karaduman, “Yeryüzünü kan, gözyaşı ve zulme boğan küresel Emperyalizm, tüketim ve rant hırsıyla yeryüzünü sömüren, doğayı mahveden vahşi Kapitalizmin bekçiliğini yapan ülkelerin menfaati için birtakım süslü cümlelerle ülkelere dayattığı Paris İklim Anlaşması, ülkemiz açısından da ciddi tehlikeler barındırmaktadır. Dünyada en fazla karbon salınımı Çin, ABD, Hindistan, Rusya, Japonya, Almanya ve Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkeler tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu ülkelerin karbon salınımları, anlaşmaya taraf oldukları 2015'ten itibaren düşmemiş, aksine artmıştır” dedi.
KÜRESEL SÖMÜRÜNÜN KONTROLÜ PEKİŞTİRMEK İSTENİYOR
“Hemen hemen aynı nüfusa sahip olduğumuz Almanya'nın karbon salınımı, Türkiye'nin iki katından daha fazladır” diyen Karaduman, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Adı geçen bu ülkeler, üzerlerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmemişken, bu sorumluluğu az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere yüklemek, cezayı bu ülkelere kesmek, doğrudan yaptırıma muhatap kılmak elbetteki adil değildir. Bu durum, anlaşmanın çevreyi korumayı değil, küresel sömürünün kontrolünü pekiştirmeyi amaçladığını ortaya koymaktadır. Kutuplardaki buzulların erimesinden, karbon salınımından şikayetçi olanlar, kutup bölgelerinde yürütülen petrokarbon çalışmalarını dile getirmiyor. Yine sera gazlarından, karbon salınımlarından şikayetçi olanların dünyadaki karbon salınımının 3'te ikisine 90 küresel şirketin sebep olduğunu, bu şirketlerin yine en fazla karbon salınımı yapan ülkelerde faaliyet gösterdiğinden bahsetmiyor.”
PARİS İKLİM ANLAŞMASI'NI KABUL ETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİL
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Eylül ayında yaptığı bir açıklamayı hatırlatan Karaduman, “Türkiye, Kasım ayında Glasgow Zirvesi'nde Paris İklim Anlaşması'nı onaylayacak' demesine ve Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmasında 'yükümlülüklerle ilgili adaletsizlikler' sebebiyle anlaşmanın bugüne kadar onaylanmadığını belirtmesine rağmen ve mevcut anlaşmazlıklarla ilgili toplantının Kasım ayında yapılacak olmasına rağmen alelacele meclis gündemine sunulmasını anlamak mümkün değildir. Bu anlaşmaya taraf olmak, ülkemizin tarım, sanayi, enerji, tarım, hayvancılık başta olmak üzere hayati sektörlerini ciddi anlamda olumsuz etkileyecektir. Yükümlülüklerdeki adaletsizliklere, gelişmiş ülkelerin çifte standarda dayalı uygulamalarına baktığımızda mevcut haliyle Paris İklim Anlaşması'nı kabul etmemiz mümkün değildir” şeklinde konuştu.
PARİS İKLİM ANLAŞMASI NEDİR?
Paris Anlaşması, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) kapsamında, iklim değişikliğinin azaltılması, adaptasyonu ve finansmanı hakkında 2015 yılında imzalanan, 2016 yılında yürürlüğe giren bir anlaşmadır. Mart 2021 itibarıyla, BMİDÇS’nin 191 üyesi anlaşmaya taraftır. Anlaşmayı onaylamayan altı BMİDÇS üye devlet vardır: Eritre, İran, Irak, Libya, Yemen ve Türkiye. Bu altı ülke içinde en büyük emisyon kaynağı ilk 20 içinde yer alan İran ve Türkiye’dir. Amerika Birleşik Devletleri 2020’de anlaşmadan çekildi, ancak 2021’de yeniden katıldı.
EMRE ÖZGÜL