Son yıllardaki yozlaşma ve savrulmalara bakılırsa birkaç sene sonra Ramazan neşesi diye bir şey kalmayacak insanlarımızda.
Dikkat edin “Ramazan eğlencesi” değil “RAMAZAN NEŞESİ” dedim.
Ramazan Neşesi, Müslüman gönüllerde olur.
Ramazan Neşesi, Müminlerin ve Müslümanların evlerinde olur.
Ramazan Neşesi, Mümin ve Müslümanların çocuklarında olur.
Ramazan Neşesi, Mümin ve Müslümanların şehirlerinde olur.
Ramazan eğlencesi ise, yozlaşmış gönüllerde, evlerde ve şehirlerde olur.
Şimdilerde Konya’da olduğu gibi.
Ramazan Ayı geldi ya.
Gezi imamından üniversite öğretim görevlisine, Kur’an’cısından din satıcısı tv hokkabazı hocalara(!) kadar herkes Müslümanların evlerine ve gönüllerine gazeteler ve televizyonlar aracılığı ile nasıl girerim telaşına düştü.
1400 yıldır değişmeyen Ramazan ayı ve orucunun değişmediğini ve değişmeyeceğini bildikleri halde, tv hocalarının değişmesinden medet umar şekilde, her yıl orucun nasıl tutulacağı ve orucu neyin bozup bozmadığını sormak gelenek hâline gelmeye başladı bu ülkede.
Ramazan ayı ve orucu ile ilgili tv’lerde ve gazete köşelerinde soru soranlara ve cevaplayanların bu hallerine, unutkanlık demek bile cehalet olur.
Belediyelerin Ramazan aylarında yaptıkları eğlenceler ise tam anlamı ile Ramazan Ayına ihanetten başka bir şey değil.
Ramazan ile ilgili asli denetim görevlerini üstünkörü bir şekilde yerine getirerek tam da Teravih Namazı vaktinde eğlence düzenlemeye ihanetten başka verilecek bir isim bulmadım.
Müslümanlar bilirler ki;
Ramazan Ayı pide ayı değildir!
Ramazan Ayı ziyafet ayı değildir!
Ramazan Ayı iftarda ne yerim hayali kurulan, bir ay boyunca iftar senin sahur benim şeklinde bedeni semirtme ayı değildir!
Ramazan Ayı adı ister rahmet geceleri olsun, ister direkler arası olsun eğlence adı altında zevk ve safâ sürme ayı değildir!
Kısacası;
Ramazan Ayı boş mideyle, boş kafayla geçiştirilecek bir ay değildir!
Ramazan günleri, Müslümanın kendine geldiği, kendine ve çevresine döndüğü, gündüzü bir başka, gecesi bir başka heyecan ile hatta ümit ve korku arası geçecek, geceleri teravih ve teheccüdlerin sebebiyle uykuların terk edildiği bir ruh hali içinde geçmeli.
Müslüman. Ramazanın sonunda beden ağırlığında bir artma oluyorsa titremelisin.
Çünkü Sen Ramazan’ı hakkı ile ifa edememişsin anlamına gelir bu fazlalık.
Ama sen televizyon hokkabazı hocaların(!) büyüsüne kapılmış isen,
Ama sen gazete köşesi müftilerinin fetvalarına kanmış isen,
Ama sen midene tutturduğun orucu dilin başta olmak üzere, tüm bedenine ve ruhuna tutturamamış isen,
Ama sen hele ki sosyal medya orucunu hakkıyla tutamamış isen,
Ama sen Teravih namazı yerine Ramazan eğlencelerinde ıslık ve alkış tufanına katılmış isen,
Sen ve senin için o eğlenceleri düzenleyenlerle birlikte, Ramazan ayını bir eğlence ayı haline dönüştürmüşsün demektir.
Müslümanlara Hayırlı Ramazanlar dilerken,
Teravih namazı için camiler yerine adı ne olursa olsun eğlence mekânlarına gidenlere;
Eğlence ayınız kutlu olsun demekten başka bir şey yapamayız.