Rüzgâr hangi yönden eserse essin

İsmail Okutan

 

 

Daha dün kurulduğunu zan ettiğim Merhaba Gazetesi 50. Yılını kutluyor. Dile kolay tam 50 yıl. Doğrusu bu kadar uzun soluklu olduğunu ben de şimdi öğreniyorum. Olaylar ve şartlar ne olursa olsun, rüzgâr hangi yönden eserse essin, hangi buhranlar, hangi krizler yaşanırsa yaşansın, hep mazlumun ve hakkın sesi oldu. Hangi zorluklar çıkarsa önüne çıksın; tüm güçlüklere ve engellemelere rağmen, kim neyle tehdit ederse etsin hiç aldırış etmeden, korkmadan, çekinmeden günlük ucuz hesap kitap yapmadan, kararlılıkla ve ilkeli duruşunu bozmadan hak ve adaleti haykırdı 50 yıl boyunca. Hakkın ve haklının, zayıfın ve doğrunun, mazlumun ve ezilenin yanında oldu, sesi soluğu oldu, avukatı oldu. Gururla girdi hakkın safına, severek girdi doğrunun hizmetine. Bütün zorluklara rağmen yola devam etme inancını hep muhafaza etti. Pek kimse bilmez ama benim de gazetecilik deneyimim ilk defa 90’lı yıllarda Merhaba ile başlamıştı. Henüz Niğde Üniversitesinde öğrenci iken Niğde’de haber muhabirliği yapmış, ilk defa orada haber yazıları yazmış ve bu alanda ilk ciddi adımlarımı atmıştım.

Benim için insanın en önemli yönlerinden biri, karanlığın ortasında, adeta uçsuz bucaksız çöllerde olsa bile davaya, doğruya olan inancını yitirmeden bu hayatta her zaman kendine yeni pencereler, yeni ufuklar açabilmesi, hakka tutunabilmesidir. İşte Merhaba Gazetesi hem kendine, hem de halka yeni pencereler, yeni ufuklar, yeni anlayışlar, yeni yorumlar açmış, yalan ve yanlı haber, yanlış bilgi ve asparagas girdabından çıkmayı başarmıştır. Elbette bizim için hiçbir şart altında umutsuzluk olmaz.

Merhaba Gazetesi’nin 50 yıldır aynı çizgide yaşaması, hep aynı ilkeler üzerinden yürüyüşünü devam ettirmesi; olaylara ve olgulara, insanlara ve toplumlara, devletlere ve savaşlara bu hak ve adalet penceresinden baktığı için mümkün olmuştur. Bazı kesimlerin gücüne ve iktidarına dayanmadan akıl, vicdan, merhamet ve sağduyu ile objektif haber anlayışı ile popüler kültürün ve kültür emperyalizminin etkisine girmeden, hakkı ve doğruyu haykırdı gazetemiz. Bununla gurur duymak da elbette hakkımız. Hakkın ve mazlumun yanında yer almak elbette gurur verici bir durumdur.

Gazete çıkarmak zannedildiği gibi öyle kolay iş değildir. Hele materyalist felsefeyle büyüyen insanların üç- beş kuruşun hesabını yaptığı böyle bir zamanda, maddenin üstün tutulduğu buzulüm çağında Gazete çıkarmak ve ayakta durmak hele bir de 50 yıl yaşamak büyük bir iştir, büyük bir başarıdır. Her türlü zorluğu aşarak bu güne çıkan, bu çabayı ve emeği ortaya koyan herkesi kutlamak gerekir. Böyle bir gazetede yazı yazarak katkı sağladığım için ben de son derece mutluyum. Merhaba Gazetesi’nin belli bir kesimin değil halkın çıkarını, ülkenin ve insanlığın geleceğini düşünerek yayın yapması, hak merkezli bir medeniyet ekseninde yürümesi her türlü takdirin üzerindedir. Doğru bilginin ve doğru haberin peşinden görev bilici ile koşan gazete yöneticilerini, emekçilerini, destek veren abonelerini, okurlarını tebrik ediyorum. Daha nice mücadele dolu güzel yıllara birlikte ulaşmak dileği ile…

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.