“Âlimler peygamberlerin varisleridir. Netice de peygamberler miras olarak dinar veya dirhem (mal ve mülk) değil, ilim bırakmışlardır. Bu ilim mirasını alan kimse, büyük pay elde etmiştir.”( Tirmizî, No. 2682)
Mevlid-i Nebi Haftası ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası kutlamaları devam etmektedir. Bu haftaki yazımda ise bizleri iyiliğe, hakka ve hakikate davet eden, her daim bizim yanımızda olan, din görevlilerimizden, yani din gönüllülerimizden bahsetmek istiyorum.
***
Bütün Peygamberlerin en baştaki görevi Allah’ın birliğine davettir. Peygamberimiz de son elçi olarak en güzel şekilde, en güzel örneklik ile vazifesini tamamlamıştır. İnsanlara kurtuluşun anahtarını öğretmiş, Kur’an ve sünnete gerçek manasıyla uyanların kurtuluşa ereceğini bildirmiştir. Peygamber Efendimizin Allah’tan aldığı bu emirleri günümüzde bizlere en doğru şekilde öğretmeyi, aktarmayı hedefleyen, âlimlerimiz, din görevlilerimiz ise bu vazifelerine devam etmektedirler. Peygamberler miras olarak “ilim” bırakmışlardır. Bu ilmin önderliğini yapan “din gönüllülerimiz” olan hocalarımızı hatırlamak, onların varlığının ne kadar kıymetli olduğunun farkına varmak gerekmektedir. Değişen ve gelişen dünya şartlarında tebliğ vazifesini icra etme vazifesi ile görevlendirilen her din gönüllüsü hocamız aynı zamanda bulunduğu mahallenin nabzını tutan bir liderlik vazifesini icra etmektedir. Sadece cami görevi ile değil caminin dışında da vazife icra eden, mahallesinde yaşanan tüm olaylara hâkim olan, mahallesinde yaşayan en fakirinden en zenginine kadar hepsini tanıyan ve bu iki el arasında köprü vazifesini icra eden din görevlilerimizdir. Düğününden, cenazesine kadar, sevincimizi de acımızı da paylaşan yine onlardır. Her hangi bir memur gibi zaman mefhumu gözetmeksizin her daim bizlerin yanında olan, küslükleri gidermeye, toplumu bir arada tutmaya vesile olanlar yine din görevlilerimizdir. Peki, bizler din gönüllüsü hocalarımızın farkında mıyız?
***
İlim meclislerinde bizi karşılayan bir söz vardır : “Edep Ya Hu!” yazar. Buruda ifade edilmek istenen ise meclise girdiğin zaman edep ile gir, hürmetini ve saygını takın, yaptığın her davranışını ölç, biç ondan sonra yap. Ağzından çıkan her söze dikkat et. Anlamlarını ihtiva eder. Bizlerde Allah’ın mescitlerinin emanetçisi olan din görevlisi hocalarımızla konuşurken bu minvalde konuşmalı, sözlerimize hal ve tavırlarımıza dikkat edici bir üslup kullanmalıyız. Mevlid-i Nebi Haftası ile Camiler ve Din Görevlileri Haftası vesilesi ile kaleme aldığımız bu yazımız vesilesi ile camileri imar eden, hizmet eden vazife gören din gönüllülerimizden ahirete irtihal edenlere Allah’tan rahmet, hayatta olanlara sağlık, huzur ve afiyet diliyorum.