KUDÜS ve FİLİSTİN konusunda farkındalık oluşturmak için yıllardır mücadele eden ve bu minvalde yeri geldikçe miting ve gösteriler yapan Müslümanların aldıkları miting kararı ile ne derece haklı olduklarını bir kere daha ispat ettiler.
Çok geniş kapsamlı olmasına rağmen yani hiçbir siyasi kimlik taşımadan TÜRK ve FİLİSTİN bayrağı hariç hiçbir bayrak açılmadan yapılan toplantıyı sırf siyasi çıkar peşinde koşan ve bu meselede yan çizen tv kanalları oldu.
Diğer taraftan güya aynı görüşte olduklarını iddia edenler ise farklı zaman ve mekânlarda miting tertip ettiler ve ayrılıkçılıklarını ispat ettiler.
Bu millet artık kimlerin Kudüs ve Filistin konusunda samimiyetsiz olduğunu ve sadece siyasi çıkar amaçlı olduğunu öğrenmiş oldu.
Müslümanlar olarak Kudüs ve Filistin konusunda böyle yaptıkça Allah'ın(cc) ipine sımsıkı sarılmayıp ve büsbütün ayrılıkçı davrandıkları sürece KUDÜS ve FİLİSTİN işgali devam edecek ve Müslümanlar da ŞEHİD edilmeye devam edileceklerdir.
Bugün Müslümanların Müslüman kardeşlerine desteklerini açıklamaları gereken en önemli günlerdir.
Müslümanların işgale karşı yükseltecekleri sesleri Kudüs ve Filistin konusundaki maddi katkılarından daha önemlidir.
Çünkü maddi katkılarımız yanında onlarla birlik olduğumuzu göstermek onların dayanıklılığının artırılması için bir destek, kutsal mekânın korunması konusunda kamuoyu oluşturmaktır.
Elbette direkt veya dolaylı yoldan maddi olarak yapacakları çok önemli şeyler var.
Devlet planında Avrupa’ya mülteci akınını teşvik etmek için sınır kapılarını açıvermek.
Bu İsrail'i, Amerika'yı, İngiltere'yi kınamaktan çok daha etkili olur.
Bunu yapamadınızsa İsrail, Amerika ve İngiltere ile ticareti durdurarak, petrolü, doğalgazı, ithalatı, ihracatı kısıtlamaktır
Bu da İsrail'i, Amerika'yı, İngiltere'yi kınamaktan çok daha etkili olur.
Bunu da yapamadınızsa ticari gemiler ve uçaklar için deniz ve hava trafiği için yeni kısıtlamalar getirerek Manavgat suyunu kesebilirsiniz.
Bu da İsrail'i, Amerika'yı, İngiltere'yi kınamaktan çok daha etkili olur.
Evet, sığınmacılar için kapıları açmak ve ticari kanalları kapatmak da İsrail'i, Amerika'yı, İngiltere'yi ı vurmanın en iyi ve en kolay yoludur.
Çünkü bunların dini, imanı, taptıkları değer paradır.
Filistinlilerin gücü ne ki siyonist işgalcilere karşı savaşıyor diyenlere ve İsrail'i, Amerika'yı, İngiltere'yi kınamak, onları sadece güldürüyor diyenlere de bir sözümüz olacak elbette:
Bu güne kadar anlamadığınız gerçek şudur;
Müslümanlar kendi gücüne ya da düşmanın gücüne göre değil, Nemrudu topal bir sivrisinek ile helâk eden, fillere sahip koskoca Ebreheyi küçücük kuşlarla helâk eden. Yusuf'u kuyudan alıp Mısır'a sultan eden yüceler yücesi ALLAH'a (cc) güvenerek mücadele ederler.
Müslümanlar işgalci siyonistlere karşı ölümden korkmadan, dünyaya tapmadan hareket ederler. "Ölürse şehadet, kalırsa biİznillâh zafer elde ederler" Her ikisi de zaferdir Müslüman için çünkü Müslüman ölse de kaybetmez yaşasa da.
Diğer taraftan KUDÜS ve FİLİSTİN konusunda her seferinde Müslümanlara Doğu Türkistan konusunda söz söyleyen güruha gelince onlara da birkaç sözümüz var:
Dünyada Müslüman katliamı yapıldığında nasıl aklımıza KUDÜS ve FİLİSTİN geliyorsa, Türk katliamı yapılıyor denildiğinde de aklımıza ilk defa Doğu Türkistan geliyor.
Ama KUDÜS ve FİLİSTİN konusunda bizi yalnız bıraktığınız gibi Doğu Türkistan konusunda da yalnız bıraktınız bu güne kadar.
Bunu hiç unutmadık, unutturmayacağız.
FARKINDA MIYIZ?
KUDÜS ve FİLİSTİN konusunda Cumhurbaşkanının Başbakan iken “Öleceksek adam gibi ölelim” sözlerinin artık somut bir karşılığını görmek istiyoruz.
Bu süreçte birlikte hareket edilebileceğini ortaya koyan siyasi parti liderleri ile en azından bir günlüğüne de olsa Kudüs’e ve Gazze’ye gitsinler.
Emin olun İsrail’in işgal ve soykırımını önlemenin en önemli adımı olacaktır bu davranış.
Çin ziyaretindeki Doğu Türkistan’a dair olumsuzlukları sona erdirmek için de bir başlangıç olur.