Ne seçimdi ama..
Son yılların en ilginç seçim döneminden birini daha atlattık.
Stratejik hamlelerin havada uçuştuğu dönemin sonunda net bir sonuç çıkmamakla birlikte oy çokluğuyla cumhurbaşkanlığı sisteminde değişikliğe karar verildi.
Hayır tarafının en net sesi CHP olmasına rağmen alınan oy oranı, aslında bu işin parti işi olmadığını gösterdi herkese.
Üstelik merkez sağın en güçlü iki partisinin ittifakına rağmen..
Artık “iki kişiden biri bizden” özgüvenini taşıyan bir muhalefet var.
Düşünülmesi gereken çok şey var bu hususta.
Bence her iki taraf için asıl mücadele bundan sonra başlıyor.
Peki evet oylarının beklenenden daha az ya da hayırın bu kadar fazla çıkmasının sebepleri neler?
Bence birkaç etken ön plandaydı;
* PKK'nın açıklama yapması
* Avrupa’nın referanduma olan tavrı
* Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu’nun destek vermemesi
* Hüsnü Bozkurt'un açıklamaları
* Kılıçdaroğlu gibi bir muhalefet
* MHP tabanının tavrı
* Suriyelilerin oy kullanacak algısı
* Tek adam olgusu
BAHÇELİ’NİN PLANI NE?
Tüm seçimlerin her zaman kilit noktasında yer almayı başarıyor MHP lideri Bahçeli.
Cumhurbaşkanlığı seçiminden CHP ile ortak aday çıkaracak kadar siyasi çizgilerini zorlayan, çok sansasyonel geçen 7 haziran seçimlerinde Ak Parti’yi köşeye sıkıştırmanın mutluluğunu yaşayan Bahçeli’nin, Başkanlık sistemiyle ilgili aniden ve kararlı bir şekilde ilerleyişi dikkatle incelenmesi gereken bir konu.
Kendi tabanını bile tam olarak inandıramasa da şu anda çok güçlü bir konuma geldiği bir gerçek.
Devlet Bahçeli’nin ne planladığı, ne düşündüğü bana göre önümüzdeki başkanlık seçiminden kendini gösterecektir.
KONYA OYLARINDAKİ DÜŞÜŞ
1 Kasım seçimlerinde Konya’da yüzde 85 oranında olan AKP-MHP oy oranının referandumda yüzde 12 oranında düşüş yaşanması kafaları karıştırdı.
Şehirde herkesin sorduğu soru şu?
Parti Konya’da güç mü kaybediyor yoksa MHP tabanı destek vermedi mi?
Her iki durumda da teşkilatların kendine çeki düzen vermesi gerekliliği ortaya çıkıyor.
Seçim kampanyası sürecinde, antipati oluşturacak tarzda, dava adamlığından uzak, şekilci çalışmalara imza atan teşkilat mensupları ve yöneticilerinin, şapkayı önlerine koyup düşünmeleri için artık çok da vakitlerinin olduğunu düşünmüyorum.
Eğer ki teşkilatlarda bir yenilemeye gidilecekse, bunun başlangıç noktası mutlaka Konya olmalıdır.
***
Son sözümüz de ülke genelinde iktidarın en çok yatırım yaptığı iller olan İstanbul, Ankara, Antalya ve İzmir’de yaşadığı yenilgi üzerine olsun.
Sizi destekleyen şehirleri ikinci üçüncü plana atmaktan vazgeçmenin zamanı gelmedi mi?
***
Haftaya görüşmek üzere…