Soğuk çocukları daha çok etkiliyor

Uğur, soğuk algınlığının yetişkinlere oranla çocuklarda daha fazla görüldüğünü söyleyerek, bunun nedenlerinin ise çocukların kreşlerde, okullarda diğer çocuklarla sık temas halinde olmalarından kaynaklandığını söyledi. Özellikle yedi yaş ve üzerindeki çocukların yaşıtlarının kalabalık olduğu okul gibi ortamlarda daha fazla yer aldığını belirten Cüneyt Uğur, böyle ortamlarda soğuk algınlığının çocuklar arasında daha çok yayılma alanı bulduğunu aktardı. Soğuk algınlığının belirtilerinin burun akıntısı, gözlerde sulanma, öksürük, ateş, iştahsızlık gibi yakınmalar olduğunu söyleyen Uğur, bu rahatsızlığın belirli bir tedavi şeklinin olmadığını belirterek, ailelere önemsemeleri gereken şu hatırlatmayı yaptı: “Aileler çocukları hastalığa yakalandıktan sonra onları iyileştirmeye yönelik çaba harcamak yerine, önceden bazı önlemler alabilirler.”
Uğur, ailelerin alabileceği önlemler hakkında ise şunları söyledi; “Çocukların dengeli beslenmelerine önem verilmeli, bol meyve tüketmeleri sağlanmalı, özellikle burun temizliğinden sonra olmak üzere ellerini sık yıkama alışkanlığı kazandırılmalı, çocuklar soğuk algınlığı gibi bulaşıcı hastalığı olan insanlardan uzak tutulmalı, dışarı çıkarken üşümeyecek şekilde giydirilmeli ama bu giysilerin çocukları terletmemesine de dikkat edilmeli ve çocuklar virüslerden olabildiğince korunmalıdır.”
Uğur, son olarak aileleri uyararak, çocukların ateş derecelerinin 38.5’i geçtiği ve birkaç gün içinde düşmediği, soluk alıp vermede güçlük çektiği, göğüs ağrısının ortaya çıktığı, şiddetli öksürük, şiddetli kulak ağrısı, hırıltı, kulakta akıntı gibi rahatsızlıkların olduğu durumlarda ailelerin mutlaka doktora başvurmaları gerektiğini söyledi.