Edirne, Osmanlı Devleti’nin ikinci başkentidir. Edirne, tarihte Der-i Saadet (Mutluluk Kapısı), bir “Şenlik Şehri” olarak anılmıştır. Bu sınır şehrimiz, Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde “Bir İslâm Duvarı” olarak kaydedilmiştir.
Edirne’de pek çok tarihi eser mevcuttur. Camileri, çarşıları, köprüleri, tarihi evleri ve külliyesi ile büyük bir tarihi mirasa sahiptir. Selimiye Camii, Edirne’yi unutulmaz bir üne sahip kılmıştır. Özellikle Osmanlı dönemi eserleri ile tarihe mührünü vurmuştur.
Bugün Edirne’de öncelikli olarak ilgi çeken eserlerden birkaçına bir göz atalım.
Selimiye Camii
II. Selim (Yavuz Sultan Selim) tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan Selimiye Camii’ne 1569 yılında başlanmış ve 1575’de tamamlanmıştır. Caminin 999 penceresi vardır. Tek kubbeli, 4 minareli olup, iki tanesi üçer yolludur. Kubbelerinin çevre genişliği 98 metre, çapı 31,5 metredir. Sekiz direk üzerine oturtulmuştur. Yerden yüksekliği 44 metredir. İznik çinileri kullanılmıştır. Caminin beton temeli döküldükten sonra Mimar Sinan üç sene ortadan kaybolmuş ve daha sonra camiyi tamamlamıştır. Minberi tek mermer taştan oyma ve harikadır. Padişah minberin altın olmasını istemiş, fakat Mimar Sinan mermerden yapmıştır.
Caminin sağında ve solunda Darul Kura, Darul Tedris Medreseleri vardır. Caminin batı tarafında kapalı Anasta Çarşısı vardır. Arka kısmında saray hamamı var. Ancak hamam harabe olmuştur.
Selimiye Camii Balkan Harbinde üç yerden top yarası almıştır. 1893 Harbinde, hünkar mahfilindeki çinileri Ruslarca sökülüp, götürülmüş ve Moskova müzesine konmuştur.
Koca Mimar Sinan’ın 80 yaşında iken yaptığı ve “ustalık eserim” dediği, Osmanlı Devleti’nin bu dev eseri, Türk sanatının ve dünya mimarlık tarihinin baş eserlerindendir.
Eski Cami
Yıldırım Bayezıt’ın oğullarından Süleyman Çelebi’nin 1403’te başladığı Eski Cami’nin yapımını, kardeşi Musa Çelebi devam ettirmiş, Çelebi Mehmet tarafından 1414’de tamamlanmıştır. Caminin mimarı Konyalı Hacı Alaaddin, kalfası Ömer Bin İbrahim’dir.
Üç Şerefeli Cami
II. Sultan Murat döneminde (1438-1447) inşa edilen Üç Şerefeli Cami, Osmanlı mimarisinin normal gelişme çizgisini aşan bir sanat eseri olarak tanımlanmıştır. Cami, dönemin baş mimarı Usta Müslihiddin tarafından yapılmıştır. Camini dört minaresi vardır. Cami adını üç şerefeli minareden almıştır.
Sultan II. Bayezid Külliyesi
Tunca Nehri kıyısında bulunan II. Bayezid Külliyesi, 15. yüyyılın en önemli eserlerindendir. Külliye, cami, tıp medresesi, dârüşşifa, imaret, hamam, mutfak, erzak depoları ve diğer kısımları ile dönemin en büyük sağlık ve sosyal yardım kuruluşudur. 1484-1488 yılları arasında yapılan külliyenin mimarı Hayreddin’dir. Külliye dört sene gibi kısa bir zamanda yapılmıştır. Bu durum Osmanlı Devleti’nin teknik ve ekonomik gücünü göstermektedir.
Edirne’de pek çok tarihi eser mevcuttur. Camileri, çarşıları, köprüleri, tarihi evleri ve külliyesi ile büyük bir tarihi mirasa sahiptir. Selimiye Camii, Edirne’yi unutulmaz bir üne sahip kılmıştır. Özellikle Osmanlı dönemi eserleri ile tarihe mührünü vurmuştur.
Bugün Edirne’de öncelikli olarak ilgi çeken eserlerden birkaçına bir göz atalım.
Selimiye Camii
II. Selim (Yavuz Sultan Selim) tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan Selimiye Camii’ne 1569 yılında başlanmış ve 1575’de tamamlanmıştır. Caminin 999 penceresi vardır. Tek kubbeli, 4 minareli olup, iki tanesi üçer yolludur. Kubbelerinin çevre genişliği 98 metre, çapı 31,5 metredir. Sekiz direk üzerine oturtulmuştur. Yerden yüksekliği 44 metredir. İznik çinileri kullanılmıştır. Caminin beton temeli döküldükten sonra Mimar Sinan üç sene ortadan kaybolmuş ve daha sonra camiyi tamamlamıştır. Minberi tek mermer taştan oyma ve harikadır. Padişah minberin altın olmasını istemiş, fakat Mimar Sinan mermerden yapmıştır.
Caminin sağında ve solunda Darul Kura, Darul Tedris Medreseleri vardır. Caminin batı tarafında kapalı Anasta Çarşısı vardır. Arka kısmında saray hamamı var. Ancak hamam harabe olmuştur.
Selimiye Camii Balkan Harbinde üç yerden top yarası almıştır. 1893 Harbinde, hünkar mahfilindeki çinileri Ruslarca sökülüp, götürülmüş ve Moskova müzesine konmuştur.
Koca Mimar Sinan’ın 80 yaşında iken yaptığı ve “ustalık eserim” dediği, Osmanlı Devleti’nin bu dev eseri, Türk sanatının ve dünya mimarlık tarihinin baş eserlerindendir.
Eski Cami
Yıldırım Bayezıt’ın oğullarından Süleyman Çelebi’nin 1403’te başladığı Eski Cami’nin yapımını, kardeşi Musa Çelebi devam ettirmiş, Çelebi Mehmet tarafından 1414’de tamamlanmıştır. Caminin mimarı Konyalı Hacı Alaaddin, kalfası Ömer Bin İbrahim’dir.
Üç Şerefeli Cami
II. Sultan Murat döneminde (1438-1447) inşa edilen Üç Şerefeli Cami, Osmanlı mimarisinin normal gelişme çizgisini aşan bir sanat eseri olarak tanımlanmıştır. Cami, dönemin baş mimarı Usta Müslihiddin tarafından yapılmıştır. Camini dört minaresi vardır. Cami adını üç şerefeli minareden almıştır.
Sultan II. Bayezid Külliyesi
Tunca Nehri kıyısında bulunan II. Bayezid Külliyesi, 15. yüyyılın en önemli eserlerindendir. Külliye, cami, tıp medresesi, dârüşşifa, imaret, hamam, mutfak, erzak depoları ve diğer kısımları ile dönemin en büyük sağlık ve sosyal yardım kuruluşudur. 1484-1488 yılları arasında yapılan külliyenin mimarı Hayreddin’dir. Külliye dört sene gibi kısa bir zamanda yapılmıştır. Bu durum Osmanlı Devleti’nin teknik ve ekonomik gücünü göstermektedir.