Postmodern Darbe, Yaşananlar, Sonrası ve 28 Şubat Bitti mi? -3-

Nazmiye Gülbaş

Fransa Yüksek Mason Konseyi ise Türkiye Mason Locası üstadı Necip Arıduru’ya bir mektup göndererek şu talimatları vermişti: “Refah Partisini iktidarı bırakmaya mecbur etmek için, gerekli bütün tedbirleri alınız. Refah Partisinin iktidarının tamamen yok olması ve seçmenlerinin ümitlerini kaybetmesi ile neticelenebilecek siyasi bir konjonktürü oluşturunuz. Refah Partisine destek veren İslami basını; ekonomik, siyasi ve adli baskı yoluyla görevini yapamaz hale getiriniz.”
ERBAKAN HOCA BEDEL ÖDEDİ SEFASINI KİM SÜRDÜ?
Siyasi hayatında hakaretlere, iftiralara maruz kalmış, lakin asla mukabele etmemiş,
devlet adamlığı sorumluğuyla bir liderin nasıl olması gerektiğini, ne kadar sevecen ve merhametli
olduğunu göstermiştir Erbakan Hoca.
Her hadisenin akabinde bir iklim oluşur. 28 Şubat sonrası oluşan iklimde dindar-muhafazakar kimlikler üstünden dindarlar yeniden dizayn edildi. Dindarlar sekülerleştiği, liberalleştiği takdirde küresel güçlerin tüm dünyanın nimetlerini sömürme maksatları da gerçekleşmiş olacaktı. Esasen Refahyol Hükûmeti 28 Şubat Postmodern darbesi sırasında yıkılmadı. Yaşı uygun olanlar, süreci dikkatli takip edenler o dönemde Erbakan Hoca’nın süreci nasıl idare ettiğini ve psikolojik üstünlüğünü hiç kaybetmemiş olduğunu bilir. Erbakan Hoca halkın zarar görmemesi için iki yıl olan başbakanlık görevinden bir yıl dolunca feragat etmiş, görevi ortağı Tansu Çiller’e devretmiştir. Maatteessüf Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel hükûmeti kurma görevini Çiller’e değil Mesut Yılmaz’a vermiştir. Sonrası malum!..
MUHAFAZAKARLAR ÖZELEŞTİRİ YAPMALI
Sürecin oluşmasında bilerek veya bilmeyerek sebep olan kişiler vardı ve süreç sonunda kendilerini sorgulamak şöyle dursun Erbakan Hoca’ya karşı cephe aldılar. Burada ismini dahi yazmaya değmeyen şahıslar, Hoca’nın itidalli olma uyarılarını dinlemediler, itaat etmediler, yangına körükle gittiler. Erbakan Hoca ‘dindarlar tarafından yıllarca haksız yere suçlanmış, haksız ithamlara maruz bırakılmıştır. ‘Muhafazakarların’’ Erbakan Hoca’nın yanında olması lazımken en büyük darbe muhafazakarlardan gelmiştir.
RP kapatılınca ilk fırsatta Milli Görüş davasını bölüp soluğu AKP’de aldılar. Erbakan Hocayı eleştirenler 22 yıldır AKP’nin tüm yanlışlarını görmezden geldi.
DÜN ‘DİRENDİK’ DİYENLER BUGÜN NEREDELER?
28 Şubat ile birlikte AKP’yi kuranların da önü açıldı. Şimdinin CB Sn. Recep Tayyip Erdoğan, 2003 yılının başında, ABD Başkanı tarafında üst protokolle Beyaz Saray’da kabul edildi. O gün nelerin konuşulduğu, hangi sözler verildiğini kurulduğu günden bu yana AKP’nin icraatlarından anlıyoruz. Dün ‘’İslam Davası’’ diye yola çıkanlar, 28 Şubat’ı sadece 28 Şubat’ın yıl dönümlerinde birde seçim zamanlarında hatırlamakta. Dün Milli Görüş diyenler bugün “Yanılmışız” diyerek güya aydınlandığını, gerçeği yeni fark ettiğini öne sürenlerin sayısı hayli fazla. Bu insanlara hangi görüşlerinde yanıldıklarını ve fikirlerini neden terk ettiklerini izah etmekte zorlanıyorlar. Adalet istemekten, sömürüye karşı çıkmaktan, hak ve hukuk talebinden, Filistin, Keşmir, Doğu Türkistan kısaca İslam Birliği Davasına sahip çıkmaktan, 28 Şubatðın hukuk dışı uygulamalarına karşı çıkmaktan, Yaşanabilir Bir Türkiye,Yeniden Büyük Türkiye, Yeni Bir Dünya, İslam Birliği, önce Ahlak ve Maneviyat dediklerinde mi yanıldılar? Yanıldıkları İslam’ı, kariyer, siyasi gelecek, ekonomik hedefleri için basamak yapmaktaki istismarları, harama bulaştırmaları, yolsuzluk denizinde... Bu sebeple inançlı insanlara olan güveni yaraladılar. Bedel ödeyenleri siyaset dışı bıraktılar. Yıllarını bu davaya veren, davanın çilesi çeken insanları ‘’Ak saçlılar’’ diye itibarsızlaştırdılar. Sekülerleştiler farklı bir yana evrildi. Baskılara bile gerek kalmadan toplumun dönüşmüş olması neticesinde her türlü yanlışların normalleşmesine neden oldular.
28 ŞUBAT BİTTİ Mİ?
28 Şubat kararlarını dayatan, kendilerini otorite görenler, ‘’Etkileri gerekirse bin yıl
sürecek’’ diye seçilmiş hükûmeti, halkı resmen tehdit etmişler, Refah Partisini kapatmışlardı. Bugün 28 Şubat sürecinin bittiğini söyleyebiliriz miyiz? Toplumda İslami hassasiyete, ahlaki zafiyete, Saadet Partisi’nin önüne çıkarırlan engellere, 28 Şubat sürecinin strateji ve kadro değişikliğine bakarsanız bitip bitmediğini anlayabilirsiniz!..
Dua ile...
Not: Maaile Dergi 88. sayısında yayınlanmıştır

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.