'Sigara, biyolojik zehir’

Dr. Kudsi Öncü, sigara içerisinde 4 bin civarında ağır zehirli madde olduğunu belirterek bu maddelerin tüm vücut kanserlerinin tetikleme bakımından ortalama etkisinin yüzde 30-35 civarında olduğu ifade etti

Anıt Hastanesi Başhekimi Dr. Kudsi Öncü, “Sigara biyolojik bir zehirdir. Dünyada sigaranın zehir etkisi sonucu oluşan hastalıklardan 4 milyon insan, ülkemizde ise 120 bin kişi ölmektedir. Yılda 30 bin kişi sigara içmediği halde içenlerden etkilenerek (pasif içicilikten)  ölmektedir. 15 bin civarında da bebek ölmektedir. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan çalışmalarda  ani bebek ölüm sendromlarının pek çoğunun pasif sigara etkileşimiyle olduğu açıklanmıştır” diye konuştu.
Akciğer kanseri vakalarının yüz 95, gırtlak kanserinin yüzde 90, mesane ve prostat kanserinin yüzde 78, meme kanserinin yüzde 72'sinin sigara içenlerde meydana geldiğine vurgu yapan Dr. Kutsi Öncü, “Aynı şekilde sindirim sistemi kanserlerinin yüzde 60’dan fazlası sigara içenlerdir.
Ani ölüm sendromlarının (Akut Kardiyak Arrest) yüzde 90’ının sigara içenler olduğu tespit edilmiştir. Sigara içindeki nikotinin kalp ritmini bozarak Akut ventriküler fibrilasyona neden olduğu, bunun sonucunda ani ölümün gerçekleştiği bildirilmiştir. Günümüzde sigara içiciliği bir gelişmişlik ve geri kalmışlık ölçüsüdür. Gelişmiş ülkelerde hızla azalırken geri kalmış ülkelerde hızca artmaktadır. Dünyada en fazla sigara üretici ülke Amerika ama en az tüketen ülke de Amerika’dır. Amerikalı sigara şirketleri, pazarlamacılarına, tüketici, kitlelerinin 18 yaş altı olması yönünde çalışmalar telkin ediyorlar. Uzun süreli, kalıcı, müşteri kazanmak çalışmalarını ortaöğretim, lise ve yüksek öğrenim öğrencilerine yöneltmişlerdir” ifadelerini kullandı.
SİGARA, SOSYAL VE BULAŞICI BİR HASTALIK
Sigaranın sosyal, bulaşıcı bir hastalık olduğuna işaret eden Dr. Kutsi Öncü, “Aile içi etkileşimle çocuklar davranışları fotoğraflayarak beynine kayıt ediyor. Sonra da hayatının bir döneminde bu davranışı taklit ediyor. Başkalarının içme denemelerine neden olabiliyor. Sadece 5 adet sigara bağımlı olmak için yeterlidir. Ergenlik döneminde özenti duygusu uyandırarak sigara içiciliğini başlatabilir. Sonra da bağımlı hale gelir. Sigara bıraktırmayla ilgili pek çok çalışmalar ve uygulamalar yapılmaktadır. Biz de hastanemizde kızılötesi ışın uygulayarak sigara bıraktırma çalışmalarını yapıyoruz. 3 gün 20 dakika süreyle vücudun belli bölgelerinde enfaruj uyguluyoruz.
Nikotin vücudumuzun endorfin reseptörleri tarafından endorfin gibi algılanıyor. Endorfin (mutluluk hormonu ) hücreleri mutluluk hormonu üretmez hale geliyor ve beyin nikotini kabulleniyor ve nikotine göre bir yazılım yapıyor. Artık nikotinle mutlu olmaya başlıyor. Nikotin karaciğerde parçalanıp böbrekte atıldıkça yenisini yakıyor ve bağımlı hale geliyor.
İşte bu süreçte uyguladığımız kızılötesi ışınla endorfin hücreleri yeniden uyarılıyor. Endorfin salgısı başlıyor ve kişi yeniden endorfin hormonuna kavuşuyor, sigara içmediği zaman yoksunluk sendromu (gerginlik, öfke, algıbozukluğu, uykusuzluk, vs.) yaşanmıyor ve bağımlılıktan kurtuluyor” diye konuştu.
HABER MERKEZİ

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri