Tüm dünyanın üzerine kabus gibi çöken Covid-19 virüsü her gün bizden birilerini aramızdan almaya devam ediyor… Temmuz ayından bu yana o kadar çevremizden o kadar insan kaybettik ki; hayatımız cenaze evine döndü…
**
22 Temmuz akşamı kendi annemi kaybettim bu hastalık yüzünden. “Oğlum hiç korkmuyorum ben” diyordu. Maalesef; onu Kurban Bayramı öncesi kaybettik. Yüzümüz de tebessüm olsa da yüreğimiz hala yangın yeri…
**
Ailemiz hatta sülalemiz bir çınarını kaybetti. Herkesin dert ortağı olan, yetimi, öksüzü kollayan değerli bir insanı kaybettik.. Yaz sıcağında gölgesiz kaldık…Kelimelerin tükendiğini, sözlerinin kıfayetsiz kaldığı günleri yaşıyorum…
**
Bu süreçte çevremdeki insanlardan çok bir şey beklemedim. Acımı paylaşmalarını da beklemedim. Ama yaşadığım acıya saygı duymalarını çok bekledim.. Çok istemişim aslında.. Yaşadığım hayal kırıklığı yüreğimde derin bir sızı…
**
Kimleri kaybetmedik ki başka.. Konya’nın manevi önderleri bir bir aramızdan ayrıldı. Kamil Yaylalı, Hüseyin Şimşek, Nevzat Arabacı, Hüseyin Pekyatırmacı birbirinden değerli isimleri bu hastalık yüzünden kaybettik…
**
Konyalı manevi çınarlarını bir bir kaybediyor. Gölgesinde huzur bulduğumuz insanlar, vaazlarında manevi değerlerimizi yeniden hatırladığımız insanları bu hastalığa kurban verdik…Herkesin içi yandı..
**
Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı’nın da amcası olan Hüseyin Pekyatırmacı’nın vefatından sonra öğrendim Konyalı meczuplara kol kanat geren bir insan olduğunu… Konya’nın garibanları gölgesiz kaldı, yetim kaldı…
**
Hayatımda hiç tanımadığım, hiç görmediğim insanların anneleri, babaları bu hastalık ölünce onları teselli etmeyi kendime bir borç bildim. Elimden geldiğince yanlarında olmaya çalıştım..Onlar için ağladım, dua ettim…
**
Çok sevdiğimiz insanları bu hastalık yüzünden birbir kaybetmeye devam ediyoruz. Bir dönem Selçuk Üniversitesi Basın Müşavirliği’nde İlker Küçüktunç hocamızı da bu hastalıktan kaybettik….
**
İlker Küçüktunç sevdiğim, saygı duyduğum hatta hayranlık duyduğum bir insandı. Gazeteci dostuydu. Selçuk Üniversitesi’nde kendisinden sonra göreve gelen bazı çapsızlar gibi gazetecileri rüşvet almakla filan suçlamamıştı…
**
İyi bir koleksiyoncuydu. Maket uçak koleksiyonu vardı. Öğrencilerinden yakaladığı kopyaları bile hala saklardı.. Özellikle uçak koleksiyonuna hep ilgim olmuştur.. Sergisine katılmıştım, kendisiyle haber de yapmıştık defalarca…
**
Mekanın cennet olsun İlker hocam…Hiç kimse ölmek için genç değildir. Fakat alın yazısından ve kaderden kaçamıyoruz.. İlker hocamın ailesine, çocuklarına sabır diliyorum.. Acınız acımızdır…
**
Eski genel yayın yönetmenimiz 15 yıl birlikte çalıştığım Recep Çınar ağabeyin de babasının vefat haberini aldık.. Maalesef; o da direnemedi bu hastalığa.. Mehmet Çınar amcaya Allah’tan rahmet diliyorum…
**
2020 yılının yaz ayını bir ömür boyu unutmayacağım…2020 yılı ölüm yılı olduğu benim için ve binlerce insan için.. Sadece kendi kaybımdan dolayı değil bu acıyı yaşayan herkesle acımızı paylaştığımız için unutmayacağım….
**
Ölüm hayatın bir gerçeği. Hepimiz Allah’tan geldik. Allah’a döneceğiz. Bu acıyı yaşadığım için en ufak bir isyan dahi yok içimde… Kaderimizde bu varmış ve yaşadık…Ama Allah kimseye bu zamanda yaşatmasın ölüm acısını…
**
Ne doğru düzgün taziye alabiliyorsunuz, ne de acınızı paylaşabiliyorsunuz…Bazen insanlar bu günlerde size bir telefonu bile çok görebiliyor.. O arkadaşların evine ölüm hiç uğramayacak sanki…
**
Taziye için beni arayan, halimi hatrımı soran herkese teşekkür ediyorum. Pankobirlik Genel Başkanı Recep Konuk, KTO Başkanı Selçuk Öztürk, AK Parti Konya Milletvekili Halil Etyemez ve MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı’ya ayrıca teşekkür ediyorum…
**
Sanki bu hastalık iyileri aramızdan erken alıyor gibi…Kaybettiklerimizi hep iyi anılarla hatırlayacağız. Mekanları cennet olsun. Lütfen bu günlerde özellikle anne ve babanızı iyi koruyun.. Bu saatten sonra onlar biz değil biz onları korumak zorundayız…