Sözümüz dünden bu güne siyasetini yani siyasi söylemini değiştirmedim diyen ancak dün ile bu gün durduğu yer farklı olanlaradır.
Bu sebeple siyasi söylemi herkes aynı anlamlarda kullandığı ama oryantalizm ve otantisite sözcüklerini farklı anlayan ve anlatanlar olabileceğini düşünerek bu kavramları hangi anlamda kullandığımızı peşinen açıklamak doğru olacaktır.
İslam adına ve Müslümanları maruz kaldıkları tehlikeler karşısında uyarmak maksadıyla yazılan yazılarda Oryantalizm konusunda yazılanlar oldukça önemli bir yer işgal etmekte ve farklı anlamlar yüklenebildiği için de tartışmalar yapılmaktadır.
Müslümanların son 300 yılına baktığımızda başına gelenler açısından son derece önemli olan oryantalizm konusuna önem veren yazarlar bu kavramı ya yerinde kullanmamakta veya tartışıldığı konunun dışında bir tarifle ele aldığı için çelişkili bir hale düşebilmektedirler.
Kelime anlamı olarak şarkiyatçılık ve doğu ülkelerinin hayat tarzını inceleyen bilim anlamına gelse de oryantalizm kelime anlamından çok farklı işlevler gören bir tür örtülü misyonerlik faaliyetine bürünüş durumdadır.
Batı kökenli araştırmacıların yakın ve uzak doğu toplumlarını, kültürlerini, dillerini ve halklarının incelendiği bir araştırma alanı olarak anlatılmaya çalışılan oryantalizm sonuçta bu ülkelerin dinlerini incelemeye yani dinlerinin batı dinleri karşısındaki eksikliklerini ve hatalarını ispat etmeye dönük bir faaliyet ola gelmiştir.
Bu bağlamda oryantalizme tabir caiz ise yol veren bir diğer kavram ise otantisite olmuştur.
Kelime anlamı olarak kendilik ve geçmişteki ile aynılık anlamına gelen otantisite düşüncesi kişilerin ve toplumların bulunduğu yerin eski bulundukları veya durdukları yer olmadığına ve değişimin getirdiği kaybı ifade edenlere karşı iddiaları çürütmek için kullanılmaktadır.
Ama meydana çıkan iki kişiden veya iki gruptan birisi diğerinin bulunduğu yerin eskiden olduğu yer olmadığı gibi bir iddiada bulunuyorsa aslına her ikisinin de bulundukları yerin eski yerleri olup olmadığına bakmakla işe başlamak gerekir.
Aslında otantisite nin asıl sorgulanması gereken yer de tam burasıdır.
Kavramları bir nebze olsun açıkladıktan sonra Müslümanların özellikle de İslamcı geçinen Müslümanların eksen kaymasına uğrayarak oryantalizme nasıl geçit verdiklerine gelebiliriz.
Kim ne derse desin postmodernizmin gelişi ve küreselleşmeyle birlikte bilgiye ulaşmanın hiç olmadığı kadar kolay olduğu ve dolayısıyla da dünyanın global bir köy haline geldiğini ve oryantalizmin artık bittiğini iddia edenler belki de bu güne kadarki en büyük yanılgılarını yaşamaktadırlar.
Çünkü genelde aynı kişiler birbirlerinden biraz farklı da olsa oryantalizmle aynı bilgi kurgusu zeminini paylaşan Kemalizmin din ve toplum anlayışlarında bir birine benzer olması nedenleriyle sona erdiğini de iddia etmişlerdi ve yanıldıklarını çabuk gördüler.
Şimdilerde bu yanılgılarını bir adım daha ileri götürerek İslâmcılığın da Kemalizmle benzer bir zemini paylaşıyor olması nedeniyle İslamcılığında kemalizm ve oryantalizmle birlikte ortadan kalktığını iddia ediyorlar.
İslam’ı bu topraklardan bir dönem tamamen söküp atma gayreti içinde olduğu görülen kemalizm ile yine İslam’ı ve Müslümanları yeryüzünden tamamen yok etmek isteyen oryantalizmin dönemi birilerine göre bitmiş olabilir.
Ama İslamcılık sona erdi gibi bir düşünce ile Müslümanları batı medeniyetine entegre etme adına icat edilen modern İslam veya daha yeni tabirle İslami muhafazakarlık asla İslam dini ve Müslümanlık anlamına gelmemektedir.
Modern veya modernist İslam veya İslami dindarlık ya da muhafazakâr İslamcılık olsa olsa İslam dininin temel kaynakları olan Kuranı Kerim ayetlerini ve Hz. Peygamberimizin(sav) sahih Hadislerini doğru okumamanın ya da kendi süfli emellerini gerçekleştirebilmek için bağlamlarından saptırmanın tarifi olabilir.
Oryantalizmin küresel emellerini anlayamayan veya görmezden gelen kişilerin hataları şu dur:
Oryantalizm artık temeli yüzyıllardır uyguladıkları stratejilerini sürekli güncellemeleri sonucunda kendi içlerinde artık belli bir bütünlük oluşturarak kendi içindeki yanlışları bile dışlayacak şekilde bütünleşik yapıları oluşturulan, İslam ve Müslümanlar üzerinde belli konularda insanları açmaza düşürecek derecede Müslümanlardan bile daha fazla bilgi sahibi uzmanları olan bir kurumdur.
Bu anlamda oryantalizmin zamanımızdaki söylemleri artık sıradan bir Müslümanın basitçe savuşturabileceği kavram ve inanç bilgilerine dönük söylemler değildir.
Oryantalizmin bu gün geldiği nokta, yüzyıllardır kendini bu işe hasreden kilisenin seçtiği özel elemanların siyonizm nesli ile birlikte çalışarak uzun yatırımlarla meydana getirdiği önemli bir ideoloji ve disiplin haline gelmiştir.
Kuranı Kerimi ve Allah(cc) Rasulünün Hadisleri ile hayatını okumak yerine televizyon seyreden, dünya Müslümanları ile siyaseten bile olsa ilgilenmeyen ama İslam ümmetinden olmakla övünen, dindar olmayı gelenekle temasını koparmamak olarak gören ve İslam’ın ekonomik ve siyasi bir hayat teklifi olduğunu dünyevi modernliğin gereği olarak çok gerilerde kalmış bir teklif olarak gören bir Müslüman portresini gördüğünüzde bu insanın eksen kaymasına uğramadığına yani otantisite sinin olduğuna inanmak mümkün değildir.
FARKINDA MISINIZ?
“Bizim nezdimizde de saygıdeğer kalmak istiyorsanız, lütfen kendiniz olarak kalın”
Matternich