Konya'da önceki gün 30'ya yakın köpeğin zehirlenerek, öldürülmesi hayvanseverlerin büyük tepkisini çekti. Valilik olayla ilgili geniş çaplı bir soruşturma başlattı. Köpekleri zehirleyen kişi ya da kişilerin bulunması için çevredeki bütün mobese kameralarının tek tek inceleneceği ifade edildi. Uzmanlar, köpeklerin öldürülmesinin yanlış olduğunu belirterek, en etkin yöntemin ise sistematik bir şekilde kısırlaştırma olduğunu söyledi.
TEK ÇÖZÜM KISIRLAŞTIRMAK
Sokak köpeklerini zehirleyerek öldürmekle bir sonucu ulaşılamıyor. Sokak köpeklerinin sayısının azaltılmasında en etkili yöntemin kısırlaştırma olduğu dile getiriliyor. Çünkü kısırlaştırılmayan bir çift köpekten 6 yıl sonunda yavrularıyla birlikte 67 bin köpek meydana geliyor. Bu istatiğe göre kısırlaştırılmayan bir çift köpek bir yılda yavruları ile 16, ikinci yılda 128, üçüncü yılda 512, dördüncü yılda 2 bin 48, beşinci yılda 12 bin, altıncı yılda ise tam 67 bin köpek popülasyonuna ulaşıyor. Kediler de 7 yıl içerisinde 420 bin kedi olarak karşımıza çıkıyor. Köpekleri öldürmek bundan dolayı hiçbir sonuca götürmüyor. Büyükşehir Belediyesi de her yıl Mart ya da Nisan aylarında sokak köpeklerini toplayarak kısırlaştırıyor. Uzman kontrolünde aşıları yapılan köpeklere sahip çıkan gönüllü olmazsa barınakta tutulduktan sonra alınan yere tekrar koyuluyor.
BU GÖRÜNTÜ KONYA'YA YAKIŞMIYOR
Hayvanların zehirlenerek, öldürülmesiylee ilgili gazetemize açıklama yapan Konya Doğayı ve Hayvanları Koruma Derneği Başkanı Ümit Sürmeli Börü, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'na göre hayvanların toplandıktan sonra kısırlaştırıldığını söyledi. Kısırlaştırmanın yanı sıra aşılarının da yapıldığını kaydeden Börü,"Barınakta topladığımız hayvanların küpeseni takarak gözetim altında tutuyoruz. Hasta olanları iyileştiriyoruz. Emin olduktan sonra da aldığımız yere tekrar bırakıyoruz. Köpeklere sahip çıkmak isteyen gönüllülülere de beğendikleri köpekleri teslim ediyoruz" dedi.
KÖPEKLER SAHİPSİZ DEĞİLLERDİ
Sahipsiz köpeklerin yiyecek bulmak için aslım çöplüğünde toplandığını kaydeden Börü, "Aynı zamanda çevre köylerden oraya köpek bırakıyorlar. Bu da köpeklerin kısırlaştırmasını zorlaştırıyor. Rukiye Bağıcı da eşiyle birlikte orada 8 yıldır köpeklere bakıyordu. Kadın bekçiliği bıraktıktan 20 gün sonra bu olay başımıza geldi. Büyükşehir Belediyesi, Karatay Belediyesi ve gönüllüler hep birlikte köpeklerle ilgileniyordu. O köpeklerin hiç kimseye zararı yoktu. Orada bir sanayi esnafı bir köpeğe baksaydı böyle bir olay başımıza gelmeyecekti. Bunu yapanlar çok büyük günaha girdiler. 2 tanesi de hamileydi. Nisan'da tekrar kısırlaştırma başlayacaktı. Bu olayın yaşanması bizi çok üzdü. O köpekler üstünde çok emek harcadık. Sanayideki bekçilerle köpekler arkadaş olmuştu. Bunu yapanlar inşallah en kı sürede yakalanır" diye konuştu.
MEHMET AKİF SÜTÇÜ - merhabahaber.com