Seçimler ve örnek milletvekili

Recep Çınar

31 Mart'ta yapılacak olan yerel seçimler için geri sayım sürerken, seçim heyecanı da giderek artıyor...

Bu da son derece doğal...
Özellikle de aday adayları büyük bir heyecanla bekleyişlerini sürdürüyorlar...
Tabi ki hayallerini gerçekleştirmek için de, “aday” olmaları gerekiyor...
Siyasetten çok anlamam, ama göreve gelecek insanların, mutlaka aidiyetlerinin yanında, hayalleri de olmalı...
Burada ayrıca partilere de, doğru aday noktasında büyük sorumluluk düşüyor...
“Temayül” önemli...
Tabi ki “liyakat”da...
Ancak, en önemlisi, adayların yaşadıkları şehirlere ve ilçelere aidiyetlerinin olması çok daha önemli...
İşini iyi yapan insanların, toplumun değerlerine saygı gösterenlerin, sokaktaki insanlarla iletişimlerine mesafe koymayanların ve sorunları çözenlerin, bu milletin gönlünde nasıl taht kurduğunu gördük...
Siyaset, “laf olsun torba dolsun” minvalinde yapılacak bir iş değil...
Siyaset bir meslek de değildir...
Gerçekten çok ciddi bir iştir...
Şunu da unutmamak lazım; ömrünün tamamını ya da kalan bölümünü siyasete endekslemek, bir şekilde sahip olduğun makamdan ya da koltuktan kalkmamak da siyaset değil, başka birşeydir...
Yukarıda belirttiğim gibi, yaşadığı şehre ve kendisini o makama layık gören insanlara aidiyet duyan insanlar siyaset yapmalı...
Açıkçası şehirle ve insanların derdiyle dertlenenler siyasete soyunmalıdır...
İster Parti Başkanı ol, ister Belediye Başkanı ol, ister  Milletvekili ol, ister Bakan, ister Başbakan ol, aidiyet duygun varsa “birşey”sin, yoksa adiyet duygun “hiçbirşey”sin!
Bizim ülkemizde siyaset yapanlara hep tereddütlü yaklaşılmıştır...
Bunu kimse inkar edemez...
Onun için de, siyasete soyunanlar, Hazreti Mevlana'nın, “ya göründüğünüz gibi olun, ya da olduğunuz gibi görünün” sözünü akıllarından çıkarmamalılar..
xxx
ÜMİT DİKBAYIR'LAR ÇOĞALMALI
“Kimdir bu Ümit Dikbayır” diyeceksiniz...
Kendisi İYİ Parti Sakarya Milletvekili...
Tanımam, etmem...
Ama, içimizden biri olduğu kesin...
Derdimizle dertlenen güzel bir adam...
Sizden iyi olmasın, bir arkadaşım ısrarla “bunu dinle” diyerek,  Facebook hesabımdan bir video attı...
Israr edince dayanamadım ve dinledim...
Hem de defalarca...
İyiki de  dinlemişim...
İYİ Parti Sakarya Milletvekili, Ümit Dikbayır'ın TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşma beni sarıp sarmaladı...
Bana “işte bu” dedirtti...
Girin Google, yazın “Ümit Dikbayır” diye, sonra tıklayın videoya  ve TBMM'de vekillere hitaben yaptığı konuşmayı  dinleyin...
Resmen ders vermiş...
Neler mi demiş?
Neler dememiş ki...
“Sizler doğal olarak daha tecrübelisiniz, ancak üzülerek söylüyorum ki, halktan kopmuşsunuz” demiş...
Kime demiş?
Eski milletvekillerine...
Hem de, “arkalarından” ya da “twitter”dan filan değil, direk yüzlerine karşı ve hiç yutkunmadan...
Yani, ömürlerinin kalan bölümünü siyasetle geçirmeyi düşünenlere...
Nerede söylemiş bunları?
TBMM Genel Kurulu'nda...
Sonra devam etmiş...
“Bakın burası Milletin Meclisi, bize sadece vekalet verdiler. Bunu size hatırlatmak istiyorum. Milletvekilliğinin kelime anlamını unutmuşsunuz. Bizler milletin vekiliyiz, lütfen bunu unutmayın. Bakın siz ne istediyseniz bu millet verdi. Oy verdi, vergi verdi ve bir sürü fedakarlık yaptı. Şimdi sıra sizde”.
Ne istemiş vekillerden?
Buyrun okuyun...
“Yükselen döviz kuru nedeniyle özellikle elektrik, doğalgaz ve akaryakıta gelen zamlar nedeniyle milletimizin çok zor durumda. Geçim sıkıntısı had safhalara ulaştı. İnsanlar geçinemiyor, birbirlerine borçlarını ödeyemiyor, birbirlerinden kaçıyorlar. İnsanlar bakkaldan kaçıyor, ev sahibinden kaçıyor, marketten kaçıyor. Bir baba düşünün ki çocukları ondan bir şey isteyemesin diye, çocuklar uyuduktan sonra eve giriyor, biliyor musunuz? Önceden insanlar ‘Sebze meyve taze olsun’ diye pazara sabah saatlerinde çıkardı, şimdi akşamüstü çıkıyorlar faha ucuz diye. Durumu daha kötü olanlar ne yapıyor, biliyor musunuz? Gece karanlığında çıkıyor, maalesef çöplerden sebze, meyve topluyor. Marketten kuru gıda alışverişi daha içler acısı. Hele hele kasabı sorarsanız bu bir facia. Allah rızası için, milletimiz tarafından size verilen yetkiyi ve görevi milletin çıkarları için kullanın, ahreti ve hesap gününü unutmayın.”
Daha ne desin?
Devamı da var...
Ancak, yer sıkıntı olduğu için, ancak bu kadarını paylaştım sizinle...
Dediğim gibi, girin Google, tamamını dinleyin...
Sizde benim gibi alkışlayacaksınız Ümit Dikbayır'ı...
Sözün kısası; bu ülkede ve TBMM'de Ümit Dikbayır'lar çoğalmalı.