Şimdi iş zamanı

Recep Çınar

Seçimler bitti, üzerimizdeki kara bulutlar da gitti...

Aylarca konuştular, konuştuk, bazen sertleştik, bazen diklendik, bazen dik durduk, bazen alttan aldık...

Eskilerin dediği gibi bir araba dolusu laf edildi, dahası eteklerdeki taşlar döküldü...

Sokakları değil, ama billboardları süsleyen sloganlarla, güzel sözlerle, can canlı laflarla seçmenlerin oylarına talip olundu...

Şimdi hiçbir şey kalmadı...

Teşekkürlerin dışında...

Belli bir süre sonra, onlar da kalkar ve şehir rutine döner...

Anlayacağınız 1 Nisan’la birlikte birçok şey gitti...

Mesela başkalaştırma gitti...

Mesela ötekileştirme gitti...

Mesela belaltı vuruşlar gitti...

Mesela nefretleşme gitti...

Mesela insanların birbirlerine cüzzamlı gibi bakışları gitti...

Sadece siyasiler için değil, sokaktaki insanlar için de geçerli, yukarıda yazdıklarım...

Seçim öncesi birbirlerini “düşman” gibi gören iki eski arkadaşımı, bir masanın etrafında çay sohbetinde gördüğümde, yarınlara dair içimdeki umutlar bir defa daha yeşerdi...

Açıkçası sevindim...

Birinin Ak Partili, diğerinin Saadetli ya da CHP’li  olup, aynı masanın etrafında toplanıp, tavşan kanı çayları eşliğindeki sohbetleri beni memnun etti.

xxx

Seçim süreci Konya’da tertemiz yaşandı ve bitti...

Kimse kimseye “gözünün üstünde kaşın var” demeden, sadece “hayırlı olsun” dedik...

Konya’da Ak Parti adayları beklendiği gibi seçimleri açık ara kazandılar...

Allah yollarını açık etsin...

Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’ı son derece “moralli” ve son derece “rahat” gördük...

Bu da demek oluyor ki, Başkan, Konya’ya hizmet konusundaki yol haritasını netleştirmiş...

A planı seçilmek...

B planı vaatlerini yerine getirmek...

C planı ise çalışmak, çalışmak ve çalıştırmak...

Tahir Bey’den görevi aldığında yaptığı işlerle, daha doğrusu attığı emin adımlarla yola devam eden Uğur İbrahim Altay, 5 yıllık bu görev süresinde de durmayacak, yine yollara düşecek...

Zaten farklı bir şey de söylememişti...

“Çok çalışan ve halkın hizmetkarı olan bir Başkan olacağım” demişti...

Görünen o ki; sadece kendi koşmayacak, sadece kendisi terlemeyecek, yanında çalışanları da koşturacak ve terletecek!

Maraton koşacak, ama tempolu koşacak...

Yanındaki çalışanlar şimdiden antrenmanlara başlasınlar...

Benden söylemesi...

Başkana ayak uyduranlarla, uydurmayanları da bu maratonda göreceğiz!

Hemen herkes; “Uğur İbrahim Altay bu işi becerebilecek mi?” sorusuna cevap arıyor...

Açık ve net söyleyeyim; yaptıkları yapacaklarının teminatıdır...

Tabi ki, parti de kendisine destek verecektir...

Tabi ki İl Başkanı Hasan Angı da elini taşın altına koyacaktır...

Sonuç itibarıyla kazanan Konya, yani benim memleketim olacak.

xxx

Türkiye’de birçok Belediye Başkanı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan rüzgarıyla seçim kazanmıştır...

Buna kimsenin itirazı olmaz...

Çünkü, Recep Tayyip Erdoğan sahaya inmeseydi, birçok il ve ilçe bu seçimlerde hüsrana uğrardı...

Bunu da kimse ıskalamasın...

Peki Konya?

Cumhurbaşkanının mutlaka tesiri olmuştur...

Ama, yiğidin hakkını yiğide vermek gerekirse, Uğur İbrahim Altay istisna...

Kendi güler yüzüyle, halkın içine girmesiyle, kendi projeleri, kendi vaatleri ve kendi gayretleri ile tabi ki Cumhurbaşkanının da dokunuşuyla yüzde 70’in üzerine çıkarak, üstelik büyük şehirlerde rekor kırarak seçilmiştir...

Bu bir gerçek...

Uğur İbrahim Altay, bilirim ki, mütevazi bir insandır, ancak, bugün yüzde 70’lerin üzerinde oy alarak seçilmişse, kendi becerilerini de göz ardı etmesin...

Tabi ki, diğer merkez ilçeleri de.

xxx

Benim seçilen başkanlara, ilçeler de dahil söylemek istediğim bir şey var...

Hem Cumhurbaşkanının hem de kendi becerileri ile seçilmelerinin kıymetini bilsinler, “burunları havalarda” dolaşmayı bırakıp, “halkın içinde” yani, “halkla iç içe olsunlar”, “halkla göz temasından asla kaçmasınlar”, “halkın dertleriyle” dertlensinler...

Bu şehirde halktan uzaklaşanların, halkın içine çıkmayanların, daha doğrusu halkın karşısına maskeli çıkanların durumu ortada...

Şu unutulmamalıdır ki, bu ülkede halka rağmen, atılan hiçbir ok hedefine gitmez.

Ve en önemlisi de “ben kazandım” değil, “biz kazandık” diyebilirlerse, bu şehir onların arkasından mutlaka gelecektir.