Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu, hükümetin ekonomi politikalarını eleştirerek, “Ekonomi maalesef ranta dayanıyor. Ekonomide kesin ve garanti rant arıyorlar. O zaman da parayı toprağa gömüyorlar. İnşaattan başka bir şey düşünmüyorlar. Sanayi, tarım ve hayvancılıkta üreticinin arkasında durmanız gerekiyor” diye uyardı.
ÇALIŞMALARI YAMALI BOHÇAYA DÖNÜŞTÜ
Hükümete uyarılarda bulunan Karamollaoğlu, “Hükümet bir bardak suda fırtına koparıyor. Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül iki kelime edince yer yerinden oynadı. ‘Biz bildiğimizden şaşmayız’ diyorlar. Yaptığınız çalışmalar artık yamalı bohça gibi oldu. Muhalefeti dinlemiyorsunuz. Arkadaşlarımızı sevdiğimiz için gerçekleri ve doğruyu söyleyip, uyarıda bulunuyoruz. Ancak kimseyi dinlemiyorlar” dedi.
ADALETE GÜVEN BIRAKMADILAR
Ülkemizde adalete güven bırakmadılar. Zamanında FETÖ’yü bu ülkenin referansı haline getirdiler. Bu yöntemlerle ülke yönetilemez. Bu arkadaşlar istişare nedir bilmiyor. İstişare yapmayı unuttular. Bugün Anayasa Mahkemesi varlığı, yokluğu belli değil. Anayasa Mahkemesi anayasa ihlallerini yok saymamalıdır.
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Anadolu Gençlik Derneği’nin (AGD) Ocak ayı Bölge ve Şube Başkanları Toplantısı’nda gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu. Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hoca’nın Anadolu Gençlik Derneği’ne çok büyük önem verdiğine vurgu yapan Karamollaoğlu, “Erbakan Hoca Anadolu Gençlik Derneği’ne hep sahip çıktı. Biz de bütün çalışmalara sahip çıkıyoruz. Anadolu Gençlik Derneği geleceğimizi yetiştiriyor. Erbakan Hoca bize çok önemli bir miras bıraktı” dedi.
TÜRKİYE’YE YAPILAN TELKİNLERİN FARKINDA OLALIM
AGD Genel Merkez Adnan Demirtürk Toplantı Salonu’nda gerçekleşen toplantıda Karamollaoğlu, İsrail’in uzun bir planın ardından tarih sahnesine çıktığına dikkat çekerek, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “İsrail bugün inandığı topraklara sahip olmak için son oyununu oynuyor. Bu oyunu oynarken de bütün güçlere sahipler. Medya, sanayi, teknoloji her şeye sahipler. Tabi bazıları bilerek veya bilmeyerek İsrail’in ekmeğine yağ sürüyor. Milli Görüşçüler oynanan oyunun daima farkındadır. Biz her zaman ‘İsrail’den stratejik ortak olmaz,’ diyoruz. Çünkü her adımı ile bizi yok etmeye çalışıyorlar. Biz bu gerçekleri görmeden hiçbir şey olmaz. Perde arkasını düşünmeden attığımız adımlar onların işine gelir. İsrail kendine hedef koyduğu haritalara gidiyor maalesef. Bunun kanıtları da vardır. Irak, Suriye ve Libya paramparça oldu. Şimdi, İran’ı da karıştırıyorlar. Artık bize yapılan telkinlerin farkında olmamız lazım.”
BÖLÜP PARÇALAMAK İSTİYORLAR
Saadet Partisi olarak dünyada barışın hâkim olması için mücadele ettiklerine vurgu yapan Karamollaoğlu, “İslam ülkelerinin hepsi dışarıya muhtaç. Muhtaç olmayan tek bir ülke yok. Batılı ülkelere dayanıp ‘gücümüz var’ diye düşünüyoruz. Ancak vakti geldiğinde bunlar da arkamızdan gerekeni yapıyor. Ben bunu iktidardaki arkadaşlara her seferinde söylüyorum. Çünkü artık masada oturup bunları konuşmamız lazım. Kutuplaşma bitmeden biz bir araya gelemeyiz. Bizleri bölüp parçalamak istiyorlar. Bunu mezhepler üzerinden, ırklar üzerinden yapmaya çalışıyorlar. Bunun bilinciyle hareket etmeliyiz” diye uyardı.
ÇALIŞMALARI YAMALI BOHÇAYA DÖNÜŞTÜ
Hükümete uyarılarda bulunan Karamollaoğlu, “Hükümet bir bardak suda fırtına koparıyor. Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül iki kelime edince yer yerinden oynadı. ‘Biz bildiğimizden şaşmayız’ diyorlar. Yaptığınız çalışmalar artık yamalı bohça gibi oldu. Muhalefeti dinlemiyorsunuz. Arkadaşlarımızı sevdiğimiz için gerçekleri ve doğruyu söyleyip, uyarıda bulunuyoruz. Ancak kimseyi dinlemiyorlar. Ülkemizde adalete güven bırakmadılar. Zamanında FETÖ’yü bu ülkenin referansı haline getirdiler. Bu yöntemlerle ülke yönetilemez. Bu arkadaşlar istişare nedir bilmiyor. İstişareyi yapmayı unuttular. Bugün Anayasa Mahkemesi varlığı, yokluğu belli değil. Anayasa Mahkemesi anayasa ihlallerini yok saymamalıdır” şeklinde konuştu.
BATI KUDÜS’Ü İSRAİL’E BIRAKTILAR
Karamollaoğlu, İslam İşbirliği Teşkilatı’nın aldığı Doğu Kudüs kararını eleştirerek “Kudüs ikiye bölündü. ‘Doğu Kudüs Filistin’in dediler Batı’yı da İsrail’e bıraktılar. Filistin’in görüşüne başvurmadılar. Hiçbir Filistinli Kudüs’ün ikiye bölünmesini istemez. Alınan karar maalesef İsrail’in zaferi oldu. Batı Kudüs’e Rusya’dan ABD’den birçok yerden birileri gelip yerleşiyor. Gücünüz kadar hareket edip, mantıklı bir karar almalıydık” diye konuştu.
GERÇEKLERİ GİZLEMEKLE BAŞARIYA ULAŞAMAYIZ
Karamollaoğlu, Hükümetin dış politikada çuvalladığının altını çizerek, şunları kaydetti: “Tabi, Irak’ta bütün dünya çuvalladı. Irak ile ilgili söyledikleri her şey yalan çıktı. Suriye’nin durumu gözler önünde. İki komşusunda yaşanan tramvayı en güçlü şekilde Türkiye gördü. Dış politikada etkili olmak için bir ülkenin güçlü olması lazım. Bu ekonomi güçtür. Ancak şimdi arkadaşlarımız, ‘2023’te uçak, tank, helikopter olacak’ diyor. Bunun 2023’te olmayacağını düşünüyorum. Çelik ve metali ithal eden bir ülke bu çalışmaları yapamaz. Gerçekleri gizlemekle başarıya ulaşamayız.”
TARLALAR VE MERALAR BOŞALDI
Karamollaoğlu, hükümetin ekonomi politikalarını eleştirerek, “Ekonomi maalesef ranta dayanıyor. Ekonomide kesin ve garanti rant arıyorlar. O zaman da ne yapıyorlar. Parayı toprağa gömüyorlar. İnşaattan başka bir şey düşünmüyorlar. Sanayi, tarım ve hayvancılıkta üreticinin arkasında durmanız gerekiyor. Bazen de pansuman niyetinde destekler veriliyor. Ancak bu da üreticinin borcunu katlıyor. Dünyada bütün ülkeler tarım ve hayvancılıkta kendi üreticisini desteliyor. Ürünlerde fiyatları düşürmek için ancak bizim ülkemizde üretici desteklenmiyor. Hükümet kendisini besicinin önüne rakip olarak koyuyor. Kendi besicisini eziyor. Böyle olursan et fiyatları yükselir. Tarlalar ve meralar boşalır” diye uyardı.
AGD SORUMLULUĞUNU BİLİYOR
AGD ve MGV Genel Başkanı Salih Turhan ise, sorumluluklarının farkında olan bir nesil yetiştirme derdinde olduklarının altını çizerek, “Anadolu Gençlik Derneğimiz bu ülkenin gençlerini iyilik ve güzelliğin kelimeleri ile buluşturmak için vardır. Biz bu çatının altındaki bütün çalışmaları âlemlerin rabbinin hoşnutluğunu, rızasını kazanmak için yapıyoruz. Maruf ortak iyidir ve bütün insanların hayrına olan işlerdir. Münker ortak kötüdür ve bütün insanların zararına olan işlerdir. Hem Türkiye’nin hem İslam coğrafyasının hem de dünyanın çıkış yoluna, kurtuluş yoluna mesul oldukları beldelerde rehberlik edecek donanımı üstelenmek ve geliştirmekle mükellefiz” ifadelerini kullandı.
ABD VE İSRAİL’E KARŞI DİRENİŞE DEVAM EDİLMELİ
Dış politika konusunda önemli değerlendirmelerde bulunan Turhan, konuşmasında, şunları kaydetti: “Afganistan’ın işgali, Irak’ın işgali, Arap Baharı, Libya’nın vurulması, Sudan’ın ikiye bölünmesi, Orta Afrika Cumhuriyeti’nde kaos, Mali’de kaos, Suriye’de kaos ve Arakan meselesi. Şimdi İran kıskaç altına alınıyor. İsrail, Kudüs’le ve arz-ı mevudla ilgili daha rahat hareket edecek. Biz bunları söylerken İran’da mükemmel bir yönetim var, halkın refahı yerinde, bir eksiklikleri yok vesaire mi diyoruz? Ebette hayır. İran’da da sıkıntılar olabilir, vardır da zaten. Elbette, halk bu sıkıntıları dile getirebilir. Ancak İran’da göstericilerin İran’ın Filistin’e, Lübnan’a desteğini kesmesini istemesi, Suriye’den, Yemen’den çekilmesini istemesi İran halkından, İslam ülkelerinden ziyade ABD ve İsrail’in işine yarar. Ne yoksulluk sürsün isteriz ne de esaret olsun isteriz. Biz istiyoruz ki hem yönetim halkın haklı olan taleplerine kulak vermelidir, hem de İran, ABD ve İsrail’e karşı direnişe devam etmelidir.”