Türkiye toparlandıkça, güçlendikçe Avrupa’yı ve Amerika’yı bir korku sarıyor. Türkiye Osmanlılaşıyor mu? Endişesine kapılıyor. Bunu açık açık dillendirmekten de çekinmiyorlar. Tabii adamlar haklı. Osmanlı iki defa Viyana kapılarını zorlamış. Avrupa’ya nizam götürmüş. Dört asır oraları idare etmiş. Amerika devlet hayatında ilk ve son vergisini Osmanlı’ya ödemiş. Geçen yıllarda bu verginin belgeleri gazetelerde yayımlanmıştı. Adamlar Türkiye’den nasıl korkmasın?
Fakat bizim Osmanlılaşmak gibi ne bir düşüncemiz ve ne de idealimiz var. Öyle ulvî düşüncelerle işimiz kalmadı bizim. Bunlar teker teker yok oldu. Şimdi gençlerin ve ailelerin bir tek ideali var o da; çocuklarının iyi bir okulda okuması, ünlü bir üniversiteyi bitirip bir an evvel köşeyi dönmesidir. Şimdi ailelerin devletine, milletine faydalı, adam gibi adam yetiştirmek gibi bir düşünce ve endişesi yok. Bir türlü önce vatan ve millet diyemedik. Eskiden Osmanlı insanının üç endişesi vardı. Bunlar din, devlet ve milletti. İnsanlar bunlara zarar vermekten son derece sakınırlardı. Düşünür taşınır adımlarını ona göre atarlardı. Memlekette bu düşüncede insan yok mu, ebette var. Önemli olan bunların çoğunlukta olmasıdır.
İlkokuldan üniversiteye kadar bütün eğitim birimlerinde hocalık yaptım. Yıl yıl gençliğin geldiği daha doğrusu getirildiği noktayı ve siyasi gelişmeleri çok iyi takip ettim. Şimdi adamları hem fakültelerine konferans için davet eden, sonra da bunları yumurta ve hakaret yağmuruna tutan bir kısım gençliğin hâli ortada. Cahiliye döneminde birinin emanına sığınan insan, her türlü tehlikeye karşı korunur, gerekirse hayatlarını bile tehlikeye atmaktan çekinmezlerdi. Nerede bunlarda ilim irfan, cahiliye dönemi zihniyetine bile sahip değiller. Ondan sonra da bütün kabahat polisin oluyor. Bütün darbeler böyle gençlik ve sokak hareketleri ile başladı. Gençlere kendinizi kullandırmayın, polise de biraz sabırlı olun demekten başka bir şey gelmiyor elimizden. Onlar eylem yapsın, polis karşı koysun, ortalık karışsın istiyorlar. Bu oyuna gelinmemeli.
Bir de Türkiye, son 70-80 yıl içerisinde zaman zaman çok kötü idare edildi. Eline fırsat geçen devleti soyup soğana çevirmeye kalktı. Siyasette İttihat Terakki zihniyetinin hâkimiyeti yüzünden ülke bir türlü demokratikleşemedi. Türkiye her on yılda bir darbelerle hep geriye götürüldü. Hâlâ darbelerle uğraşıyoruz. Bir kısım siyasi bunların avukatlığına soyunmakta beis görmüyor. Dünyada bizim gibi bir memleket daha var mı? Son ele geçen belgelerle Ergenekon iyice köşeye sıkıştı. Muhalefet hâlâ bunların avukatlığını yapacak mı merak ediyor insan.
Bütün bu olumsuzluklar yanında bir de otuz beş yıldır terörle boğuşuyoruz. Otuz beş bin insanımızı teröre kurban verdik. Ülkenin her türlü nimetinden istifade eden bir sürü hain ve gafil adam, Türkiye’yi bölmeye ve parçalamaya çalışıyor. Ülkenin temeline dinamit koyan bir katili yıllardır kele gibi besliyor, yandaşlarına memleket aleyhinde talimatlar vermesine göz yumuyoruz. Yıllardır muhalefet de iyi bir imtihan veremedi. Yersiz ve sebepsiz kavgalarla ülkeye zaman kaybettiriyor.
Bazı kurumlarda insanlar asıl işlerini bırakıp, siyasetle iştigali alışkanlık haline getirdi. Bizim yerimizde başka bir ülke olmuş olsa idi çoktan yıkılır, yok olur giderdi. Atalarımız devletin temellerini gerçekten çok sağlam atmışlar. Onun için bütün bu hainlere ve gafillere rağmen yıkılmıyoruz, ayaktayız.
Komünist Rusya’nın çöküşünde hazırlıksız yakalandık. Hâlâ bölge ile irtibatımız tam olarak sağlanmış değil. Yakın bir zamana kadar İslâm ülkeleri ile hiç ilgilenmedik. Yıllar boyu devam eden bütün bu yanlış gidiş ve çarpık politikalar bizi lâyık olduğumuz mevkie getirmeye engel teşkil etti.
Birkaç gün önce ünlü ticaret adamlarımızdan ikisi, Türkiye’nin doğu ile münasebetlerinin artmasının batıda itibarımızın artmasına sebep olduğunu ifade ediyordu.
Günümüzde Türk dünyası da, İslâm dünyası da başsız ve lidersizdir. Bunlara önderlik ve liderlik yapabilecek tek ülke Türkiye’dir. Türkiye’nin süper bir güç olmamasının hiçbir sebebi yoktur. Yeter ki bunu isteyelim ve gereken gayreti gösterelim.
Dünyanın jandarmalığına soyunan Amerika’nın durumu ortada. İngiltere, Almanya ve Fransa her geçen gün güç kaybediyor. Avrupa Birliği’nin geleceği de pek parlak gözükmüyor. Türkiye’nin bölgede güç kazanması onların çöküşünü hızlandıracaktır.
Dünya, Türkiye gibi bir süper güce muhtaç. Yalnız bunu farkında olalım ve gereken gayreti gösterelim yeter.
Fakat bizim Osmanlılaşmak gibi ne bir düşüncemiz ve ne de idealimiz var. Öyle ulvî düşüncelerle işimiz kalmadı bizim. Bunlar teker teker yok oldu. Şimdi gençlerin ve ailelerin bir tek ideali var o da; çocuklarının iyi bir okulda okuması, ünlü bir üniversiteyi bitirip bir an evvel köşeyi dönmesidir. Şimdi ailelerin devletine, milletine faydalı, adam gibi adam yetiştirmek gibi bir düşünce ve endişesi yok. Bir türlü önce vatan ve millet diyemedik. Eskiden Osmanlı insanının üç endişesi vardı. Bunlar din, devlet ve milletti. İnsanlar bunlara zarar vermekten son derece sakınırlardı. Düşünür taşınır adımlarını ona göre atarlardı. Memlekette bu düşüncede insan yok mu, ebette var. Önemli olan bunların çoğunlukta olmasıdır.
İlkokuldan üniversiteye kadar bütün eğitim birimlerinde hocalık yaptım. Yıl yıl gençliğin geldiği daha doğrusu getirildiği noktayı ve siyasi gelişmeleri çok iyi takip ettim. Şimdi adamları hem fakültelerine konferans için davet eden, sonra da bunları yumurta ve hakaret yağmuruna tutan bir kısım gençliğin hâli ortada. Cahiliye döneminde birinin emanına sığınan insan, her türlü tehlikeye karşı korunur, gerekirse hayatlarını bile tehlikeye atmaktan çekinmezlerdi. Nerede bunlarda ilim irfan, cahiliye dönemi zihniyetine bile sahip değiller. Ondan sonra da bütün kabahat polisin oluyor. Bütün darbeler böyle gençlik ve sokak hareketleri ile başladı. Gençlere kendinizi kullandırmayın, polise de biraz sabırlı olun demekten başka bir şey gelmiyor elimizden. Onlar eylem yapsın, polis karşı koysun, ortalık karışsın istiyorlar. Bu oyuna gelinmemeli.
Bir de Türkiye, son 70-80 yıl içerisinde zaman zaman çok kötü idare edildi. Eline fırsat geçen devleti soyup soğana çevirmeye kalktı. Siyasette İttihat Terakki zihniyetinin hâkimiyeti yüzünden ülke bir türlü demokratikleşemedi. Türkiye her on yılda bir darbelerle hep geriye götürüldü. Hâlâ darbelerle uğraşıyoruz. Bir kısım siyasi bunların avukatlığına soyunmakta beis görmüyor. Dünyada bizim gibi bir memleket daha var mı? Son ele geçen belgelerle Ergenekon iyice köşeye sıkıştı. Muhalefet hâlâ bunların avukatlığını yapacak mı merak ediyor insan.
Bütün bu olumsuzluklar yanında bir de otuz beş yıldır terörle boğuşuyoruz. Otuz beş bin insanımızı teröre kurban verdik. Ülkenin her türlü nimetinden istifade eden bir sürü hain ve gafil adam, Türkiye’yi bölmeye ve parçalamaya çalışıyor. Ülkenin temeline dinamit koyan bir katili yıllardır kele gibi besliyor, yandaşlarına memleket aleyhinde talimatlar vermesine göz yumuyoruz. Yıllardır muhalefet de iyi bir imtihan veremedi. Yersiz ve sebepsiz kavgalarla ülkeye zaman kaybettiriyor.
Bazı kurumlarda insanlar asıl işlerini bırakıp, siyasetle iştigali alışkanlık haline getirdi. Bizim yerimizde başka bir ülke olmuş olsa idi çoktan yıkılır, yok olur giderdi. Atalarımız devletin temellerini gerçekten çok sağlam atmışlar. Onun için bütün bu hainlere ve gafillere rağmen yıkılmıyoruz, ayaktayız.
Komünist Rusya’nın çöküşünde hazırlıksız yakalandık. Hâlâ bölge ile irtibatımız tam olarak sağlanmış değil. Yakın bir zamana kadar İslâm ülkeleri ile hiç ilgilenmedik. Yıllar boyu devam eden bütün bu yanlış gidiş ve çarpık politikalar bizi lâyık olduğumuz mevkie getirmeye engel teşkil etti.
Birkaç gün önce ünlü ticaret adamlarımızdan ikisi, Türkiye’nin doğu ile münasebetlerinin artmasının batıda itibarımızın artmasına sebep olduğunu ifade ediyordu.
Günümüzde Türk dünyası da, İslâm dünyası da başsız ve lidersizdir. Bunlara önderlik ve liderlik yapabilecek tek ülke Türkiye’dir. Türkiye’nin süper bir güç olmamasının hiçbir sebebi yoktur. Yeter ki bunu isteyelim ve gereken gayreti gösterelim.
Dünyanın jandarmalığına soyunan Amerika’nın durumu ortada. İngiltere, Almanya ve Fransa her geçen gün güç kaybediyor. Avrupa Birliği’nin geleceği de pek parlak gözükmüyor. Türkiye’nin bölgede güç kazanması onların çöküşünü hızlandıracaktır.
Dünya, Türkiye gibi bir süper güce muhtaç. Yalnız bunu farkında olalım ve gereken gayreti gösterelim yeter.