Ramazan ayı Allah Teâlâ’nın rahmet hazinesinin en çok genişlediği ve tüm mümin kullarının ilâhî güzelliklerden nasiplenmesini kapsayacak kadar engin af-mağfiret, bereket ve selâmetin yayıldığı ve saçıldığı mübârek bir aydır.
Her sene her sene, bu rahmeti bol aya erişen Müslümanları, Ramazanın başladığı ilk günden itibâren hayâtının, yaşamının kıymetini farkındalık bilinciyle idrak ederek her geçen vaktini hayırla, güzellikle âhiret sermâyesi olabilecek şekilde değerlendirilmesi akla en uygun olan bir tercih olsa gerektir. Hiç olmazsa Ramazan ayında mümin kişi yaşadığı her gününde istekleri hiç bitmek bilmeyen nefsinin muhasebesini incelikleriyle yaparak onu aklının emrine vermelidir.
Müslümanlığını ciddiye alanlar Ramazanı şerif günlerini gafletten uyanmaya vesile teşkil edecek şekilde ibâdet aşkı ve neşesi içinde büyük bir ihtimam ile azim ve gayret içerisinde dînî vecibelerini yerine getirmelidir. Şu mübârek Ramazan ayında müminler ibâdetlerinde huşû ve huzur hallerini yaşamalı, zihni ve kalbi lüzumsuz kalabalıklardan kurtararak arındırmalı, gönül sükûnunu temin etmelidir. Ramazan bunu yakalamak için en uygun zemindir.
Tevbe-i istiğfarlarla, dua ve niyazlarla gözler ve kalpler yaşarmalı sâmimâne olarak Rabbi Teâlâ’ya yönelmelidir. Bu ayda zikirler, tesbihatlar artırılmalı, tefekkür bir farklı boyuta varmalı, fakir fukaranın hâli daha iyi idrak edilmelidir. Dillerle söylenen tevhidler, salavâtı şerifler yüreklerde hisselenmeli, kalp rakikleşmeli, hayâtın bütününe rahmet ve merhamet sirâyet etmeli. Ramazanı bu şekilde güzelce geçiren diğer ayları da inşallah bu biçimde geçirir. Günyetüt Tâlibin isimli eserinde Abdulkâdiri Geylânî Hazretleri “Peygamber aleyhisselam’ın; ‘Cuma günü sağlam ve günahtan âri geçince, diğer günlerde böyle geçer. Ramazan ayı iyi olduğu ve günahlardan beri olarak geçtiği zaman senenin hepsi iyi geçer.’ Buyurmuşlardır.” O zaman Cuma haftanın merkezi, Ramazan’da ayların merkezi konumundadır.
Günyetüt Tâlibin’de geçtiği üzere Peygamber aleyhissalâtu vesselam Şaban ayının son günlerinde ashâbına verdiği hutbesinde şunlar kayıtlıdır: ‘Şehru Ramazan öyle bereketli bir aydır ki onun evveli rahmet, ortası mağfiret, sonu da ateşten (cehennemden) af olmaktır. Bir kimse bu ayda hizmetçisinin vazifesini hafifletirse Allah Teâlâ Hazretleri de ona mağfiret ederek cehennemden azâd eder.
Ey Müslümanlar! Mübârek Ramazanda şu dört hasleti çok yapınız. Bunlardan ikisi ile Rabb’inizi râzı eder, diğer iki haslete kavuşmak zâten emelinizdir. Rabb’iniz râzı edecek hasletler; (Lâ ilâhe illallah) kelimei tayyibesini şuurlu olarak söylemek ve suçlarınızın bağışlanması için dâima istiğfarı çok etmek. Müstağni olamadığınız hedef ve gâyeniz olan iki haslet ise; Allah Teâlâ’dan cenneti istemeniz ve cehennemden bağışlanma dileklerini çok etmektir.
Ey Ashâbım! Bu ayda oruçlu olan bir kimseye su içireni Allah Teâlâ benim havzumdan sular; artık o kimse ebediyen susamaz.’ Buyurdular.
Günye’de belirtildiği üzere Peygamber aleyhisselam buyurdular; ‘Ramazanın ilk gecesi olduğunda, Allah Teâlâ insanlara nazar eder. O bir kuluna nazar edince artık ona ebediyen azap etmez. Allah Teâlâ, Ramazanın her gününde milyonlarca Müslüman’ı cehennemden azâd eder.’ Yine Cenâb-ı Hak cennette görevli meleklerin başkanı Rıdvan’a şöyle nidâ eder: Cenneti Muhammed aleyhiselâm’ın ümmeti için hazırla ve süsle!.. Cennet kapılarını Ramazan ayı bitinceye kadar onlara kapatma.’ Sonra da cehennem ile ilgili görevli melek Mâlik’e: ‘Muhammed aleyhisselâm’ın ümmetinin oruçluları için cehennem kapılarını kapat.. Ramazan ayı geçinceye kadar cehennem kapılarını onlara açma!..’ Cebrâil aleyhisselâm’a da: ‘Yeryüzüne in! Azgın şeytanları bağla! Tutukla! Tâ ki, Muhammed aleyhisselam ümmetinin oruçlarını ve iftarlarını bozmasın.’ Buyururlar.
Allâhu Azûmüşşan Ramazanın her gecesinde üç defa: ‘Benden bir şey isteyen var mı? İsteğini vereyim!.. Tevbe eden var mıdır? Tevbesini kabul edeyim!... İstiğfar eden var mıdır? Onu bağışlayayım!.. Veren zengin olur, vefâkar mesûd olur.” Diye nidâ eder.
O halde Ramazanın her gününü en kâmil biçimde değerlendirebilmek niyâzıyla hayırlı cumalar, bereketli iftarlar, kabul olunan dualar efendim sizlere…