Tetikçi,
Fitneci,
Kibirli,
Kavgacı,
Haysiyetsiz,
Terbiyesiz,
Koltuk sevdalısı,
Makam sevdalısı,
Havlayan,
Kucağına oturan,
Kuklacı,
Hayasız,
Ankara’yı satan,
Paralelci,
Oğlun, kızın, damadın, hanımın…
Seni istemiyoruz,
İstifa et…
Bu kelimeler nereden çıktı?
Ülkenin tepesinde ikisi de aynı partiye mensup biri Başkentin Belediye Başkanı, biri Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü olan koca koca adamların birbirlerine sarfettikleri sözlerden birkaç tanesi.
Aman Allah’ım.
İnşaallah ilkokul çağındaki çocuklarımız, öğrencilerimiz, edebli, hayalı insanlarımız bu yazıyı okumazlar. Ama iş sadece bu yazıyla kalmıyor ki. Gazeteler, televizyonlar, sosyal medya, sokak, kahve… herkes bu sözleri konuşuyor.
İkisi de ilk-orta-lise ve üniversite mezunu, yıllardır devletin çeşitli kademelerinde en üst düzey görevler yapmış, genel müdür, milletvekili, bakan, belediye başkanı, başbakan yardımcısı, meclis başkanı ve cumhurbaşkanı vekili… olmuş insanlar 70 milyonun karşısında böylesine seviyeli, güzel, örnek konuşmalar yaparsa, bu milletin gençliği, öğrencileri, pırıl pırıl çocukları da bu değerli Türk Büyüklerini örnek alarak ahlaklı, faziletli, edebli, dindar nesiller olarak yetişirler değil mi?
Ben söyleyecek söz bulamıyorum, tek kelime ile bitiriyorum:
Aferin size, maşallah tebarekallah!