"Öğretmenlerin Yaşam Koşulları Ve Mesleki Saygınlığı Giderek Kötüleşiyor"

Zonguldak Ereğli Eğitim Sen Şube Başkanı İbrahim Koç, öğretmenlerin yıllar boyunca büyük fedakarlıklara katlanarak çalışırken yaşadığı zorluklar ortadayken, çalışma ve yaşam koşulları ve mesleki saygınlıklarının giderek kötüleştiğini...

Zonguldak Ereğli Eğitim Sen Şube Başkanı İbrahim Koç, öğretmenlerin yıllar boyunca büyük fedakarlıklara katlanarak çalışırken yaşadığı zorluklar ortadayken, çalışma ve yaşam koşulları ve mesleki saygınlıklarının giderek kötüleştiğini söyledi.

24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla basın açıklaması yapan İbrahim Koç şunları kaydetti: "Her fırsatta 12 Eylül ve darbelerle hesaplaştığını iddia eden iktidar ve yandaş sendikalar, yıllardır 24 Kasımı bir şova dönüştürme gayreti içinde Öğretmenler Günü olarak kutlamakta, öğretmenlere içi boş ve gerçek yaşamda hiçbir karşılığı olmayan övgüler dizip, gerçek sorunların üzerini örterek günü kurtarmaya çalışmaktadırlar. 12 yıldır tek başına iktidarda olan AKP’nin öğretmenlik mesleğinin taşıması gerektiği nitelikleri, iş yükünü, aldığı ücreti ve eğitim hizmetinin niteliğini en azından OECD ülkeleri düzeyine taşımak gibi bir hedefi olmamıştır. Eğitimde 4+4+4 dayatmasıyla zaten sorunlu olan eğitim sisteminde büyük bir alt-üst oluş yaratılmış, on binlerce öğretmen okul dönüşümleri sürecinde norm fazlası yapılarak mağdur edilmiş, fiilen sürgüne uğramıştır. Milli Eğitim Bakanlığı attığı her adımda, başlattığı her uygulamada öğretmenlerin, yardımcı hizmetli ve memurların daha fazla çalışabilmelerinin önünü açmak, birbiriyle rekabet eder hale getirmek için “kalite”, “rekabet”, “verimlilik” gibi piyasacı kavramlar eşliğinde gündeme getirilen eğitimde performans değerlendirme uygulamalarını adım adım uygulamaya ve iş güvencemizin altını oymaya başlamıştır."

İTİBARSIZLAŞTIRILAN ÖĞRETMENLİK

Öğretmenlerin itibarsızlaştırıldığını ifader eden Koç "Öğretmenler Türkiye’nin en ücra köşelerinde, her türlü olumsuz koşullarla mücadele ederek, görevlerini yerine getirmeye çalışmaktadır. Yaşamın olduğu her yerde eğitim emekçilerini görmek mümkün. Öğretmenlerin yıllar boyunca büyük fedakarlıklara katlanarak çalışırken yaşadığı zorluklar ortadayken, çalışma ve yaşam koşulları ve mesleki saygınlıklarının giderek kötüleşmesi dikkat çekicidir. Geçtiğimiz yıllar içinde öğretmenlerin ekonomik ve sosyal sorunlarına ek olarak, mesleki saygınlıklarında ciddi gerilemeler yaşanmıştır. 12 yıllık AKP iktidarında öğretmenlik mesleğinin bırakalım toplumda hak ettiği itibarı yakalamasını, öğretmenler tarihin hiçbir döneminde AKP iktidarı döneminde olduğu kadar hakarete maruz kalmamış, öğretmenlik mesleği tarihte hiç bu kadar büyük bir itibar kaybına uğramamıştır. Göreve gelen her bakan fırsat buldukça öğretmenlerin az çalıştığı, uzun tatil yaptığını iddia etmiş, her fırsatta öğretmenlik mesleğini “itibarsızlaştıran” ifadeler kullanmıştır.Eğer ülkemizde hala eğitim adına bir şey yapılıyor ve konuşuluyor ise yaşanan bunca olumsuz koşullara rağmen cefakarca çalışan eğitim emekçileri sayesindedir. MEB,eğitimdeki başarısızlıklarını sorgulamak yerine şube müdürlüklerinden başlayarak okul müdürleri ve müdür yardımcılarına kadar bütün eğitim yöneticilerini liyakat yerine mülakat getirerek kendileri gibi düşünmeyenleri tasfiye etmişler ve MEB'de tarihin en büyük kadrolaşma hareketini gerçekleştirmişlerdir."

"SATIN ALMA GÜCÜMÜZ DÜŞTÜ"

Öğretmenlerin 12 yıl içerisinde satın alım gücünün düştüğüne dikkat çeken İbrahim Koç açıklamasında "Öğretmenler günü olarak 12 Eylül ürünü olan 24 Kasım değil, Dünya Öğretmenler Günü olan 5 Ekim tarihi esas alınmalı, öğretmenlere hak ettiği değer verilmelidir. Başta insanca yaşayacak ücret talebimiz olmak üzere, eğitim emekçilerinin bugüne kadar yaşadığı ekonomik mağduriyetler giderilmeli, son 12 yıl içinde satın alım gücümüzdeki azalmayı telafi eden adaletli bir ücret artışı sağlanmalıdır. 2014 yılı enflasyon farkları bir seferde ödenmeli, ek ödemelerin tamamı temel ücrete ve emekliliğe yansıtılmalı, vergi dilimi uygulaması sabitlenerek ücretlerde yaşanan erimenin önüne geçilmelidir. Ek ders ücretleri günün şartlarına uygun bir şekilde yeniden düzenlenmeli ve en az iki kat arttırılmalıdır. Eğitim-öğretim yılı başında öğretmenlere yapılan eğitim-öğretime hazırlık ödeneği, her dönem başında olmak üzere yılda iki kez olmalı ve bütün eğitim ve bilim emekçilerinin yararlanması sağlanmalıdır. Eğitimde esnek, kuralsız ve angarya çalışma uygulamalarına son verilmeli, performans değerlendirme ve rotasyon uygulamalarından tamamen vazgeçilmelidir. Hizmetli ve memurlara özel hizmet tazminatı ödenmelidir. Kamu emekçilerinin grevli toplusözleşme hakkı önündeki engeller kaldırılmalı, gerçek bir toplusözleşme düzenin yaratılması sağlanmalıdır." dedi.

CİHAN

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yerel Haberleri