Sahur operasyonları kapsamında haklarında yakalama çıkanlardan 4 emniyet mensubu daha adliyeye geldi. Emniyet Amiri Oğuzhan Ceylan, Şırnak’ta terörle mücadele ederken evinin ve iş yerinin roketle saldırıya uğradığı dönemlerde İstanbul’da casusluk yapmakla suçlandığını söyledi. Emniyet Amiri Gafur Ataç da Selam Tevhid terör örgütü dosyasının Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük vatan hainliği ve casusluk dosyası dosyası olduğunu, devletin bürokrasisine, kılcallarına kadar girmiş vatan hainlerinin devleti nasıl sattıklarının ortaya çıkacağını belirtti.
Sahur vakti operasyonunda gözaltına alındıktan sonra serbest kalan 38 kişiden 17’si hakkında yakalama kararı çıkmıştı. Yakalama kararı çıkanlardan emniyet amirleri Gafur Ataç, Oğuzhan Ceylan ve Kürşat Durmuş ile komiser Selman Yuyucu adliyeye geldi.
Adliye önünde basın açıklaması yapan Avukat Ömer Turanlı, Cuma gününden beri müvekkillerinin hazır olduğunu ancak ifade alacak hakimin hazır olmadığını ifade etti. İstanbul Adalet Sarayı'nda sorgu yapan 6 hakimden 3'ünün izinli olduğunu, görev yapan hakimin de bütün adi suçlara baktığını kaydetti. Turanlı, “Bütün bu aksaklıkların sebebi hakimlerimiz değil, bu sulh ceza mahkemelerini kuran iradedir. Ben hepinizin takdirine sunuyorum bakın kaçmıyoruz müvekkillerimizi getiriyoruz. Fakat ofisimle adliye arası 500 metre. Müvekkillerimizi ofisten buraya getirene kadar gözaltı uygulanmaya çalışılıyor. Ne yani? ‘biz bunları yakaladık’ kelepçeyle huzura getirip kamuoyunda yanlış bir algı yaratılmaya çalışılıyor.” dedi.
Emniyet Amiri Gafur Ataç da, Cuma akşamından beri yakalama kararının uygulanmasını beklediğini söyledi. “İfade vermek istiyoruz, kaçmadık, kaçmayız.” diyen Ataç, “Hukuksuzluğa karşı mücadele ettik ve bize karşı hukuksuzluk yapılmak isteniyor. İfade vermek istediğimizi avukatlarımıza ifade ettik onlarda hakim ve savcılarla görüştü ama olumlu haber alamadık. Bugün geldik ifade vereceğiz. Kaçtı diyorlar kaçmadık kaçmayız. Onursuz ve hayasız hiçbir şey yapmadık. Kanunların ve hukukun dışında bir şey yapmadık. Hakimlerin ve savcıların kararlarını uyguladık. Şu anda da aynı kakarlar verilirse yine uygularız.” diye konuştu.
'SELAM DOSYASINA TAKİPSİZLİK VERİLMESİ ÇOK YANLIŞ'
Görev aldıkları Selam terör örgütü dosyasıyla ilgili suçlanan amirlerden Ataç, “2011/762 sayılı soruşturma Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük casusluk ve vatan hainliği dosyasıdır. Bu dosyanın içerisinde devletin bürokrasisine girmiş, devletin kılcallarına girmiş vatan hainlerinin devleti nasıl sattıkları, devletin gizli bilgilerini nasıl dış ülkelere sattıklarını göreceksiniz. Onun için bu dosyaya takipsizlik kararı verilmesi çok yanlıştır. Bununla ilgili avukatlarımız, bizim ve adliyenin nezdinde itiraz ettiler.” ifadelerini kullandı.
8 gün boyunca hukuksuz bir şekilde gözaltında tutulduklarını vurgulayan Ataç, “Benim ne savcılıkta ne de mahkemede ifadem alındı. Ben hala söylüyorum; eğer bana gösterecekleri bilgi, belge, doküman varsa cevap vermeye hazırım. Eğer bunu gösterirlerse takıp kelepçeyi götürsünler, bu kadar açık söylüyorum. Biz kanunun, hukukun dışına çıkmadık. Hukuk ne derse razıyız, kaçmadık, buradayız.” ifadelerini kullandı.
15 yıllık meslek hayatı olduğunu belirten Emniyet Amiri Kürşat Durmuş ise, polis bir babanın oğlu olduğunu, babası ve mesleğiyle hep şeref duyduğunu açıkladı. Durmuş, “Bu milletin AİHM’de yıllarca yargılandığını kötü muameleden dolayı yargılandığını gördüm. 15 yıllık meslek hayatımda bunun tersine dönmesi için gayret gösterdim. Bunda da önemli katkılarımızın olduğunu düşünüyorum. Ama son süreçte 22 Temmuz’dan bugüne gördüğümüz süreç mevzuat, polislik ve insanlıkla bağdaşmayan uygulamalardı. Bununla alakalı da biz yine aynı şeyi yaptık hukuka başvurduk. Hukuksuzluklarla alakalı adliyede hakkımızı aramaya devam edeceğiz. Bugüne kadar yaptığımız faaliyetlerle alakalı adliyeler 24 saat açık bize her tür hesabı sorabilirler. Allah’a şükür veremeyeceğimiz hesabımız yok. Adli makamların savcı ve hakimlerin kararları dışına çıkmadık. Bunu bize ispatlayabilecek varsa buyursun, karşımıza çıkarsınlar. Bunu hemen yapsınlar çünkü bu mesele uzadıkça milletin adalete olan duygusu ve güveni sarsılıyor. Bu konuda yetkili kişileri acilen göreve davet ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Kaçmadıklarını çünkü kaçacak bir şey yapmadıklarının altını çizen Komiser Selman Yuyucu da, “Bundan sonra da kaçmayacağız. Avukatlarla ifademizi vermeye geldik. Bu süreçte hukukun üstünlüğüne inanan, hukuku savunan, yanımızda olan herkese, özellikle sayın milletvekilimiz Mahmut Tanal ve İstanbul Barosu’na teşekkür ediyorum. Bundan sonra da hukukun verdiği karara saygı göstereceği. ‘Hukukun olduğuna inanıyor musunuz?’ derseniz, şu an tam olarak inandığımı söyleyemem. Hukuk mekanizması içerisinde yıllarca çalışmış biri olarak söylüyorum. Vatandaşımız ne düşünür bilmiyorum, bunu milletimize havale ediyorum. Şimdi ifade vermeye gideceğiz sonuca da razı olacağız.” ifadelerini kullandı.
ADLİYEYE METROBÜSLE GELDİ
Adliyeye metrobüsle gelen Emniyet Amiri Oğuzhan Ceylan da, ‘kaçtılar’ şeklindeki iddialara ve haberlere tepki gösterdi. Yalan haber yapanları kınadığını kaydeden Ceylan, “Yaptıkları yalan haberleri ve olayları milletin vicdanına bırakıyorum. Metrobüse bindim geldim. Kaçak da değiliz, göçek de değiliz. Biz kanun adamıyız. Kanunların, hukukun dışına bu zamana kadar çıkmadık.” dedi.
Kendileri hakkındaki dosyanın durumunu göstermek istediğini belirten Ceylan, “Ben 2 yıldır Şırnak’ta bizzat aktif olarak terörle mücadele ediyorum. 2 yıldır İstanbul’da yokum ben. Bana isnat ettikleri casusluk suçlaması, eğer doğruysa, açık açık da söyledikleri yok ama sorulan sorulardan bir değerlendirme yaptığımızda 2013 yılının Kasım, Aralık aylarındaki gerçekleştirildiği iddia ettikleri bir takım görüşmelerden dolayı casuslukla itham ediyorlar. Ya ben 2 senedir burada değilim ki! Benim dibimde bombalar patladı, evime iş yerime roket attılar. Roketle meslektaşımı gözümün önünde kaybettim. Ben Şırnak’ta terörle bu şekilde mücadele ederken, şimdi gelmişler Şırnak’taki bulunduğum dönemleri kapsayacak şekilde İstanbul’da neden bu dinlemeler yapıldı. Ya akıl var, insaf! Bir bakın. Ben burada mıyım? Burada olan arkadaşlar da bir şey yapmadılar fakat azıcık elle tutulur bir tarafı olsa neyse.” diye konuştu.
Kamuoyuna çağrıda bulunan Ceylan, “Bizi tanıyanlar zaten masum olduğumuzu biliyorlar. Tanımayanlar da bilsinler ki hukukun dışına kesinlikle çıkmadık. Ne yaptıysak, hukuk içerisinde, kanun içerisinde kanun için, ülkemiz için, vatanımız için ve ülkümüz için yaptık. Bu ülkü hepimizin ülküsü. Vatanımıza sahip çıkmak zorundayız.” dedi.
Açıklamaların ardından 4 emniyet mensubu avukatlarıyla birlikte adliyeye girdi.
CİHAN