Ova'da sıkıntı büyük

Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, "Konya Ovası’nda da su konusunda çok büyük sıkıntı var. Yağış düşük olduğundan yer altı suları bazı yerlerde 20 metreden başlamış şimdi bazı yerlerde neredeyse su seviyesi 300 metreye kadar indi" dedi

Bakan Eroğlu, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Afyonkarahisar’da gerçekleştirilen “Akarçay Havzası Kuraklık Yönetim Planı Kapanış Toplantısı”na katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Eroğlu, su ve kuraklık konusuna değinerek suyun akıllıca yönetilmesi konusunda astlarına uyarılarda bulundu.

“BARAJLARA KARŞI ÇIKMAK CİNNETTİR”
Bazı kesimlerin suyun tutulması ve doğru kullanılması için yapılan barajlara karşı çıkmasına bir anlam veremediğini de ifade eden Bakan Eroğlu, “Bazıları habire karşı çıkıyor. Kusura bakmayın ama barajlara karşı çıkmak Türkiye’de cinnettir, işi bilmemektir, cehaletin en uç, en dip noktasıdır. Suyu biriktirmezsek şehirlere su veremeyiz. Zirai maksatla ve sanayiye su temin edemeyiz. Türkiye’de suyu biriktirmek yani Türkçesi baraja ve gölet yapmak iklimin getirdiği bir zarurettir. Bazı kesimler bunu iyi anlasın. Ben 1994’te İSKİ Genel Müdürüydüm. O dönemde İstanbul Belediye Başkanı olan Cumhurbaşkanımız bana, ‘Veysel Hoca muhtarları bir dinle’ dedi. O dönemde muhtarların talebi; ‘haftada bir gün verin de, onu ne gün verileceğini bilelim, musluk başında beklemekten iflahımız kesiliyor’ başka bir şey istemiyoruz’ diyorlardı. Su yokluğundan neler çekiliyordu. Temizlik yapılamadığı için eczanelerde bit ilacı karaborsaya düşmüştü. Hanımefendiler maalesef 25-30 litrelik suları üst katlara taşımaktan bel fıtığı hastası olurdu. Su gelecek diye gece geç saatlere kadar musluk başında beklemekten psikolojik sorunlar yaşardı insanlar. Susuzluktan bir takım hastalıklar olurdu. Yani susuzluk çok büyük felakettir. Su medeniyettir. Hesap edersek şu anda 642 milimetre yağış düşüyor. Türkiye’nin 780 kilometre kare ile çarptığımız zaman yılda 501 milyar metreküp yağmur düşüyor. Bunun bir kısmı buharlaşıyor, bunun bir kısmı yeraltına bir kısmı denizlere ve yurtdışına gidiyor. Sonuç olarak kullanabileceğimiz su miktarı 112 milyar metreküp sudur. Bunun da yüzde 70i sulamada, geri kalan suyun yüzde 30u içme sanayi ve kullanma suyudur. Bölgeler arasında çok büyük yağış farkları oluyor. Konya Ovası’nda da su konusunda çok büyük sıkıntı var. Yağış düşük olduğundan yer altı suları bazı yerlerde 20 metreden başlamış şimdi bazı yerlerde neredeyse su seviyesi 300 metreye kadar indi. Bu yüzden biz Konya Ovaları Projelerini geliştirdik. Akdeniz’e boşa akan suları Konya Ovalarına yönlendirdik” diye konuştu.

TÜRKİYE SU ZENGİNİ DEĞİL

Bakan Eroğlu konuşmasına şöyle devam etti:“Sürekli bütün bölgelere eşit yağsa ve yağış mevsimlere göre dengeli yağsa hiç meselemiz olmaz. Karadeniz’de yılda 2 bin 500 milimetre yağış düşerken, Karapınar’da 250 milimetre yağış düşüyor. Bu bölgede de 400 milimetre yağış düşüyor. Türkiye ortalamasından 200 milimetre daha düşük. Birinci hususu Türkiye yarı kurak iklim bölgesi olduğundan su zengini değiliz. Yağışlarda bölgelere göre çok büyük değişikler gösteriyor. Yağış mevsimlere göre de çok büyük değişiklik gösteriyor. En büyük ihtiyaç yaz aylarında oluyor. Kışın sulama yapılmıyor ama yazın sulamaya yapılıyor. Suyumuzun yüzde 72’sini yani 3’te 2’sini sulamada kullanıyoruz. Yazın buharlaşma nedeniyle sanayide daha fazla su kullanıyoruz. İnsanlar yaz mevsiminde, kışa göre en az bir buçuk misli daha fazla su kullanıyor. Kışın bir insan ortalama 150 litre su kullanırken, yazın 300 litre kullanabiliyor. Bizde Avrupa’daki gibi sürekli akan nehirler yok. Sürekli yağış da yok nasıl yazın da kışın da su verelim. İşte işin zorluğu da önemi de burada. Su ihtiyacının azami olduğu bir dönemde yağış maalesef yok denecek kadar az. O zaman yapmamız gereken suyu biriktirmektir.”

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri