Paranın hükmü

Devlet üniversitesi ve özel üniversitelerin taban puanları arasındaki fark uçurum. Düşük puan alan öğrenci özel üniversiteye parasını vererek, derece yapan öğrenciyle aynı bölümü okuyabiliyor
Devlet ve özel (vakıf) üniversiteler arasındaki puan farkı tepki toplamaya devam ediyor. Tıp fakültesi ve hukuk fakültesi gibi derece isteyen bölümü okumak isteyen öğrenci ilk 10 binin içerisinde girmeden parasını vererek özel bir üniversitede okuyor. Türkiye'de 196 üniversitenin 123'ü devlet üniversitesi iken 73'ü de özel üniversitesi durumu açıkça ortaya koyuyor.
 
Geçtiğimiz günlerde Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) yayınladığı sayısal verilere göre devlet ve özel üniversitelerin aynı bölümlerindeki puan farklılıkları dikkat çekiyor. Özel üniversiteler ise kendi üniversitelerine tercih eden öğrencilere burs veriyor. Özellikle üniversitelerine ilk tercih yapan öğrencilere yüzde 25’lere varan indirimler yapılarak burs veriliyor. Birçok özel üniversite de puanı biraz yüksek olan öğrenciye yüzde 100 veriyor. Öğrenci ücret ödemeden 1 yıl okuduktan sonra devlet üniversitesine geçiş sağlayabiliyor. Tercih döneminde devlet üniversitesine kazanamayan öğrenci özel üniversitelerin puanı düşük olduğu için kayıt yaptırıyor. Birkaç yıl sonra devlet üniversitesine geçiş yapabiliyor. Yani ilk 10 bindeki öğrenci ile 100 binlerdeki öğrenci aynı sınıfta okuyabiliyor. Bu durum en başta emek hırsızlığına ve öğrenim kalitesinin düşmesine neden oluyor.
 
EĞİTİMDE HAKSIZLIK VAR 
Konuyu gazetemize değerlendiren Türk Eğitim-Sen Konya 1 No'lu Şube Başkanı Tanfer Ata, Türkiye’de özelleştirme akımının devam ettiğini belirterek, bundan eğitimin de nasibini aldığını söyledi. Devletin özel üniversitelerin açılmasına destek verdiğini işaret eden Ata, “Özel üniversiteler teşvik ediliyor ve vergi indirimleri gibi destek veriliyor. Bunun sonucunda yıllarını vererek devlet üniversitesine kazanan öğrenci ile parasını verip özel üniversiteye giden öğrenci aynı statüde oluyor. Sağlık personeli veya hukukçu olduklarında aynı şartlarda istihdam ediliyor ve aynı özlük haklarına sahip oluyorlar. Sağlık personeli ve eğitimde açıklar var. Bundan dolayı özelleştirme adı altında yeni özel hastaneler ve üniversiteler açılıyor. Burada müthiş bir haksızlık var. Bizi idare eden siyasi mekanizmanın bunlara destek vermesinden kaynaklanıyor. İlerleyen yıllarda Türkiye bunun acısını çekecektir” dedi. 
 
BU HAKSIZLIKLARA DUR DENMELİ 
Eğitimdeki özelleştirmenin doğru olmadığını ifade eden Ata, “Türkiye’deki gelir dağılımı buna müsait etmiyor. Asgari ücret ve devlet maaşıyla geçinen milyonlarca aile var. Bu aileler çocuklarını her şeyinden feda edip kısıtlı imkanlarla iş imkanı olan bölümü okutuyorlar. Diğer tarafta ise parası olan ve başarısız olan bir öğrenci özel üniversiteyi okuyor. Bu öğrencilere kamuda aynı haklarda görev veriliyor. Belkide özel üniversiteden öğrenci çok daha avantajlı olacak. Bu haksızlıklara dur demek lazım. Üniversitedeki bölümlerde mezun sayısı artıyor. Geçmiş yıllarda çok düşük puanla atanan bir öğrenci şimdi yüksek puanla bile atanamıyor. Bunun sonucunda işsizlikle birlikte bunalım görülüyor. Eğitim ile artık daha fazla oynanmamalı. Herkes eşit haklarda eğitim almalı. Eğitimde vasıf ve kalite düşüyor. Aynı durum sağlık sektöründe de yaşandı. Özel hastanelere teşvik edilerek destek verildi. Şimdi devlet hastaneleri bakıma muhtaç bırakıldı ve ilgi düştü. Birçok hastanede röntgen bile çekilemez hale geldi. Özel hastaneye gidemeyen hastalar devlet hastanelerinde yığılmalara neden oldu. Bu durumun bir benzerini ilerleyen yıllarda eğitimde de gösreceğiz. Buna bir son verilmeli ve yapılan haksızlıklar giderilmeli” ifadelerini kullandı. 
 
MEHMET AKİF SÜTÇÜ - merhabahaber.com

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri