Konya spor camiasının yakından tanındığı, efendi kişiliğiyle tanınan Ferit Kesler’i zamansız kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz.
Taşkentspor’da başlayan yöneticilik sevdasını hemşehrisi, Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan’ın destekleriyle Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu çatısı altında devam ettiren Ferit Kesler, işini ciddiyetle, kaytarmadan yaptı. Gitmedik futbol sahası bırakmadı.
Merhuma rahmet, kederli ailesiyle birlikte, ASKF yönetimine, tüm Konya amatör spor camiasına baş sağlığı diler, acılarını paylaşırım.
xxx
Galatasaray karşısında, Konyaspor’da mücadele ve puan alma isteği vardı.
Mücadele de 1 puan için yeterli oldu. Daha fazlası da olabilirdi. Dahası, 3 puan sürpriz olmazdı.
Torku Konyaspor, ligin ilk yarısında, iç sahada farklı yenildiği maçta Galatasaray ile İstanbul’da berabere kalarak haftayı çok önemli 1 puanla kapattı.
Galatasaray gibi bir takımdan, hem de deplasmanda 1 puan almak elbette ki başarı.
Bunu kimse küçümseyemez.
Maçın geneline baktığımız zaman, Konyaspor’un son 20 dakikası dışında oyuna hakim olduğunu görebiliriz. Hatta, ilk yarıda gol pozisyonları üreten ve kaçıran bir Konyaspor vardı. O pozisyonlardan biri değerlendirilmiş olsaydı sonuç daha değişik olabilirdi.
Bu noktada da golcü sıkıntısı yine gündeme geldi denebilir. Şayet, en başta iyi bir forvet oyuncusu transfer edilseydi Konyaspor İstanbul deplasmanından 3 puanla dönebilir, hatta bugün puan olarak daha iyi yerde bulunabilirdi.
Yönetim inat etti, teknik adamlar inat etti ve ligin başından buyana defalarca yazılmasına karşın iyi bir forvet oyuncusu transfer etmeyerek Rangelov’da ısrarcı oldular. Sonuç ise ortada.
Futbol dedik, son 20 dakikayı hafızalarımızdan silmek geliyor içimden ama, olmuyor.
Kendi yarı alanına çekilen, hatta oyunun genelde Konyaspor ceza alanı içerisinde veya çevresinde oynanması Konyaspor’a yakıştı mı bilemiyorum?
Samimiyetle söyleyeyim ki, Cumartesi akşam kafası karışık olan Galatasaray karşısında ligde son sırada yer alan Eskişehirspor bile olsa galibiyetle ayrılırdı Arena’dan. Ama Konyaspor bunu değerlendiremedi. O zaman da kaçan 3 puana üzülmemek elde değil.
Gerçi teknik direktör Aykut Kocaman gayet memnun bu futboldan. Hoca, puan alma açısından haklı olabilir.
O zaman, Kocaman’a bir soru yöneltmeliyiz, “son 20 dakikada oynanan futboldan, dahası Konyaspor’un ceza alanına çekilmesinden memnun musun?..
Biliyoruz senin futbol mantıaliteni, çok pas, compact futbol, rakibi durdurarak bir gol bularak kazanmak.
Ama, bırakın öyle gollü maçlardan örnekler vererek demogoji yapmayı.
Soruyu biraz daha açalım.
Ligde, haftaya 5. sırada başlayan Torku Konyaspor’un son 20 dakikadaki futbolu sizi üzmedi mi?. Zirve takımlarının hemen arkasında olan Konyaspor’a yakıştı mı bu oyun?
Hadi bir başka soru daha;
Rakibin, son 20 dakikada Sabri’nin de oyuna girmesiyle sürekli sağ kanadı kullanarak Konyaspor’un sol kanadını çökertmesi karşısında neden tedbir almadınız? ligin başından buyana geriye dönmeyen veya dönemeyen, sol bekte oynayan oyuncuya yardımcı olmayan Meha’yı neden uyarmıyorsunuz?
Sorular, sorular.
Evet, Konyaspor bu kadro ile ligde ve kupada iyi bir çıkış yakaladı. O nedenle eleştiriler yapılmadı/yapılamadı. Şayet, takım biraz kötü gitmiş olsaydı, ne Aykut hoca bugün, bu kadar rahat konuşabilir, ne eleştirilerin ardı arkası kesilir, nede Konyaspor’un Aykut hocaya endeksli futbolu puan almaya yeterdi.
Bu nedenle yönetim de, teknik kadroda takımın içerisinde bulunduğu konum nedeniyle çok dua etmeli.
Yine tekrarlıyorum, 1 puan ekstra oldu. Emeği geçenleri, başta kaleci Serkan ve Ömer Ali olmak üzere bir kez daha kutluyorum.
xxx
Şimdi sırada kupa var.
Torku Konyaspor’un rakibi, ligde şampiyonluk mücadelesi veren Beşiktaş.
Zor ama puan alınamayacak bir karşılaşma değil.
Konyaspor’un, Çarşamba akşamı Beşiktaş maçından iyi bir sonuçla döneceğine inanıyorum. Hadi başarılar. Tüm Konya’nın gönlü sizlerle.