Onları unutmayın

Çeşitli nedenlerle Konya Dr. İsmail Işık Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi'nde kalmak zorunda bırakılan Huzurevi sakinlerinin gözleri hep kapıda, kendilerini ziyaret edecek birilerini bekliyorlar. 
Ziyaretçisi gelenler çocuk gibi sevinerek, yataklarına yatıp gönül rahatlığıyla uyuyabiliyorlar. Ancak ziyaretçisi gelmeyenler, söylemeseler de hüzünlü gözlerle çevresine bakınıyor, gizlice çekildikleri köşelerde yanaklarına düşen gözyaşlarını siliyorlar. 
Huzurevini ''düşkünler yurdu'' değil, sosyal bir ihtiyaç olarak gören Huzurevi sakinleri, çeşitli etkinliklerle yaşama motive edilmeye çalışılıyor. 
İkinci baharlarını mutlu bir şekilde Huzurevinde geçirmeleri için elinden geleni yapan yetkililer, yatalak, fiziksel ve zihinsel özürlü yaşlılarla bir bebek gibi ilgileniyor, yakınlarının yokluğunu hissettirmemeye çalışıyor. 
Ancak Huzurevi sakinlerinden bazıları evlatları arayıp sormadığı için çocuklarından gelecek bir telefona bile hasretler... 
Huzurevinde 5 yıldır kalan 70 yaşındaki bir kadın yaptığı açıklamada, yıllardır çocuklarıyla görüşmediğini belirterek, ''Kocam öldükten sonra buraya gelmek zorunda kaldım. Ben çocuklarımı çok zor şartlarda büyüttüm. Çocuklarım ziyaretime gelmedikleri gibi bir telefonu bile bana çok görüyorlar. Neredeyse hergün 'acaba bugün ararlar mı?' diye ümitleniyorum. Ancak her seferinde üzülen ben oluyorum. İyi ki devlet böyle yerleri zamanında açmış. Yoksa bizler sokakta kalacakmışız'' diye konuştu. 
Huzurevinde kalan birçok kişinin çocukları tarafından aranıp sorulmadığını savunan kadın gözyaşlarına hakim olamayınca görevliler tarafından teselli edilmeye çalışıldı. 
''HEP ÇOCUK VE TORUNLARA BİR ÖZLEM VAR'' 
Huzurevi Müdürü Mustafa Gürbüz yaptığı açıklamada, 350 kişilik Huzurevinde, 197'si yatalak, çocuğu da zihinsel ve fiziksel özürlü olmak üzere 121 kişi kaldığını söyledi. 
Sosyal Hizmetlere bağlı, kapasite bakımından Türkiye'nin en büyük huzurevinde 122 personelle görev yapmanın mutluluğunu yaşadığını ifade eden Gürbüz, ''Burada herkes özveriyle yaşlılara ideal bir hizmet sunmak için çalışıyor. Başta Vali Aydın Nezih Doğan ile İl Müdürü İzzet Güneş sürekli yaşlıların yaşamlarını iyileştirmek için mücadele ediyor'' dedi. 
Yatalak olan yaşlıların altlarına bezlerinin bağlandığını, yemek yedirildiğini, banyo yaptırıldığını ve biberonla beslendiğini anlatan Gürbüz, şunları kaydetti: 
''Aynı zamanda burada yaşlılara yönelik çeşitli aktiviteler düzenleniyor. Onların yaşama daha sıkıya sarılması için sürekli değişik projeler üretilmeye çalışılıyor. Yaşlıların gençliklerinde yapamadıkları şeyleri burada yapmaları sağlanıyor. Ancak biz ne kadar onları seversek sevelim kendi evlatları ve torunları gibi olmuyor. İnanın yaşlılar, çocukları ziyaret ettiğinde ya da aradığında çocuk gibi seviniyorlar. Çocuklarıyla görüşmeyenlerin gözlerindeki hüznü ne yaparsak yapalım gideremiyoruz'' 
Kendilerinin yaşlılarla çocuklarını biraraya getirmek için ellerinden geleni yaptıklarını dile getiren Gürbüz, gidemeyecek durumdakileri çocuklarına bazen kendilerinin götürdüğünü sözlerine ekledi.