Önce skordan söz edelim...
Daha iyisi olamaz...
Çünkü muhtaç olunan 3 puanı getirdi...
Dolayısıyla da pislikler halının altında kaldı...
Başka bir deyişle de 2-0'lık galibiyet pansuman görevi yaptı...
Bu galibiyetin tadını çıkarmak lazım...
Özellikle Perşembe günü oynanacak Vitoria Guimaraes maçına kadar...
Sonrası mı?
Hele şu Guimaraes maçını bir geçelim...
xxx
Akhisar maçının ilk yarısını önde bitirmemize rağmen, soyunma odasına 2 ya da 3 farklı geride gidebilirdik...
Sağolsun Akhisarlılar, bütün becerilerini soyunma odasında unutup, sahaya da bütün beceriksizlikleri ile çıkmışlar...
Savunmanın göbeğinde iyi ki Ali Turan var...
Takımda forma giydiği bütün maçlarda nerede duracağını bilmeyen bir stoperle oynuyor Atiker Konyaspor...
Moke...
Ali Turan rakiplerle mi boğuşsun, Moke'yle mi?
Akhisar takımının serseri kurşun gibi geldiği dakikalarda Ali Turan, devamlı Moke'yi uyardı...
Akhisar'ın forvetleri sürekli olarak solbek Eran Albayrak ile Moke'nin arasına yaptıkları boş koşularla ve toplu drimplinglerle yakalaladılar 4-5 net pozisyonu...
Defanstaki dört oyuncunun bir arada oynamaya daha yeni başladıklarını savunarak ya da takıma yeni yeni adepte oluyorlar denilerek, izah edilemez, özellikle Moke'nin sahadaki duruşu...
En azından ben yemem...
Net olarak şunu gördüm; birbirlerini tamamlayamıyor bu oyuncular...
Eren Albayrak'ın bir ritm tutturamamasını anlarım, ama Moke'nin düz bir oyuncu olmasına rağmen, Selim ve Filipoviç'in olduğu 21 kişilik kadroda tahtaya isminin ilk olarak yazılmış olmasını anlayamam...
Moke'yi en iyi şekilde görebilecek ve yorumlayabilecek kişi Hüseyin Çimşir değil, bizzat Mustafa Reşit Akçay'ın kendisidir...
Akhisar maçının ilk 45'inde içim acıdı...
Konyaspor son iki sezonda hiç bu kadar pozisyon vermemiş, daha da ötesi zavallı duruma düşmemişti...
Hadi diyelim ki Hoca atladı, yardımcıları ne iş yapar?
Bu takımın birinci bölgesi sol tarafta Eren ve stoper Moke ile sorun yaşamaya devam eder...
Ölümü görünce kansere razı olmaksa mesele, Skubiç, Ali Turan, Ferhat ve Filipoviç'e razıyız...
Oyuncuları yerinde ve daha doğru kullanarak devam etmeli Mustafa Reşit Akçay...
Gömleğin ilk düğmesini yanlış iliklerse, diğer dügmeleri de yanlış bağlayacağını unutmamalı Hoca...
xxx
Kimse yanlış anlamasın...
Takımdaki olumsuzlukları sadece Mustafa Reşit Akçay'ın üzerinden konuşmak, büyük haksızlık olur...
Dolayısıyla da, doğrulardan ve kulüpteki esas ana sorunlardan uzaklaşmış oluruz...
Hocanın istifası ile ya da gönderilmesi ile çözülecek bir durum değil kulüpte yaşanan olumsuzluklar...
Aykut Kocaman'dan sonra, bırakın Mustafa Reşit Akçay'ı, Fatih Terim'in bile yetmeyeceğini düşünen ve bunu da dillendiren biri olarak, benim futbol aklım bu...
Sorun, sadece Mustafa Reşit Akçay'ın yeterliliği veya yetersizliği değil, sorun daha derinlerde...
Ağaçlara bakarak ormanı gözden kaçıranlardan değilim...
Şunu anlayalım artık; Atiker Konyaspor futbol takımı geçtiğimiz iki sezonun sisteminden ve oyun anlayışından, kulüp olarak da, işleyiş ve geleneklerinden uzak bir kulüp...
Dolayısıyla da hem kulübü, hem de futbol takımını iyi günlerin beklemediği bir gerçek...
Başkan Fatih Yılmaz ve Konyaspor'u çıkarsız seven 2-3 yöneticinin çabası ile bu kulüp düzlüğe nasıl çıkar, bekleyip göreceğiz.