Prof. Dr. Ramazan Altıntaş da, Kehf suresinden birkaç âyeti tefsir etti. Ahmet Keleşoğlu Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen sohbette NEÜ İlâhiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, Akörenli hâfız Ramazan Ünver’in güzel sesinden Kur’ân tilaveti dinledikten sonra Kehf suresininin 28. âyetinden başlamak üzere 31. âyetine kadar olan kısmı yorumladı. “Sabah akşam sırf Allah’ın rızasını kazanmak üzere Rablerine dua eden kimselerle birlikte olma konusunda sabret” ayetinin mealini okuyan Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, “kodamanlara, zenginlere uyarak Müslümanlar arasında bir ayırıma gitme, çünkü Müslümanlar bir tarağın dişleri gibidir. İslâm karşısında devlet başkanı, kulübesinde bir bekçi, dağdaki bir çoban Allah’ın huzurunda eşittir. Böyle bir ayırıma gitme ve sakın onları da kovma” şeklinde yorum yaptı. Tarih boyunca İslâm dâvâsına orta ölçekte yaşayan insanların omuz verdiğini ve onlardan gözünü ayırmaması için Cenab-ı Hakk’ın, peygamberini uyardığına işaret eden Prof. Dr. Altıntaş, “Hazret-i Peygamber, her alanda üsve-i hasene, yâni güzel model, sözleri ve davranışlarıyla örnek alınması gereken bir kimse” dedi.
ORTA YOLU TUTMALIYIZ
Peygamberimizin Kusva adında bir devesi olmasına rağmen bu deveye toplum içerisinde çok değerli ve pahalı olduğu için binmediğini söyleyen Altıntaş, o dönemlerde toplumun genel ekseriyetinin böyle bir deveye binmediğini hatırlatarak “Toplumun önderliğine soyunan Müslümanların bu konuda halkın gönlüne girebilecek davranışlar üzerinde de durması gerekiyor” dedi. Medine’de Müslümanların halifesi ve devlet başkanı olan Hazret-i Ebubekir’den de misal veren Altıntaş, o zamanki genel geçim endeksine göre 60 riyal olan maaşa göre, 80 riyal alan halife, bundan böyle 20 riyal bu küpün içine atılacak ve ümmet için harcanacak talimatını verdiğini hatırlattı. İslâmî hareketin önderliğine soyunan Müslümanların halkın genel yaşam standartlarına uymaları, halkın da bir nevi onları kendilerinden görmelerinin önemine halkın değer verdiğini anlatan Altıntaş, “1994 de Cihanbeyli’de imam hatip okulunda öğretmenlik yaparken, bir akşam otururken halktan bir hacı amca , “Hocam, eskiden bizim buraya Tahir hocamız gelirdi. Bir gün buraya Mercedes arabayla geldi, gözümüzden düştü” dedi.
İmanın muhafazasının salih amelle olduğunu kaydeden Altıntaş, Müslümanların sosyal alanda yaptıkları çalışma ve faaliyetlerinin de salih ameli teşkil ettiğini ve değerlendirildiğini belirterek dünyevileşmeden de bahsetti. Altıntaş hoca, dünyevileşme afetini, “insanın Allah yokmuş gibi bir yaşama talebi içerisine girmesidir” şeklinde yorumlayarak eşyanın, Müslümanı esir almaması gerektiğini söyledi. Sultan Selim Camii Müezzini Halil İbrahim Üren’in okuduğu Kur’an-ı Kerim tilaveti ise, dinleyenleri âdeta mest etti. Ramazan Altıntaş hoca da okunan hatmi şeriflerin duasını yaptı. Daha sonra sırasıyla Prof. Dr. Ramazan Altıntaş’a, hâfızlar Halil İbrahim Üren ile Ramazan Ünver’e, derneğin teşekkür plaketleri takdim edildi.