Atiker Konyaspor, 5 haftalık zor fikstür dönemini geride bıraktı.
Evet, 5 zor hafta bitti ama Kartallar hedefin dışında kaldı puan olarak. Oyun olarak tatmin etmedi.
3’ü zirve mücadelesi veren takımlarla deplasmanda, 2’si de kendi ayarındaki takımlarla iç sahada olmak üzere 5 maça çıkan yeşil-beyazlılar, hesapta olmayan Alanyaspor yenilgisi nedeniyle önemli 3 puandan oldu.
Sıkıntı büyük.
Dış sahada alınan yenilgileri düşünmüyoruz. Hesaplarımızda zaten o maçları kazanmak yoktu. Ama, alınacak her puan Kartallardın hanesine ekstra olarak yazılacaktı. İç sahada ki Alanya yenilgisi sıkıntıyı artırdı.
Sadece puan olarak mı? Elbette ki değil, yönetimde de sıkıntı var. Söylemler, iddialar ayyuka çıktı. Teknik kadro ise başlı başına bir sorun. Hoca ne dediğini bilmiyor. Ha bire atıyor. Takım kadrosu hayal kırıklığı. Yeni oyunu sistemi henüz oturmadı.
…
Gelelim Beşiktaş maçına.
Hafta içerisinde Marsilya ile deplasmanda zor bir Avrupa kupası maçına çıkan, her ne kadar futbol olarak tatmin etmese de rakibin gününde olmaması nedeniyle yine de 1 puanı kaçıran Konyaspor, haftanın kapanış maçında Beşiktaş’a yenilerek 15. sıraya demir attı.
Hocanın dediği gibi çok iyi mücadele olmasa da Konyaspor 90 dakika boyunca zadece mücadele ederek idare etti işi.
Birde skor 2-0’da kaydıysa, bu iyi mücadeleden değil daha çokta Beşiktaş’ın kötü olmasından kaynaklandı.
Kalede ve sol kanat dışında defansta sıkıntı yoktu.
Orta alan ve forvette büyük sıkıntı var.
O nedenle Ali Çamdalı bir an önce affedilmeli ve takıma dönmeli.
Maçı şöyle bir gözünüzün önüne getirin:
Atiker Konyaspor karşılaşma boyunca kaç şut attı?.
Gol pozisyonu üretilebildi mi?
Pas yüzdesi ne kadar?
Yeterli pas yapıldı mı?
Forvet ileride top tutabildi mi?
İşte futbolun gerçekleri olan bunları yapamazsanız, geçen yıllara oranla kötü futbol oynayan Beşiktaş’a yenilmekten kurtulamazsınız.
Konyaspor, sadece rakibin 2-0 öne geçmesinden ve oyuncu değişikliklerinden sonra oyunda dengeyi sağladı ve topa biraz daha çok sahip olabildi. Ama, bu gelişmede ileride gol pozisyonu üretilmesine yetmedi.
…
Geçen yılı hatırlayalım.
Trabzonspor ligin ilk yarısında etkili olamamış, ancak ikinci yarıda kendisini bulmuştu.
O zaman, Trabzonspor’un takım olabilmesi için ilk yarının sonunu beklemek gerekir diye söyledim. Nitekim de öyle oldu.
Şimdi aynı sözleri Konyaspor için söylüyorum. Hani 6-7 hafta beklemeliyiz demiştim ya, bunu artırıyorum. Konyaspor’un takım olabilmesi için ilk yarının bitmesini beklemek lazım.
Ama, bu dönem en az puana kayıplarıyla geçilmeli.
Telaşa gerek yok. Birlik olarak yola devam edilmeli. İlk yarıda önümüzde oynanmadık bir 12 maç var.
Ne yapılmalı:
Öncelikle olağanüstü genel kurula gidilerek yönetim kurulu güçlendirilmeli. Yönetim futbolu bilen, ekonomik olarak rahat kişilerden oluşturulmalı. İddiaların hedefindeki yöneticiler görev almamalı.
Transferleri bu teknik kadro yaptığına göre, onlarla yola devam edilmeli.
İnanıyorum ki, bu hafta Akhisar maçının kazanılması, 3 puanla birlikte takıma moral ve güven getirecektir. O nedenle, hafta içerisinde futbolcuların moral motivasyonunu artırıcı çalışmalara ağırlık verilmeli.
Yine tekrarlıyorum, telaşa gerek yok. Konyaspor büyük, sıra dışı bir takım, bu zor günleri atlatacaktır.