Göklerin, yerin ve ikisi arasındakilerin Rabbi olan Allah’a (c.c) hamdolsun. Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed’e (SAV) salat ve selam olsun. Dinimiz İslam’ın bugünlere ulaşması için gayret eden ve bu uğurda şehit olan, gazi olan geçmişlerimize selam olsun.
Dünyanın beşten büyük olduğu hatırlatılmakta fakat İslam Birliği bir türlü kurul(a)mamaktadır. İsrail ancak güçten, yaptırımdan anlar gerçeği yıllardır ortadadır. Gözü dönmüş işgalcilerin yaptıkları katliamlar kınım kınım kınanmaktadır. Fiili yaptırımların yerini basın bildirileri almaktadır maalesef. (Tarafların îtidale! davet edildiği bile olmaktadır.) Ve 57 tane İslam ülkesinin acizliğinden cesaret almaktadır korkak işgalciler. İşgalci İsrail, ilk kıblemiz, ikinci mescidimiz ve üçüncü haremimiz olan Kudüs’te zulümlerine zulüm katmakta, İsra ve Miraç mucizelerinin gerçekleştiği bir İslam beldesi olan Mescidi Aksa, siyonist postallarla kirletilmektedir.
İşgalcilere karşı bir asırdır devam şanlı bir direniş vardır Filistin’de. Yok sayılan, alay edilen, iftiralar atılan Filistinlilerin direnişi Gazze’den umut olmuştur insanlığa. Mücahitlerin Siyonizm ve destekçileri karşısındaki izzeti, tankın karşısındaki cesareti, esir takasındaki vakarı bir umut olmuştur. Hakka ve adalete dayalı yeni bir dünyanın kurulma vakti gelmiştir. İşte o vakit, yakındır.
Yeni bir filiz çıkmaktadır vicdanlı yüreklerden. Yapılan soykırıma sessiz kalmamış ve Filistin’in sesi olmuştur Avrupa sokakları. Zulmün ortağı olan ülkelerdeki üniversite öğrencilerinin haykırışı sokakları inletmektedir. “Nehirlerden denizlere özgür Filistin” diye haykırmaktadır gençler. “Katil İsrail, Filistin’den defol” nidaları işgalci sevicilerini titretmektedir. Bu onurlu ve kararlı duruş işgalcilerin ortakları olan yöneticileri de korkutmaktadır. Dalga dalga yayılmaktadır İslam. Ve zafer yakındır, inşallah.
Sadece son 8 ayda 40 bin mazlumun şehit olduğu yerdir Gazze. Ve son 8 ayda en çok dalgalanan bayrak Filistin bayrağı olmuştur dünyada. Üniversitelerin kampüslerinde 8 aydır hakkı haykıran gençleri susturamayanlar, Refah’ta çadır kentte kalan mazlumlara ateş yağdırdılar dün gece. Benim memleketimde Jim Bom Bom diye kutlamalar yapılırken bombalar yağmıştır Gazze’ye. Futbolun sadece bir spor olmadığı ortaya çıkmış ve meşin yuvarlağın büyüsüne kapılıp kardeşini unutmuştur benin insanım. Yüreğim parça parça, içim kan ağlıyor. Oğlunun şehadet haberine sevinen anneler vardır gözümde. Ve gönlümde bir umut.
Irkçı siyonizmin, Müslümanları ırkçılık, mezhepçilik ve bölgecilikle birbirine düşürdüğünün farkında olanlar vardır. İnsanları aç bırakarak, işsiz bırakarak ve borca esir ederek kurulan sömürü düzenine son vermek isteyen vicdanlar vardır. Dünü bilen, bugünü anlayan ve yarınlara yön veren bir nesil için gayret eden nice “Salih Öğretmenler” vardır dünyada. Ve yeni bir dünya vardır hayallerinde.
Doğu Türkistan’dan Irak’a, Suriye’den Libya’ya, Mısır’dan Yemen’e, Arakandan Myanmar’a, Çeçenistan’dan Afganistan’a, Kırımdan Filistin’e, Bağdat’tan Gazze’ye… neredeyse her karış İslam toprağında yapılan zulümlere son verme derdindedir Salih Öğretmen ve öğrencileri. Onlar, Dünyanın baş belası ırkçı siyonizmin planlarının ve hainliklerinin farkındadır. Onlar, Âlemlerin Rabbi olan Allah’ın vaadinin hak olduğunun da farkındadırlar. Ve onlar, “Allah, nurunu tamamlayacaktır.” (Saff Suresi 8) İlahi müjdesine iman etmektedirler.
Gazze’den yükselen onura, izzete, şerefe ve şehadete sevdalıdır Salih Öğretmen ve öğrencileri. Onlar, inançlı bir insanın diğer insanların can, mal, akıl ve nesil emniyetinden sorumlu olduğu bilinciyle hareket etmektedirler. Ve onlar, “Bir kötülük gördüğünüzde onu elinizle düzeltin. Eğer buna gücünüz yetmiyorsa, dilinizle düzeltin. Eğer buna da gücünüz yetmiyorsa gönlünüzle buğzedin. Bu da îmanın en zayıf derecesidir.” Nebevi ikazıyla gayret etmektedirler.
Dua etmek önemli tabi diye söz alır Salih Öğretmen: Dua etmek önemli ama dua edilen olmak da önemli. Hele de mazlumun bedduasından sakınmak son derece önemli der ve örnekler verir Salih Öğretmen: Şeyh Ahmet Yasin’in Allah’a şikâyet ettiği insanlardan olmamak önemli. Irak’ta Ebu Gureyb hapishanesinden yükselen bedduada olmamak önemli. Muhammed Mursî şehit edilirken seyretmemek önemli. Doğu Türkistanlı annelerin, Gazze’li çocukların Allah’a şikâyet ettiklerinden olmamak önemli.
Yüreklerde bir umut. Malıyla, canıyla ve kalbiyle zulme engel olmak için gayret eden eller semada; Doğudan Batıya, Kuzeyden Güneye tüm dünyada yaşanan zulümler bitsin Allah’ım. Gazze’den yükselen izzet insanların İslam’la tanışmasına vesile olsun Allah’ım. Allah’ım; “Bizi affet, bizi bağışla, bize acı! Sen bizim Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.” (Bakara Sûresi 286)
Dua edilen ve duası kabul edilen kullardan olmamız duasıyla Allah’a emanet olunuz.