Kıbleyi bulmak zorlaştı artık. Yol üzerinde kutu kutu sandıklar, siyasetin nurlu şafağı var. Politik ölçüler, onaylar, putlar.
Cennetler satılıyor, tapulanıyor. Her şey mübarek oy pusulasına, biir “Evet’inize”, bakıyor.
Dünya da ahrette tastamam. İnanmayan derin ateşlerde yanıyor.
Şu oy pusulaları nelere kadir Yarabbi! Oooo!
Vaktiyle diriler yetişmeyecekti; ölüler bile ayağa kaldırılıp, rey kullanmaya çağrılacaktı. Durum o kadar vahimdi. Aksi takdirde başımıza yıldırımlar afatlar yağacaktı.
OY oy oy Oy!
Şimdi mesela hayırlı bir referandum olursa; hapisteki Selahattin Demirtaşlar, Zerdüştler, “hayvanların dahi anladığı çözüm sürecini anlamayan bazı insanlar” başa geçecek.
Maazallah İsmet İnönü ensemizde boza pişirecek. Şeytanlar tepemizden inmeyecek. Terör(istler)den terör(ist) beğeneceksiniz.
Cennet, Cehennem; kâfirlik, dünyevî uhrevî istikbalimiz buna bağlı. İslamiyet’in şartları 6’laştı.
Partisiz Müslümanlık mümkün değil mi? Bu sınırları kim çizdi k(oydu).
Allah Yolu ne zamandır, partiden pırtıdan geçer, ona tâbi oldu.
Seçimlerde Kahverengi tercih edilirse, yerle yeksansınız besbelli. Darbeler, şaibeler, Haçlılar yolda. Helâksınız billahi.
Oy oy oy da Oyy Oyy!
Sen buna mim koy!
1kişi..3 kişi..5 kişi…80 milyondan iyi düşünür elbette.
Akıl dediğiniz nedir ki. Tutkuyla sevk-i idare edilmek ister.
Güdülmeyi, yönlendirilmeyi sever.
Esasen yüktür, teslim edeceksiniz yuları Yukarı. Çulsuzsun, ineceksin aşağı aşağı!
“Ben bilmem, büyüklerim bilir Big Brother Ağabey”
Kusurluyum, Sen Büyüksün, boyuncağızım kıldan incedir BEY.
Oy oy ooyy!
Yavrum sen bunu hep yee!
Oylar çantada keklik. Yeşşee!”
Birlik beraberlik sözleri “Kuşyemi mi”? Sam yeli mi? Nota mı zota mı?
Bu ne yaman meseledir. İlle de oy ağartılıp çıkacak.
Yoksa silahlar, pompalı tüfekler kime patlayacak.
Bir reyin bedeli can vermek mi. Reyini beğenmezsem seni tamu’ ya göndereyim mi?
Ne ağır karşılıktır bu Yarabbi! Ya istediğimiz oyu ver, ya ÖDE!
Ya sev, ya terket, canın Cehenneme!
Bir seçim nasıl böylesi düşmanlık, kin vesilesi sayılabilir ki. Üstelik herkes sevgi havarisi tabii ki.
Göklerden gelen karar da kararlanacak, ayarlanacak, yeryüzü saltanatlarına boyanacak.
Kutsal da, sema da; bir siyaset, rey meselesidir, çare yok oylanacak.
Gayba da çeki düzen vereyim mi?
“Kızım seni Ali’ye vereyim mi”?
Şıkır şıkır tıkır tıkır Oy ooyy!
O kadar ak(ıllı) idiysek, zamanında mücadelemizi Pkk’lı, Fetöcü hainlere karşı silah doğrultarak, tedbir alarak yapaydık keşke.
Keşke devletlû şevketlû, üst akıllı ve seçkin ruhlu şahsiyetler olarak, zafiyet içinde zır zır ağlamayaydık.
Yedi düvele, ufkumuzu uzak görüşümüzü “erliğimizi” göstereydik.
Aşk illerine gideydik. Gönül meydanlarında boy göstereydik.
Aldatılmayaydık kanmayaydık.
Müslümancılık oynamayaydık.
Oy oy oy ooyy!
Sandığa gitmeyeceğim. Hainim, gafilim. Biçareyim. Müstahaktır Vurun Beni!
Bilememişim, senelerdir ülkeyi de ben idare etmişim.
Gülücük, öpücük, mevki mansıp dağıtmışım. Garibanın yoksulun teki olarak itiraf ettim gari.
Üç kuruş maaşımla, cep delik cepken delik, hayallerimle geçinmişim.
Bela da, Nemrut’u da Firavun’u da geçmişim.
Meğer ben ne netameli, ne şerli, ne İblis mişim.
Kapının önüne koyun. Satın beni!
Körmüşüm, ak’la karayı seçememişim.
Zebaniler gelsin, cehennemlere atın Beni!
Demokrasidir, hür irademdir. İşte teslimim.
Zaten kaç pul ederim; oy pusulasına yapıştırın. Sandığın içine katın Beni!
Hadisi şerifler var, “Allah’ın tüm vasıflarını üstünde toplayan; uğruna iki rekât şükür namazı kılmamız gereken” Göksel Yüceler var.
Sırat Köprüdür bu. “EVET” dedim. Geçirin beni, uçurun beni!
Cennet bahçelerinde havai fişek patlatalım, miting propaganda yapalım. Dünyayı sallayalım Eyy!
Ben masumum. Bir oy verdim, emir eriyim; Beraatımı isterim Hâkim Beey!
Kurtuluş beratımı dilerim sizden Devlet Bey!
İçim kanıyor.
OY oy oy ooyy!
Oooooooooyy!