"Prostat Kanserinin Erken Dönemde Belirtisi Yok, Düzenli Kontrol Önemli"

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Mevlana Derya Balbay, prostat kanserinin erken dönemde belirtisinin olmadığını, 50 yaşından sonra düzenli kontrol yapılması gerektiğini söyledi. Balbay, geç tanı da ise hastalığın kemiklere yayıldığını belirtti....

Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Mevlana Derya Balbay, prostat kanserinin erken dönemde belirtisinin olmadığını, 50 yaşından sonra düzenli kontrol yapılması gerektiğini söyledi. Balbay, geç tanı da ise hastalığın kemiklere yayıldığını belirtti.

Türk Üroloji Derneği tarafından düzenlenen 23. Ulusal Üroloji Kongresi Antalya’da başladı. Üç gün sürecek toplantıda üroloji alanındaki tüm yenilik ve gelişmeler masaya yatırılacak. Ayrıca kongrede, androloji, endoüroloji, genel üroloji, nöroüroloji, pediatrik üroloji ve üroonkoloji alanlarından 190 ulusal konuşmacı, alanında dünyaca tanınan 8 uluslararası konuşmacı ve 105’i tıpta uzmanlık öğrencisi, 35’i üroloji hemşiresi olmak üzere toplam bin kişi katılıyor. Toplantı kapsamında düzenlenen basın toplantısına Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, Prof. Dr. Cankon Germiyanoğlu, Prof. Dr. Ali İhsan Taşçı, Prof. Dr. Mevlana Derya Balbay ve Prof. Dr. Bülent Semerci katıldı. Toplantının açılış konuşmasını yapan Türk Üroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Semerci, kongrede yeni gelişmelerin tartışılacağını, yabancı konuklarla fikir alışverişinde bulunulacağını söyledi. Üroloji Uzamanı Prof. Dr. Mevlana Derya Balbay da, toplumda sıkça görülen prostat tanısı ve toplum taramalarının önemine dikkat çekti. Prostat kanserinin tanısında düzenli kontrol yapılması gerektiğinin altını çizen Balbay, "Prostat kanserinde maalesef erken tanı yok. Erken dönemde kesin bir belirtisinin olduğunu söylemek zor. Ancak 50 yaşından sonra erkeklerin düzenli kontrol yapılması hastalığının ilerlemeden tespiti için önemli. İlerleyen dönemlerde ise hastalık kemiklere yayıldığı için hastalar daha çok kemik ağrısı şikayetiyle bize geliyor." dedi. Balbay kongrede, prostat kanserinin ameliyatla tedavilerine alternatif olarak ileri sürülen yeni yöntemlerin bilimsel değeri, radyoterapinin yeri, kemiklere ve diğer organlara sıçramış prostat kanserlilerde uygulanacak tedaviler ve uygulama şekilleri, testosteron kullanımı ve prostat kanseri gibi konularında tartışıldığını ifade etti.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Çocuk Ürolojisi Bilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Rüştü Cankon Germiyanoğlu, böbrek travmalarında açık cerrahi yerine konservatif yaklaşımın böbreğin alınmasını önlediği, üretra travmasında erken müdahalenin darlık ihtimalini azalttığı söyledi. Pediatrik böbrek tümörlerinde biopsi ve ameliyat öncesi kemoterapinin ameliyat esnasındaki sorunları azalttığını belirten Germiyanoğlu, Germiyanoğlu, robotik cerrahinin daha sık kullanıldığı hastaların daha kısa sürede hastaneden taburcu olduklarını ve daha az ağrı kesiciye ihtiyaç duyduklarını söyledi.

Endoüroloji konusundaki gelişmeleri paylaşan Prof. Dr. Ali İhsan Taşçı da, endoskopik aletlerle ilgili yenilikler sayesinde cerrahların hayallerinin gerçekleştiğini vurguladı. Prof. Dr. Taşçı, "Endoskopik aletlerin incelmesi ve fleksibil hale gelmesiyle cerrahların hayalleri gerçekleşiyor. Artık dış idrar yolundan girilen incecik ve bükülebilir aletlerle böbreğin içindeki taşı görmek, lazerlerle yok etmek mümkün. Üstelik hiç bir kesi olmadan. Daha önceki yıllarda aynı işlemin 10 santimetre kesi ve günlerce hastanede yatışı gerektirdiği düşünüldüğünde teknolojik gelişmelerin hasta yaşam kalitesine kattığını önemin tartışılmaz bir gerçek." dedi.

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Türkiye Haberleri