Orman, mağduru çok iyi oynuyor!

Recep Çınar: Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, kulübünün menfaatlerini korumak için çırpınıyorsa, Konyaspor Başkanı Ahmet Şan' da Konya'nın ve Konyaspor'un menfaatlerini korumak için çırpınıyor. Bundan daha doğal ne olabilir ki?

BEŞİKTAŞ SÜTTEN ÇIKMIŞ AK KAŞIK DEĞİL

Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Recep Çınar, Süper Kupa sonrası çıkan olaylarla ilgili olarak, özellikle Beşiktaş Başkanı Fikret Orman'ın, “Burada bir ceza verilir de Beşiktaş işin içine sokulursa dünyayı ayağa kaldırırım” sözlerine büyük tepki göstererek, Konya'nın, Konyaspor'un ve Başkan Ahmet Şan'ın sahipsiz olmadığının altını çizdi. Sahaya bıçak atan, bu nedenle de Konyaspor'u hedef tahtası haline getiren provokatörün mutlaka yakalanmasını isteyen Çınar, “Beşiktaş'ın taraftarı ne kadar masum ve mağdur ise Konyaspor taraftarı da o kadar masum ve mağdurdur” dedi. Gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Recep Çınar'a biz sorduk, o cevapladı.

TARAFTARLIK KULÜBE ZARAR VERMEK DEĞİLDİR

Kupa maçının gergin geçeceğini bile bile daha sert önlemlerin alınması gerekirdi. Şunu net söylüyorum; Beşiktaş ve taraftarları, maç öncesinde, karşı tarafı, yani Konyaspor'un yöneticisini, futbolcusunu, teknik adamını ve tribündeki taraftarlarını psikolojik bir baskı altına almanın sinyallerini verdi. Beşiktaş taraftarının gözünü resmen kan bürümüş olmalı ki, Konyaspor taraftarı zannetip saldırdığı otobüs kendi arkadaşları, yani Beşiktaş taraftarları çıktı. Öyle bir hava estiriliyor ki, sanki Beşiktaş taraftarı tamamen mağdur. İyi de, o satırlar, bıçaklar, palalar, kılıçlar beyzbol sopaları neyin nesi? Maça değil, savaşa gider gibiler. Trübünlere sokulan patlayıcıları leylekler mi getirdi? Yani Beşiktaş taraftarı ne kadar masumsa, Konyaspor taraftarı da o kadar masum. Sadece sahaya o kelebeği atan ve mlasum taraftarın arasına karışan 15-20 provokatör hariç. Kimse o provokatörler bulunmalı ve cezası verilmeli. Bırakın onları Konyasporlu olarak, insan olarak bile görmüyorum. Özellikle de sahaya kelebek bıçak atanı.

BEŞİKTAŞ BAŞKANI HEZEYAN İÇİNDE

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, her ne kadar “Konya bizim dost camiamız” dese de, inandırıcı olmuyor. Onlar sadece kendilerine dost. Bu Fenerbahçe ve Galatasaray için de geçerli. Onların kendilerinden başka dostu yoktur, olamaz da. Çünkü, camialarına karşı sorumlulukları vardır. Geçecekler “Konya'yla dostuz” söylemlerini. Dost olan insan, “Bizim taraftarımızın üzerine oradan eşyalar atıldı, onursal başkanımıza küfredildi. Çıkış tarafı Beşiktaş kulübünden olmamıştır. Ceza verilecekmiş keşke daha evvel verilseydi iş buralara gelmezdi. Ceza benim işim değil. Burada bir ceza verilir de Beşiktaş işin içine sokulursa dünyayı ayağa kaldırırım” diye cümle kurmaz. İnsanlar için bir temaşadan  ibaret olan futbol adına, dünyayı ayağı kaldırmakla tehdit eden Fikret Orman, keşke  Ülke elden giderken de, yani  15 Temmuz'da da aynı açıklamayı yapsaydı ya! O zamanda “Ülkem için dünyayı ayağa kaldırırım, bu vatan için kefenimi giyer, kellemi ortaya koyardım” deseydi ya! Fikret Orman böyle bir şey demedi tabi ki. Ama şunları söyledi 15 Temmuz'la alakalı: “Ben yurt dışındaydım. Ailem ve çocuklarım Türkiye'deydi. Sdadımıza asker helikopter indi. ''Ne yapalım?'' dediler, “kaçın” dedim. Ne yapacaksınız, çatışacak haliniz yok.”

Şimdi,15 Temmuz'da  Erol Olçak ve oğlu Abdullah Tayyip Olçak'la birlikte 249 insanımız vatan için şehit olurken, 2196 insanımız gazi olurken, sen çıkıp çalışanlarınıza “kaçın” diyeceksin ve daha sonra da kulübünüze verilen maddi zararı devletten  isteyeceksin. Bu nasıl vatanseverlik, nasıl milliyetçilik? Dolayısıyla Beşiktaş Başkanı Fikret Orman'ın açıklamalarını samimiyetsiz buluyorum.

BEŞİKTAŞ TARAFTARI SÜTTEN ÇIKMIŞ AK KAŞIK DEĞİL

Fikret Orman, Beşiktaş taraftarının olaya müdahil olmadığını söylüyor. Ama, görüntüler ve fotoğraflar herşeyi açıklıyor. Herşey ortada. Sayın Orman, 22 Eylül 2013'te  Galatasaray'la oynanan 5. hafta lig maçında kendi taraftarlarının çıkardığı olaylarla ilgili olarak da, Beşiktaş taraftarının mağdur olduğunu, taraftarlarının hiçbir kamu malına zarar vermediğini  ve güvenlik güçlerine fiili müdahelede bulunulmadığını söylemiş. Halbu ki, 90+3'de sahaya giren, ortalığı savaş alanına çeviren taraftarlar Galatasaray değil, Beşiktaş taraftarlarıdır. Arşivler yalan söylemez. Anlayacağınız Beşiktaş Başkanı Fikret Orman,  mağduru oynamayı seviyor, ama beceremiyor. Şunun altını kesinlikle çizmek istiyorum; Beşiktaş cephesi bu olayların ne kadar mağduruysa, Konyaspor  cephesi de o kadar mağdurdur. Beşiktaş Başkanı, kesinlikle  kupayı kaybetmenin verdiği hezeyanla hedef şaşırtıyor. Bunu kendi camiasına, kendi taraftarlarına kabul ettirebilir, ama olaylara objektif bakan kimse bunu kabullenmez.

AHMET ŞAN  DOĞAL OLARAK KULÜBÜN MENFAATLERİNİ SAVUNUYOR

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, kulübünün menfaatlerini korumak için çırpınıyorsa, Konyaspor Başkanı Ahmet Şan' da Konya'nın ve Konyaspor'un menfaatlerini korumak için çırpınıyor. Kimsenin, özellikle Beşiktaş camiasının ve yaygın basının Ahmet Şan'a, Konyaspor'a ve Konya'ya yürümesine, yani bel altı vurmasına  izin verilmemeli. Kimsenin de haddi değil. Buradan siyasilere, bürokratlara sesleniyorum; ne Ahmet Şan sahipsizdir, ne de Konyaspor. Bu kulüp bu ülkenin en köklü kulüplerinden birisidir ve herkesin içi rahat olsun, bir kaşık suda çıkartılan fırtına, yani olaylar ancak kayadan toz alır. Önemli olan Konya bu sunni kaos günlerinde kenetlenmeli. Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, “Dünyayı ayağı kaldırırım” açıklamasıyla, Konyaspor'u hedef gösterirken, Konyaspor'u aslanların önüne atarken, Konyalı köşesine mi çekilsin? Ahmet Şan'ın da Başkanlığını yaptığı Konyaspor kulübünü  savunması kadar doğal bir şey olamaz. Burada Ahmet Şan'ı yalnız bırakmamak lazım. Onun için de bu şehrin muktedirleri, dahası bu şehre aidiyetleri olanlar tribünden inmeliler. Çünkü, bu mesele sadece Ahmet Şan'ın meselesi değil, Konya'nın ve Konyaspor'un, Anadolu takımları ile  Anadolu'nun meselesidir. Anadolu takımlarını “sütçü beygiri” gibi gören İstanbul takımları, hadlerini bilmelidir. Dolayısıyla Anadolu takımları böyle durumlarda  el ele vermelidir. Çünkü, bugün Konyaspor'un başına örülmeye çalışılan çorap, yarın Kayseri'nin, ertesi gün, Malatya'nın, Osmanlı'nın, Gençlerbirliği'nin ya da Bursa'nın  veya Trabzon'un  başına örülebilir.

YAYGIN BASIN ANADOLU'YA HEP ŞAŞI BAKMIŞTIR

Samsun'daki olaylarla ilgili yaygın basının tavrını çok yadırgamamak lazım. Çünkü, İstanbul takımları Anadolu'ya hangi gözlükle bakıyorsa, ulusal basında yazan, çizen, konuşan da aynı gözlükle bakar. Çoğunluğu Fikret Orman'ı ya da Beşiktaş'ı eleştiremez. Ya da Aziz Yıldırım'ı. Biat meselesi. Bunların Konya'ya bakış açıları malum. Sadece Konya'nın değil, Anadolu'da hiçbir takımın  sivrilmesini istemezler. Bursa takımı şampiyon oldu diye başına gelmedik kalmadı. Özellikle  bazı yazarlar var ki, gözleriyle değil, kulaklarıyla yazarlar. Yani duyduklarını yazarlar. Gerçek mi, değil mi, araştırmazlar bile. Samsun'daki olaylara da bakışları farklı değil. At gözlüğüyle bakıyorlar. Beşiktaş başkanına ve taraftarına nasıl şirin görünecekler? Konyaspor'a ve başkanına vurarak. Fikret Orman kaybetmeyi ne kadar  kabullenmediyse, Beşiktaş'ı yazanlar da kabullenmedi. Dolayısıyla bir kaşık suda fırtına koparmaları ondandır.

Yorum Yap
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yorumlar (2)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

Konya Spor Haberleri