Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, 5. Petrol Endüstrisinde Milli Teknolojiler Konferansı'nın (PEMTEK) açılış konuşmasında, bir dönem "girilemez" denilen Gabar’ı adeta bir petrol üretim üssü haline dönüştürdüklerini söyledi.
Türkiye'nin en kaliteli petrolünün Gabar'da üretildiğine işaret eden Bayraktar, burada günlük petrol üretiminin 61 bin varilin üzerine çıktığını kaydetti.
Bayraktar, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının (TPAO), 70'inci kuruluş yıl dönümünü kutladıklarını ve aynı zamanda PEMTEK'i gerçekleştirdiklerini belirterek, şöyle konuştu:
"Türkiye Petrolleri, bundan tam 70 yıl önce 10 Aralık 1954'te petrol ve doğal gazda arama ve sondaj yapmak, üretim, rafineri ve pazarlama faaliyetlerinde bulunmak amacıyla kuruldu. İlk keşfini, 1958'de Germik-1 kuyusunda yapan şirketimiz, ülkemizde bu alanda birçok ilke imza attı. Karada, denizde tarihi petrol ve doğal gaz keşifleri gerçekleştirdi. Birçok boru hattını işletmeye aldı, rafineriler, akaryakıt istasyonları kurdu. Bugün ülkemizin ekonomisinde önemli yeri olan birçok sanayi devinin kuruluşunda başrolü oynadı. Türkiye Petrolleri bugün, ülkemizde ve bölgemizde enerji sektörünün en önemli markalarından biri haline gelmiş durumda."
Bayraktar, TPAO'nun çıkartılan petrol ve doğal gazın yüzde 80'ini ürettiğini anlattı.
Toplamda 3 bin 692 personeli ile 5 bölgede 130’dan fazla üretim sahasında operasyon yürütüldüğünü dile getiren Bayraktar, "Türkiye Petrolleri, Türkiye’nin ve bölgenin önde gelen şirketlerinden biri olarak Azerbaycan’dan, Irak’a, Rusya’dan Somali’ye kadar farklı coğrafyalarda ülkemizin gücüne güç katıyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Enerjide tam bağımsızlık hedefine doğru yürüyeceğiz"
Bayraktar, piyasalarda yaşanan tüm zorluklara rağmen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ortaya koyduğu güçlü siyasi irade ile 2017'de "Milli Enerji ve Maden Politikası"nı hayata geçirdiklerini anımsattı.
Bu yeni yaklaşımla Türkiye'nin petrol ve gaz aramacılığında büyük bir paradigma değişikliğine gittiğini belirten Bayraktar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu yeni strateji, 'kendi filomuzla, insan kaynağımızı oluşturarak, ekipmanlarımızı geliştirerek, daha önce arama yapmadığımız coğrafyalarda aranmadık hiçbir yer bırakmayarak, enerjide tam bağımsızlık hedefine doğru yürüyeceğiz' anlamına geliyordu. 2017’de ilk derin deniz sondaj gemimiz Fatih'i filomuza dahil ettik. Fatih, ilk derin deniz sondajını Akdeniz’de Alanya-1 kuyusunda yaptı. Sırasıyla Yavuz, Kanuni ve Abdülhamid Han gemilerimizi aldık. Sismik araştırma gemilerimiz Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis ile birlikte bugün, dünyanın en modern arama ve üretim filosuna sahip ülkelerinden biri haline geldik. Mavi Vatan'ın her bir karışında istediği zaman, istediği yerde operasyon yürütebilen bir kabiliyete kavuştuk."
Bayraktar, bu süreçte önemli bir beyin göçünü başlattıklarını, TPAO’nun mevcut yetişmiş ekibini bir araya getirdiklerini ve büyük bir zihniyet dönüşümüne imza attıklarını vurguladı.
Tüm bu gelişmelerle 2020'de Karadeniz'de tarihin en büyük doğal gaz keşfini gerçekleştirdiklerine işaret eden Bayraktar, şöyle devam etti:
"3 yıldan daha kısa bir sürede deniz yüzeyinin yaklaşık 4 bin metre altından çıkardığımız doğal gazı, yine deniz altından 170 kilometre mesafede, karaya yani Filyos'a ulaştırdık. Halihazırda Sakarya Gaz Sahası'ndaki üretimimiz günlük 7 milyon metreküpe yaklaştı. Diğer sahalardaki üretimimizle bugün çok şükür 3,5 milyon hanemizin ihtiyacını kendi doğal gazımızla karşılıyoruz. Üretimi arttırma hedefi doğrultusunda adeta bir sanayi üssü olan yüzer üretim platformunu da ülkemize getirdik. 2026'de devreye alacağımız 3 futbol sahası büyüklüğündeki bu platformla birlikte günlük üretimimizi 20 milyon metreküpe çıkaracağız. Yani hanelerimizin yarısına Sakarya Gaz Sahası’ndan doğal gaz sağlayacağız."